Ada
Rüya gibi bir gecenin sonunda eve varmıştık.Bir centilmen gibi beni kapıya getirmiş ardından da yanağımdan öpmüştü.
"kendine iyi bak ufaklık seni seviyorum
Eve vardığımda yaşadığımız gecenin heyecanı mutluluğuyla kendimi yatağa zor atmıştım. Çoktandır böyle tasasız rahatça kendimi yatağa bırakmamıştım.Kalbim çok hızlı atıyordu. Kapının önünde Baran'ın beni eve bırakışını tekrar tekrar canlandırdım. Elimi kalbimin üzerine koydum
"teşekkür ederim Allah'ım her şey için teşekkür ederim"
Sabah güzel bir güne uyanmanın ferahlığıyla güne başladım çocukları okula gönderdim, duşa girdim.Bir kot üstüne bir tişört ve ince deri ceketimi giydim. Sırt çantamı aldım.Bugün Baran'ı şirketten kaçırmayı planlıyordum.Dün gece aklıma gelmişti bu fikir.Büyük bir heyecanla şirkete gittim.Baran her zamanki dakikliğiyle 08:30 da işinin başındaydı.odama girmeden önce Baran'ın odasına geçtim.Kapıyı tıklattım ama Baran önündeki notlara o kadar odaklanmıştı ki geldiğimi fark etmemişti. sessizce yanına yaklaştım ani bir hareketle yanağından öptüm.Baran gözlüğünü çıkardı
"geldiğini fark etmemişim hoş geldin"
"yoğunsun bugün galiba"
"eveeet çok yoğunum" dudaklarımı büktüm buna dayanamadığını biliyordum. Baran beni kendisine doğru çekti, belime başını dayadı
"o kadar yoğun bir günki iyi ki geldin güne enerjimi alarak başlamış oldum" Planlarımdan bahsetmekten vazgeçtim bugün doğru bir gün değildi
"şarzımı doldurdum gidebilirsin diyorsun yani"
"konu sen olunca sonsuza kadar yanımda kalabilirsin"
burnumu Baran'ın başına dayadım ve kokusunu içime çektim
"artık gitsem iyi olur"
"sen bir şey mi diyecektin"
Başından yavaşça öptüm
"önemli bir şey değil sonra görüşürüz"
Tam kapıdan çıkmak üzereyken Baran kapıyı tutarak beni sıkıştırdı.
"böyle gidemezsin ufaklık"
Nefesi nefesime değince yine heyecanlanmıştım bütün varlığıyla onu hissediyordum. Aklımdan "kendine gel Ada kendine gel" diyordu.
"bana söyleyeceğin şeyi söylemeden gidemezsin" Baran ağzımdan laf alamayacağını anlayınca daha fazla üzerime abandı .
"ne bileyim şey...şey"
"ney Ada"
"bugün öğleden sonra seni kaçırmayı planladım, bir şeyler yer, sahilde yürür ve ardından konsere giderdik.flört eden diğer çiftler gibi ama yoğunmuşsun başka sefere"
"hayır hayır ufaklık planlarda hiçbir değişiklik yok iki gibi yapsak olur mu?"
"olur tabi ama yoğundun"
"tüm öğleden sonram hatta düzeltiyorum tüm ömrüm sana feda olsun küçük hanım"
iyice kızarmıştım
"anlaştığımıza göre ben artık gitsem"
"gidersin sevgilim ama önce öpücüğümü alayım"
küçük ve hızlı bir öpücükle Baran'ı dudaklarından öpmüştüm
"bu kadar mı?"
"şimdilik"
Baran kollarından sıyrılmama izin verdi, arkama bile bakmadan odadan çıktığı göğüs kafesim neredeyse yerinden çıkıyordu.
Öğleden sonra otoparkta şirketin arabalarından birinin önünde arabasına y Baran'ı bekliyordum.Baran asansörden inerek bana doğru geldi, o aheste aheste bana gelirken ben ne kadar şanslı olduğumu düşünüyordum, Yanında şoförü ve koruması vardı.
"bugün baş başa oluruz diye düşünmüştüm.Onlar gelmese olmaz mı?"
Baran duraladı sonra adamlara döndü
"bugün izinlisiniz beyler" Adamlar başlarıyla onay verdiler ardından birkaç adım geri gittiler "bugün korumanızda,şoförünüzde,rehberinizde benim"
Yanına yaklaştım
"ilk önce şu sert ciddi ifadeden bir kurtaralım sizi"
kravatı iyice gevşeterek çıkardım.Gömleğinin bir kaç düşmesini açtım.
Baran şaşkınca olup biteni izliyordu, yanına iyice sokuldum
"benimle bir güne hazırsan gidelim"
Arabaya binip, şarkılar söyleyerek ilk önce İstiklal'e çıktık elele gezip Galata'nın dibindeki kafelerden birinden bir şeyler atıştırdık, ardından da bir sanat galerisine gittik. Oradan çıktıktan sonra Cihangir'in meşhur çay bahçesinde çaylarımızı yudumladık. Saatin epeyce ilerlediğini fark edince çocukları almak için okula gittik.Çocuklar servise binmeye çalışırken bizi görünce sevinçten çığlık attılar. Baran Asya'yı ardından da Civan'ı kucakladı
"bugün ne yapmak istersiniz?"
"oyun parkına gidelim baba lütfen parka gidelim"
"peki küçük hanım siz ne isterseniz o olsun"
Çocukları alarak en yakındaki oyun parkına gittik ben Asya'yı sallarken Baran Civan'ı kaydıraktan kaymasına yardım etmeye çalışıyordu. Civan birden
"artık bir yere gitmeyeceksin değil mi baba?"
Baran'ın gülen yüzü aniden solmuştu çocuklarından bıraktığı hasar çok büyüktü
"bizi terk etmeyeceksin değil mi?"
"aslan oğlum bundan sonra hep yanınızda olacağız"
"diğer babalar gibi sende haftasonu beni maça götürür müsün?"
"elbette götürürüm maça mı gitmek istiyorsun?"
"evet"
"peki o zaman haftasonu maça gidiyoruz küçük bey"
Baran ve Civan'ın arasındaki görünmez buzların yavaş yavaş olsa da kalkmasına seviniyordum.Biraz zor olmuştu ama zaman her şeyin ilacıydı. Parktan sonra beraber yemek yemeğe gittik ardından da eve giderek, çocukları kapıdan Eva'ya teslim ettik.
Ada'nın planı daha bitmemiş gibi görünüyordu. İlk önce üniversite yıllarımda çok sevdiğim bir bara gidip bir şeyler içtik Baran merakla
"gecemiz burada bitiyor mu yoksa başka planların var mı?" Başka planlar derken Baran göz kırpıştı
"tahmin ettiğin şey değil sevgilim ama bugün seninle bunca yıldır yapamadığımız onca şeyden bir kaçını yaptık. El ele yürüdük, salaş yerlerde yedik içtik,çocuklarımızı ilk defa okuldan beraber alıp onları parka ardından yemeğe götürdük,ilk kez beraber bir sanat galerisine gittik ve birazdan yine hiç yapmadığımız bir şeyi yapacağız beraber ilk konserimize gideceğiz benle sen hiç konsere gitmemiştik."
"bu harika" diyerek bana sarıldı en az benim kadar onunda bunları yapmaya ihtiyacı vardı.Bütün hayatı özellikle son beş yılı çok zor geçirmişti.
Elele tutuşarak konser salonuna doğru gittik, çok sevdiğim rock grubunun konserine iki bilet almıştım. Konserin ilk başlarında Baran tutuk olsa benim ritmlerime, heyecanıma kısa sürede ortak oldu, bağıra çağıra şarkılara eşlik edip dans ettik..Konser bitip dışarı çıktığımızda Baran
"en son galiba üniversitede bu kadar çok eğlenmiştim."
Gecenin kapanışını meşhur köftecide yaptıktan sonra Baran beni eve bırakmıştı.
"içeri gelmeyecek misin?"
Baran başını salladı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL
Romanceeserin tüm hakları @duman2014 'e aittir. BARAN VE ADA'NIN HİKAYESİ YENİDEN YAZILIYOR :) BURADA OLAN PARMAK KALDIRSIN AŞK İÇİN NE KADAR İLERİ GİDERSİN? "Öyle mi benim küçük karıcım demek kendini öldürmeyeceksin" Sesi duymamla kapıya dönmem bir oldu...