Oda da bulunan iki kişi çıkmış sandalyede olan kalmıştı, gözlerimin içine bakmayı sürdürünce başımı çevirdim, sakin olmam lazımdı, sakin olmazsam buradan belki kurtulabilirdim. Acaba televizyon kanalı benim için fidye ödemeyi kabul eder miydi?
Fidye ödemeyi kabul etmezse ya ne olacaktı bu adamların iğrenç görüntüleri aklına hucum etti adama pis pis baktım. belkide kanal kabul etmezse bile Baran beni kurtarırdı, o beni asla bırakmazki... tebessüm edince adam ona tebessüm ettiğimi düşünerek,
"eğlenceye başlayalım mı? ne dersin?"
korkudan nefesim kesilecekti, sakin olmam gerektiğini kendime telkin edip durdum, sakin olmazsam buradan kurtulamazdım, ailemi bir daha göremeyecektim, belki cesedime bile ulaşamayacaklardı, güçlü görünmeye çalışarak
"su verir misin?"
"bekle birazdan yemek ve su getirecekler sana"
başımı salladım
"bakar mısın?"
adam bana baktı
"türk müsün sen?"
"evet türk'üm"
" neden bana bu kötülüğü yapmalarına izin veriyorsun?"
güldü "korktun mu?"
başımı daha da dikleştirdim "hayır neden korkacakmışım"
"peki neden?"
"davam için davamız için"
benim için bir ışık yanmıştı onu ikna etmeyi becerebilirsem belkide buradan çıkabilirdim.
"bak çantamda fotoğraf makinam ve ses kayıt cihazım var görmüşsünüzdür"
"evet gördük"
"bırakın beni buraya gelmişken güzel bir röportaj yapayım sizlerle davanızı ne istediğinizi anlatın bende bunu servis edeyim ne dersin? emin ol alacağınız fidyeden de beni öldürmektende daha karlı bir anlaşma sizin için"
ayağa kalktı silahı elindeydi bana doğrulttu "küçücük beyninle benim mi kandıracaksın seni burada gebertirim leşini bile bulamazlar"
başımı hızla çevirdim korktuğumu asla görmemeliydi...
Ne kadar geçtiğini bilmiyordum ama daha önce görmediğim bir adam elinde tepsiyle geldi, diğeri ellerimi çözdü tepsiyi uzattı yemekle yemek arasında kararsız kalmıştım burada ne kadar kalacağımı bilmiyordum ama bir taraftanda yemeğime suyuma bir şeyler katabilecekleri aklıma geliyordu ama bu aptalca fikirdi adamlar şu halde de bana istediklerini yapabilirlerdi. Uzatılan tepsiyi aldım aç kurtlar gibi saldırdım, suyumu içtikten sonra bardağı yeniden uzattım, bir bardak su isteyince adam elimdeki bardağı aldı söylenerek gitti ve birkaç dakika sonra yeniden geldi, uzattığı bardağı alarak içtim ve ardından tuvalete gitmek istediğimi söyledim,
"sen çok oluyorsun" dedi sandalyede oturan öbürü yüzüme bakıyordu Arapça tercüme etti
"ama gitmem gerek, altıma mı yapayım lütfen"
"bana bak"
Yerinden kalktı dibime girdi
"bizim esirimiz olduğunu sakın unutma sadece bir defa tuvalete gideceksin günde bir defa,bir defada yemek o yüzden akıllı ol küçük şeytan"
Yüksek sesle bağırdı içerden elinde silah olan yüzü burnuna kadar kapalı olan bir kadın geldi eğildi ayaklarımda zinciri ilk önce açtı ardından iki ayağımı yürüyebileceğim bir genişlikte yeniden zincirledi kolumdan tutup sertçe kaldırdı ve iterek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL
Romanceeserin tüm hakları @duman2014 'e aittir. BARAN VE ADA'NIN HİKAYESİ YENİDEN YAZILIYOR :) BURADA OLAN PARMAK KALDIRSIN AŞK İÇİN NE KADAR İLERİ GİDERSİN? "Öyle mi benim küçük karıcım demek kendini öldürmeyeceksin" Sesi duymamla kapıya dönmem bir oldu...