5

173 5 26
                                    

Çalan alarmı kapatıp birkaç dakika daha uyumak istemiştim. Fakat çalan telefonumun yanı sıra aniden açılan kapı ile irkilerek doğruldum yatakta.

"Azra! Sana inanamıyorum. Neden hala yataktasın?" Bu tabi ki Defne'den başkası değildi. Arama da ondan gelmişti.

"Uyumak için. " diye cevaplayıp kendimi yatağa geri bırakmıştım ki Defne kolumdan çekerek beni yataktan düşürmüştü.

"Defne!" dedim uyarı dolu sesimle. Defne bunu umursamadan "Tatlım bir zamanlar ex olan ama şimdi next olacak olan eniştemle aynı yerdeki ilk günün. Ve senin seksen yaşındaki teyzeler gibi gitmene izin veremem ki o teyzeler bile senden daha çekici giyinirler emin ol." dedi tek nefeste. Ben ona şaşkınlıkla bakarken o elime tutuşturduğu havlu ile beni banyoya itti.

"Ben mutfaktayım bir kahve içeceğim. Ve on dakikan var." diye de ekledi.

Kısa ama rahatlatıcı bir duşun ardından saçlarımı kuruttum. Ve geriye kalan her şey için kendimi Defne'nin ellerine bıraktım. Kısa bir sürenin sonunda odamdaki boy aynasının önüne gelmiştim. İnanamıyordum! Bu ben miydim? Ben kendime şaşkınlıkla bakarken Defne hayranlıkla bakıyordu.

"İşte benim kızım. Git ve yık ortalığı." dedi gururla.

Derin bir nefes alıp şirkete girdim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Derin bir nefes alıp şirkete girdim. İnsan kaynaklarının yerini öğrenip doğruca oraya gittim. Girişimin yapıldığını söyleyip Mert'in beni odasında beklediğini de bildirerek beni yönlendirdiler.

Kapının önünde derin bir nefes alıp kapıyı tıklattım. Mert'in sesi ile derin bir nefes daha alıp içeri girdim. Bilgisayarına gömülmüş yoğun bir şekilde çalışıyordu.

"Mert bey, beni istemişsiniz." dediğim anda gözleri beni bulmuştu. Beğeni dolu gözler tüm bedenimde dolaşırken yanaklarımın yine ısındığını hissetmiştim.

Dudaklarından belli belirsiz "Evet istiyorum." diye bir cümle çıkınca şok olmuştum. Bilinçaltım mıydı bu yoksa gerçekten söylemiş miydi emin olamıyordum.

"E-efendim." diyebilmiştim sadece. Gözlerini tekrar bilgisayarına çevirmesiyle kendine gelmişti.

"Azra biz bizeyken bana bey diye hitap etmeni istemiyorum." dediğinde başım ile onaylayıp devam etmesini bekledim. "Lojistik biliyorsun ki bizim gibi şirketler için çok büyük önem arz ediyor. O yüzden sürekli olarak iletişimde olacağız. Bu sebepten ötürü seni alt kattaki departmana değil karşımdaki odaya aldırdım. Bundan sonra lojistik ile ilgili herhangi bir konuda sadece seninle görüşürüm." dedi ve ayağa kalkıp yanıma geldi.

"Selin seni odada bekliyor. Tüm detayları sana anlatacak ve senin asistanlığını yapacak." Ben teşekkür edip kapıya yönelirken "Bir şey daha." dedi kendini koltuğuna bırakırken.

"Buyurun Mert bey." dedim. Sinsi gülümsemesi dudaklarına yerleşirken "Çok güzel görünüyorsun." diye bitirdi sözlerini. Ve ardından çıkmamı beklemeden bilgisayarına döndü. Ben ise odadan nasıl kaçtığımı bilememiştim. Bu da neydi şimdi?

SADECE SENİNLEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin