28.Bölüm

36.5K 2.3K 637
                                    

Kan ter içinde uyandığımda bunun sadece rüya olduğunu idrak etmem baya zaman almıştı . Uyanmama sebep olan şeyse kapının tıpkı rüyamdaki gibi çalıyor olmasıydı . Tülerim diken diken oldu . Kapımda yine bir eğitmen vardı . Sırtımdan aşağı soğuk terler döküyordum . Sonunda kapıyı açtığımda rüyamdakibe göre sessiz ve dikkatli bir sesle benimle konuşuyordu .

'' Beş dakikaya ateş salonunda ol . '' Çoğul kullanmamıştı oysa bayan Maggie Simon'ada haber vermesi gerekirdi . Ahhh , tabii çağıran bayan Maggie ise!

Salondan içeri girdiğimde zifiri karanlıktı . Önümü zar zor görerek ilerliyordum . Sonunda bir şeye daha doğrusu birine çarpınca durdum . Korkudan kımıldamıyordum bile . Saşonun camlarından vuran hafif ışık sayesinde onun yüzünü görebilmiştim . Rahatlıkla bir nefes verdi .

'' Korktun mu ? '' Sesi en son konuşmamıza göre daha yumuşak ve şefkat yüklüydü . Onu özlemiştim .

'' Sadece tedirgindim . '' Yüzünde oluşan gamze kalbimin pır pır etmesine yol açmıştı . Şu gamzelere karşı olan takıntım artık tehlikeli bir hal alıyordu . Yanaklarımı alev basınca kafamı  eğdim .  Yüzüme düşen saçımı alıp arkaya attı , elini yavaşça boynuma ordanda yanağıma sürttü . Bu hareketi kasılmama sebep olmuştu . İçimden bir den körüklenen ihanet duygusuna anlam veremiyordum . Sonra beşinden birde vicdan azabı . Öyle bir acı hissetmiştim ki ağlamak üzereydim . Buda neyin nesiyse.....Salondan nasıl çıktığımı hatta Gideon'un arkamdan seslenişini bile hatırlamıyordum . Koştum ... Simon'ın yanına koştum .

Odasına ulaştığımda rüyasında ağlar halde bulmuştum . Gidip onu uyandırdım .

''Hey , geçti birtanem , geçti . '' Gözlerini araladığında kirpikleri ıslaktı . Onu böyle görmeye dayanamıyordum . Bana sarılıp bir süre ağladı .

''Sadece bir rüyaydı Simon . '' Elbette değildi bu onun kabusu hatta hayatının en iğrenç ve en acı verici olayıydı , tek değişen şey bunları tekrar zihninde yaşamasıydı . Bu beyninin ona oynadığı bir oyundu . Göğsümde yatıyordu , nefes alış verişi düzene binince onu tekrardan yatırdım . Sanki bu küçük erkek kardeşinizi uyutup yatırmak gibiydi . Fakat Simon beni ablası veya kız kardeşi olarak görmüyordu. Bense.. bense hala meçhuldum . Yavaşça odasından çıkmaya koyulduğumda kapıya yaslanmış bizi izleyen bir adet Gideon Morris vardı . Onu incitmiş hatta hayal kırıklığına uğratmıştım . 

''Gideon ben .. '' Lafımı kestirip attı .

''Gerek yok Eva , sen zahmet etme ben zaten cevabı biliyorum . '' dedi ve gitti .

****

Ertesi sabah en erken saatte kalktım . Okulun çoğunu sis kaplamıştı . Yaz geliyor demek olsada ben hala yaz geliyor diye sevinç çığlıkları atmıyordum . Kimsecikler yokken okulu turladım ve koştum . Odama geri geldiğimde masada bir zarf vardı .Ah Tanrım! Yine eğitmen değişikliği bu sefer zarfı açmamla şaşkınlık yaşamam bir oldu . Marie Day yeni çalışma eğitmenimdi . Kağıdı nasıl fırlattığımı hatırlamıyordum . Kendimi sıcak suya bırkatım . Ama hala kağıttaki onun adı ve yeni eğitmenim yazısı gözümün önüne geliyordu . 

Simon'ı ektim . Izzy ile vakit geçirmeye aşırı derecede ihtiyacım vardı . Sabah kahvaltsınada onun için gitmiştim . Dan yanımızı otumayınca kaşlarımı çatıp Izzye yaklaştım .

'' Neyi var onun ? '' Izzy biraz burun kıvırdı .

''En son onun yanına ne zaman gittin ki Eva , şimdi o senin yanına gelsin ? ''

Utançla başımı yumurtama eğdim. Haklıydı . Kaç gün hatta kaç hafta olmuştu . En son olayda beni odadan pış pışlamıştı . Bana karşı biraz soğuktu sebebini bilmediğim halde hemde . Buyüzden daha beter suçlu hissettim kendimi .

Son 8Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin