''Eva bekle, Eva hey.'' Gideon arkamdan kapıyı kapattı. Havuza doğru hızlıca yol aldım.
''Dur artık.''
''Durdum.''sesim çırpınır gibi çıktı.
''Durdum ama durmam sinirimi geçirmiyor Gideon!''ellerini yavaşça yukarı kaldırdı.
''Anladım. Sinirlisin ama ben kurban olma niyetinde değilim.''çırpınışıma bir son verip çaresizce ellerimi iki yanıma düşürdüm. Gözlerim zonkluyordu. Ağlayacaktım. İki elimi alnıma bastırdım oradan saçlarımı çektim.
''Eva, susma.''güldüm, sinirle.
''O lanet olasıca akademiye adım attığım andan itibaren çevremdeki herkese zarar verdim ben.''bir damla yaş özgürlüğüne kavuçmuşçasına hızla aktı yanağımdan,
''Aptalca dizilmiş bir Dna yüzünden şu başıma gelenlere bak!''bir yaş daha özgür oldu.
''Ne zaman kendini suçlamaktan vazgeçeceksin.''
''İnsanların ölümüne sebep oldum Gideon! Tüm her şeyin sebebi benim! İçimdeki şey!''gözlerinde anlam veremediğim bir duygu belirdi.
''Herkesin için tehlike saçıyorum.''sesim kuru çıkıyordu çünkü boğazım zonkluyordu.
''Benim için değil.''kafamı iki yana salladım.
''Ne?''
''Sen benim başıma gelen en güzel şeydin.''öylece gözlerine baktım.
''Bunu söyleme. Bunu hak etmiyorum.''bana yaklaştı.
''Gideon lütfen.''ellerimi havaya kaldırdı, durması için.
''Simon'ın başına gelenler için Melissa, John ve Jennifer hatta bay Miller bile senden nefret ederken ben senden edemedim çünkü sen benim gözlerimdin Eva, o akademideki tek hayatı yaşamış kişiydin benim hayalimdin.''
''Kes şunu. Onlarca , yüzlerce insanı öldürdüm ben ve benim bir hayatım yok Gideon.''içeriden yükselen bağrışmaları umursamadık. Olaylar patlak vermişti işte.
''Normal olmayı özledim. Sadece kitaplarıyla uğraşan, teyzesinin dikdiklerini giyen sadece iki arkadaşı olan kız nerede? Şimdi etrafına bir bak! Yalanların getirdiği paranın içinde bu evdeyim. Kabuslarla dolu gecelerim var. Huzur neydi Gideon? Mutluluk neydi? Bunca yaşanan şeyler anlamını yitirdi bu nasıl bir his anlamıyorum.'' sıkıca sarıldı bana.
''İhtiyacın olan tek şey sevgi.''
''Simon'ı kendinden uzaklaştırma, o senin eşin, ruhunun bir parçası ve sizin birbirinizden başka kimseniz yok.''
''Ya sen?''dedim ağlarken, daha sıkı sarıldı.
''Hayallerim var, her ne kadar gerçek olmasalar da onlara tutunuyorum.''
''Seni özledim.''
''Biliyorum Eva bende.''
''Daha fazlasını kaldıramam Gideon, daha ne kadar sürecek bu? Kaç kişiyi daha kaybedeceğim. Bütün bu rüyalarım ne zaman son bulacak?''beni kendinden uzaklaştırdı.
''Eğer Mariel bir efsane değilse...bu seninle iletişim yöntemi olabilir Eva.''
''Nasıl yani?''
''Senin beynine giriyor ve seni huzursuz ediyor demek. Ama emin olamayız.''içeriden gelen büyük bir gürültüyle aynan da oraya doğru koştuk. Kapıyı çarparak açtım.
Simon kırmızı gözleriyle salonun ortasında durmuş, öldürücü bakışlarını bay Miller'a sabitlemişti. Kimse müdahale edemiyordu ve etmek pekte fayda etmezdi. Ben hariç onu kimse durduramazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son 8
FantasyEva Johnson sıradan bir lise öğrencisi iken bir anda anlam veremediği olaylarla karşılaşır. Yazıları okuyamaması ve eşyaların ona doğru uçması ile kafayı yediğini düşünür. Fakat bir gün bir genç karşısına çıkar ve kendisinin yalnız olmadığını söyler...