**Medya Scarlett**
Scarlett'den uzaklaştım. İçimdeki sinsi bir duygu gölgelerin içinden yüzeye çıktı. İçimi kapladı. Umutsuzluk.
Scarlett fark etmeden bir damla yaşımı sildim ve diğer yaşlarıma engel olmak ister gibi derin bir soluk çektim. Hala gülümsüyordu. Fakat bunu benimde yaptığım şeye çok benzediğini anladım ve Simon'ın da ama sanki biz daha çok acı veren anılarımızı göstermeyi tercih ediyorduk.
''Gülme.''daha çok güldü.
''Ben Hadrian veya Cassandra değilim Eva.'' alay ederek güldüm.
''Ya evet bende inandım.''
''İnanmak sana kalan bir şey sadece bilmen için söylüyorum.''
''Her neyse, bana anlatmak istediğin bir şey vardır diye düşündüm.''kaşları çatıldı.
''Anlayamadım.''
''Gerçek hikaye, bana gerçek bir hikaye anlat.''
Ağaçların arasındaki yarı gölgeli olan banklardan birine oturduk. Scarlett tedirgin görünüyordu.
''Mesela burada olduğumu bilemeyecekler.''güldüm.
''Çok inandırıcı.'' hızla kafasını bana çevirdi ama ben ona bakmayı tercih etmiyordum.
''Bana gerçek bir hikaye anlat dedin.''
''Aynen öyle.''
''Ben onlar gibi büyümedim Eva.''yavaşça kafamı ona döndürdüm.
''Ailem onlar gibi değildiler.''
''Detaylı.''dedim.
''Sana güvenmemi sağlayacak bir şekilde.''neden bilmiyorum ama Scarlett'i konuşturursam parçalar yerine oturacak gibime gelmişti.
''Ned, Cassandra ve Hadrian hep varlıklı ailelerin çocuklarıydılar. Akademiye gidecekleri için mutlu büyüdüler. Hep orada yapacakları şeylerin hayalini kurdular. Onlar için hayat güzeldi Eva.''ağladığını ancak elleriyle gözlerini sildiğin de fark ettim. Yinede cebimdeki peçeteyi ona uzattım.
''Teşekkür ederim.''
''Devam et.''böyle duygusuz olmayı nereden öğrendiğimi bilmiyordum ama rolümü gayet iyi yapıyordum.
''Annem kanser hastasıydı. Babam onun masraflarını karşılayamaz hala geldiğimizi söylemişti. Sonra annemin tedavisini yarıda kesmişlerdi. Günümün çoğunu annemin yanında ona yardımcı olarak geçiriyordum. O da hep ağlıyordu. Bense saçma sapan hayallerimden bahsederek onu mutlu etmeye çalışırdım hep.''bir hıçkırık sesi çıkardığında içimdeki duvarı erittiğimi fark ettim.
''Ne var ki göremeyeceği için daha çok ağlıyordu. Ned ara sıra bize gelir onu güldürürdü. Bir gün bir şey denemek istemiştim. Annemin ellerini tuttum ve sana yaptığım gibi ona gösterdim. Kendi hayallerimi, isteklerimi, küçüklük anılarımı hatta annemin doğumumda beni kucağına aldığı anları bile ona gösterdim. O kadar şaşırmıştı ki ama bir o kadarda mutlu olmuştu. O gün yeteneğimi kendim keşfetmiştim. Mutluydum hem de annemi mutlu etmiştim. Fakat çok uzun sürmedi.''sesi titredi ve yavaşça sessizleşti.
''Gece babam görevden geldiğinde uyukluyordum. Sonra babamın ağlayışlarını duydum. Annemin başındaydı...''öyle bir iç çekti ki, sanki nefessiz kalmış gibi iyice soluklandı. Bende. Bende soluksuz kalmıştım.
''Onu kaybettiğimizde babam bitmişti. Bende bitmiştim. İşinden ayrıldı. Akademiye beni daha erken yolladı. Sonra kendime tek bir hedef belirledim. Akademi de kendimi geliştirecek daha çok insanı mutlu edecektim.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son 8
FantastikEva Johnson sıradan bir lise öğrencisi iken bir anda anlam veremediği olaylarla karşılaşır. Yazıları okuyamaması ve eşyaların ona doğru uçması ile kafayı yediğini düşünür. Fakat bir gün bir genç karşısına çıkar ve kendisinin yalnız olmadığını söyler...