uzak dur benden Baran!

13.4K 455 9
                                    


 Sesi duymamla kapıya dönmem bir oldu. beni bu kadar kısa sürede bulmasını ummuyordum. Yüzünde her zamanki sert,soğuk ne düşündüğü belli olmayan ifadesi vardı.

"Ne oldu dilini mi yuttun? Seni bulamayacağımı mı sandın ha? Beni bırakabileceğini mi sandın? Söylesene bana. Sen cehenneme gitsen peşinden gelirim,seni benden kimse alamaz,sen bile"

söylediği her söz aslında bir tehditti. Son sözleri duymamla vücudum iyice gerilmişti

" Artık yeter ,bırak peşimi, senin yalanlarından,bana yaşattıklarından ,başıma gelenlerden bıktım usandım artık."

Sessizce yanıma yaklaştı yanağımı okşadı,dokunuşu tüy gibiydi,incitmekten korkar gibi

" iki haftada ne kadar zayıflamışsın,ufacık kalmışsın sevgilim"

Yavaşça dudaklarını boynumda yüzümde ve dudaklarımda gezdirmeye başladı.Dokunuşunu,öpüşünü özlemiştim beni sevmesini o beni öptükçe bütün yaşadıklarım aklıma geldi ve birden onu ittim

"uzak dur benden artık Baran lütfen dur"

Baran

Her şey planladığım gibi giderse bir yıl sonra ben ve Ada bir yıl sonra İstanbul'daki hayatımıza kaldığım yerden devam edebilecektik ama bir yıl mecburen burada kalmak zorundaydık ben bu işin sonunda mesleğimi kaybedecektim savunduğum bütün ilkeler meslek hayatımdaki onca çabam, değerlerim güvenilirliğim dürüstlüğüm her şeyin ama her şeyin üstüne toprak atmak zorunda kalacaktım bebamın ani kaybı ve Fırat'ın yaptıklarından sonra artık bir daha gazetecilik yapamazdım nasıl yapabilirdim ki iş adamı kimlğim edindiğim bütün birikimerim ve değerlerimi silip atacaktı ama babamın inşaat, maden gibi doğayı talan eden yatırlımlarından el çekecektim mümkün olduğunca kendi değerlerimle Karlıdağ holdingi yeniden inşa edecektim ben kaybedecektim ama ailem kazanacaktı Ada'nın da bedel ödemesine izin vermeyecektim en kısa zamanda ailesinin yanına gidip her şeyi anlatacaktım ailem evet şuçluydu ama ailemin yaptıklarının bedelini biz ödemek zorunda değildik Ada hiç değildi.Ben yada ailesi arasında kalmasıa asla izin vermeyecektim.

Ofiste çalışırken Selim hemen eve gelmem gerektiğini söyledi konu acildi. Eve girerken bütün korumlar kapıya yığılmıştı ne olduğunu anlayamadım ben böyle bir talimat vermemeiştim telaşla eve girdim

"ne oldu Selim"

Selim başını öne eğdi

"ne oldu Selim"

Selimden yine çıt yoktu

" kaldır başını bana ne olduğunu söyle"

Selim boğazını temizledi

"abi gelin hanım, kaçmış"

"ne olmuş ne olmuş"

Selim'in omzuna vurdum

"Ada hanım çocukları atlatmış ve kaçmış"

Selim'in iki yakasına yapıştım "nasıl kaçar eminmisiniz Ada'yla giden adamlar nerede?"

" buradalar ama korkudan yanınıza gelemiyorlar"

"hemen hepsi buraya gelsin hemen"

Selim çocuklardan birine göz işareti yaptı

Nasıl kaçardı nasıl benden uzak olmayı düşünebilirdi ben ondan uzakta nefes alamazken ayrı kaldığımız her an onu özlerken o gitmişmiydi. herkes şaşkınlıkla bana bakıyordu

"adamlar dışında kimseyi avluda istemiyorum kimseyi herkes odasına."

Selim'e dönerek yüzüne bir yumruk vurdum bunu hak etmişti

BEDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin