Eğitimden çıkınca , kendimi fazlasıyla mutlu hissediyordum. O bana iyi geliyordu. Her ne kadar bu yasak olsa da onunla böyle iletişimde olmam beni anlamsızca duygulara kapılmama sebep oluyordu. Odama kadar aptal aptal sırıttım. Yasaklar engel olsa da bende bir o kadar engel tanımayan birisiydim. Belkide oda aynı duyguları besliyordu veya beslemiyordu ama yinede onunla atışmak beni mutlu ediyordu.
''Neye sırıtıyorsun ? '' Hangi ara geldiğini anlamadığım Dan bana anlamsız bakışlar atıyordu. Sonra durdu ve gülümsedi.
''Bu aptal aptal sırıtışına sebep olan kişi her kimse hemen söylüyorsun.'' Ne kadarda zekiydi.
''Hey! aptal aptal sırıttığım yok benim.''
''İstersen aynada bir bak kendine.'' Sırıtıyordum. Elimi azıma götürüp engel olmak istedim ama sonra vazgeçtim. Çünkü uzun zamandır gülümsememişdim. Güldüm , kahkahalar attım. Dan de benim gülüşüme güldü. Dışarıdan birisi bizi duyuyorsa kim bilir neler düşünecekti ama umursamadım devam ettim.
**** Simon'ın ağzından***
Gerizekalı Amanda'nın hattini bildirmem gerekiyordu. Lanet olasıcanın odasını bir türlü bulamıyordum. Kendisini çok akıllı zannediyordu hanımefendi.
''Hey Eva yeter artık , gülmekten çatlayacaksın.'' Onun adını duyunca yavaşladım. Kahkaha sesleri geliyordu.
''Gülmek güzeldir Dan , sende gül.'' Tekrardan neşeli kahkahasını duydum. Odasını öğrenmiş oldum bu sayede. Koridoru kontrol ettim. Amanda bekleye bilirdi. Kapıya yaslandım. Bir süre daha sesinin neşesini , mutluluğunu dinledim. Acaba onu bu kadar mutlu eden şey neydi ? benim aksime.
''Hadi ama geç kalacaksın, hazırlan.'' Kapıdan çekildim. Üzerimi düzelttim. Ciddi halime geri büründüm. Sonrada Amanda'nın odasına yöneldim.
****Eva'nın ağzından***
Hazırlandım. Dan beni nereye götürecekti bilmiyordum ama yinede sade olmakta zarar yoktu hafif bir ruj sürdüm. Izzy göndermişti. Vermeye de niyetim yoktu. Sürpriz deyip duruyordu. Kapıyı benim için açtı. Koridorun sonunda boğuk bir erkek sesi duyulunca oraya baktık ikimizde.
''Amanda .'' Simon' Amanda'nın kapısının önünde görünce kendimi bir garip hissettim. Dan koluma dokundu ama ben izlemeye devam ettim. Amanda bizi fark edince toparlandı. Kapıdan çıktı Simon'a ateşli bir öpücük verip onu içeri çekti. Sertçe kapanan kapıyla sıçradım. Karnımdaki iğrenç acıyı görmezden geldim. Dan'e döndüm.
''Hadi gidelim.'' Böyle üzgün hissetmemliydim. Hem ne için üzülüyordum ki ? arkadaşlarım bana sürpriz hazırlamışlardı mutlu olmam gerekirdi. Simon gibi birisi için üzülmem yada endişelenmemem gerekirdi.
Yemekhaneye giden yolda sessizce yürüdük. Dan durumumu fark edince beni kendi kendime bıraktı. Kapıya kadar geldik içeriden tek bir ses gelmiyordu. Ta ki girene kadar.
Büyük bir kalabalık hep bir ağızdan şarkı söylemeye başladı. Dan'e dödüm .
''Hey , çenen yere değmek üzere. '' Öyle olabilirdi. Bir an için Simon'ı bir kenara bıraktım. Benim için önemli olan şu andı. Dan Izzy'e birşeyler fısıldadı. Izzy gözlerini hüzünle bana sabitledi ama hemen eski haline geri büründü. Bana koşup sarıldı.
''İyi ki doğdun Eva.''
''Ne! iyide bugün benim doğum günüm değil ki.'' Izzy muzipçe sırıttı. Sonra yaklaştı.
''Öyleymiş gibi yapsan.'' Çocuksu yüz ifadesiyle bana baktı.
''Peki ama bütün parti boyunca bu ifadeyle gezinirsen olur .''
'' Bu hiç adil değil.'' Ona sıkıca sarıldım. Bütün herkes buradaydı Simon ve Amanda hariç. Izzy Alex ile birlikte hediyelerini getirdiler.
''Diğerlerinden önce biz verelim dedik.'' İkisi adına mutluydum , güzel bir ilişkileri vardı. Alex ona aşkla bakıyordu.
''Çok teşekkürler.''
''Açmayacak mısın?''
''Hemen şimdi mi? ''
''Evet , hadi .'' Izzy kutunun içindeki her ne ise bir an önce görmem için sabırsızlanıyordu. Kutu özenle açtım. Gözlerime inanamadım muhteşem bir kolye ellerimin arasındaydı.
''İnanamıyorum. '' Izzy sevinçle ellerini vurdu. Alex onu gülerek izledi.
''Bu çok hoş , çok teşekkür ederim çocuklar.'' Alex yaklaşıp gürültünün içerisinde fısıldamaya çalıştı.
'' Yakut bize göre ateşi temsil ediyor .'' Şaşkınlıkla önce ona sonra Izzy'e baktım. Mahçup gözlerle bana baktı. Çünkü hiç kimseye ama hiç kimseye söylememesi gerekiyordu.
''Üzgünüm Eva . '' Normalde olsa tavır alırdım ama şimdilik hiçbir şey olamamış gibi yaptım. Kolyeyi kutuya koydum.
Pastaları da mideye indirdikten sonra hafiften kapanış için yavaş bir müzik başlattılar. Şarkı Adele aitti ve benim en sevdiğim şarkıydı ama tek sorun bir partnerin yoktu. Izzy Alex'i bu danslığına paylaşabileceğini söyledi ama tabi ki de kabul edemezdim. Bu dans daha çok sevgililer içindi.
Kapıdan içeri Simon ve Amanda'yı girerken gördüm. Amanda gözlerini yemekhanede taradı. Gözleri beni bulunca gülümsedi. O sırada el ele olduklarını fark ettim. Yüzümü başka bir tarafa çevirdim. Anlaşılan odada her ne yaptılarsa ancak partinin sonuna yetişe bilmişlerdi. Dişlerimi sıktım. Hala neden umursadığım hakkında bir fikrim yoktu. Ne diye sinirlenmiştim ki şimdi.
Birden bir sıcaklık hissettim. Aşırı derecede terliyordum alnımdan terler şap şap damlıyordu. Çevremdeki dans eden çiftler dans etmeyi bırakıp bana odaklandılar. Derin derin nefes aldım. Müzik sustu Izzy ve Alex öğrencilerin arasından sıyrılarak çıktı. Lauren kaşları çatık bir masada bana baktı onunla göz temasından kaçındım.
Çevremde oluşan kalabalık üzerime üzerime geliyordu. Simon kalabalığın arasından sıyrıldı. Amanda onun koluna yapıştı .Sonra bütün bedenimin ateş aldığını hissettim. Elime baktığımda kolum boyunca yanıyordu. Geriledim. Herkes hep bir ağızdan çığlık attı. Simon'a baktım. Hayal kırıklığına uğramıştı. Amanda şok geçiriyordu diğer herkes gibi. Kolumu bir türlü söndüremiyordum. Acaba yanarak ölebilir miydi?
Izzy'e baktım oda şoktaydı. Kolumu abuk subuk salladım . Sonra Simon'ın kolunun alev aldığını gördüm. Kendi koluma baktığımda ise sönmüştü. Ona hayretle baktım. Bunu nasıl yapabilmişti? Kolu yanık tişörtümle çevreme bakındım herkes bir şeyler mırıldanıyordu .Tıpkı diğer okulumdaki gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son 8
FantasyEva Johnson sıradan bir lise öğrencisi iken bir anda anlam veremediği olaylarla karşılaşır. Yazıları okuyamaması ve eşyaların ona doğru uçması ile kafayı yediğini düşünür. Fakat bir gün bir genç karşısına çıkar ve kendisinin yalnız olmadığını söyler...