cris!

5.5K 212 4
                                    


2 HAFTA SONRA/ Noelden bir gün önce

Christian ve Mary gelmiş bir otele yerleşmişlerdi. Noel akşamını beraber geçirecek ardından da yılbaşında iki günlüğüne Uludağ'a gidecektik.

Evde hep beraber yeni yıl ağacımızı süslerken kapı çalındı.Eva elindeki süs malzemelerini bir kenara koydu ve kapıyı açtı,Gelenin site görevlisi olduğunu düşündüğüm için süslemeye devam ettim. Eva'dan ses gelmeyince seslendim ancak cevap vermedi.Arkamı döndüğümde Baran'ın geldiğini fark ettim.Onu mahkemeden beri görmüyordum.Kalbim deli gibi atmaya ve vücudum karıncalanmaya başlamıştı bile.İyice kilo vermiş yüzü neredeyse çökmüştü.Heyecanlandığım için içten içe kendime kızdım.

BARAN

O gün Fırat Ada'nın yurt dışından bir misafiri geldiğini ve çocuklarla beraber vakit geçirmek istediği için haftasonu ve yılbaşı programını ertelememi istediğini söylemişti.

Çocukların dengesini bozmak istemediğimden bu teklifi ilk başta kabul etmiştim.Eva'yı arayarak çocukların sesini duymak istediğimi söylemiştim.Civan her zamanki gibi isteksiz konuşmuştu.Aramızdaki buzları hala eritememiştik. Bu durum canımı sıksa da görüştüğüm pedegog bunun normal olduğunu söylemişti. Asya'yla her şey yolundaydı.Gün içinde yaptıklarını anlattıktan sonra arkadaşı Mary'nin geldiğini ve beraber tatil yapacaklarını ve tatil planlarından bahsetti.

"Mary kim kızım ben hatırlayamadım"

"aman baba şende çok unutkansın cris var ya onun kızı"

"Cristian mı kızım?"

"evet baba"

O adamdan hoşlanmadığımı Ada'ya söylememe rağmen onunla tatil planları yapıyordu, hemde bir aile gibi.Böyle bir şeye izin vermeye niyetim yoktu.

Ada'ya geldiğimde sinirlerime hakim olacağıma kendi kendime söz vermiştim.Ta ki onları ağaç süslerken görene kadar. Ada'nın beni görmeyi beklemediğini biliyordum.Bu zaten titreyen elinden, mimiklerinden belli oluyordu. Sandalyenin üzerinde kala kalmıştı, Christian da bir Ada'ya bir bana bakıyordu. Eva'ya dönerek

"çocukları hazırla Eva onları götüreceğim"

Sandalyeden inen Ada

"bir dakika Eva, ben bugün Fırat'la konuştum ve yılbaşında çocukların bende kalmasını istediğimi söyledim sende kabul ettin, öyle değil mi?"

"öyleydi ama fikrimi değiştirdim."

Bakışlarım Christian'ı bulduğunda içimdeki tek his bu adamı parçalamaktı.

"bu işler senin isteğine göre olmuyor Baran, otele rezervasyon yaptım hem her yıl biz hep beraber oluruz çocukların arkadaşı geldi böyle yapma"

"adam gibi anlatsaydın o zaman planlarını, hem ben yasal hakkımı kullanıyorum.beş yıldır çocuklarım benden ayrıydı,ailesinden ayrıydı şimdi hep beraber olacağız"

"bir dakika mutfağa gelir misin?"

Cevabımı beklemeden öfkeyle mutfağa yöneldi bende peşinden gittim ben girince kapıyı kapattı.

"senden insani bir istekte bulundum Baran böyle yapma,lütfen bak çocukların keyfi yerinde, yarın ayinde sonra onlara İstanbul'u gezdireceğim, eve gelip hep beraber noel yemeği yiyeceğiz.Biz yıllardan beri bayramlarımızı hep beraber kutlarız.Hem çocuklara da iyi gelecek bu küçük tatil."

"bu konu benim için müzakereye kapalı ben yasal hakkımı kullanıyorum."

"senin derdin ne Christian geldi diye tüm bu saçmalık değil mi? Ona tahammül edemiyorsun? Bana istediğin kadar kızabilirsin ama bana olan öfkeni onlardan çıkarma" son sözlerini neredeyse bağırarak söylemişti

"ben ailemle geçireceğim bu yeni yılı Ada, senin özel misafirlerin için bu durumu değiştiremem,değiştirmem"

"ya ben ne olacağım çocuklar benim her şeyim"

"bu ailenin bir parçası olmamayı sen seçtin Ada, sonuçlarına katlanacaksın, ha unutmadan çocuklarıma baba arıyorsan onların bir babaları var ve sakın sınırlarımı zorlama onları senden alırım Ada"

Elini kaldırıp tam tokat atacakken Ada'nın elini havada yakaladım.

"artık ben varım buna alışsan iyi olur."

ADA

Çocuklar gidince süslemeye son vermiştik Asya Mary'i bırakacağı için yüzü düşse de Baran'ın türlü vaatleriyle keyfi yerine gelmişti. Civan'sa arabaya ağlayarak binmiş bizi bırakmayı hiç istememişti. Christian Mary'i yatırıp yanıma dönmüş,balkonda şarap içmeye başlamıştık.

"çok üzgünüm tatilinizi zehir ettik"

"hey dert edecek bir durum yok,sen üzülme yeter"

Elimi tuttu

"onu hala seviyorsun değil mi?"

"sence sevilecek adam mı? Yaptıklarını görmüyor musun? Bazan böyle bir adamı nasıl seversin Ada diyorum bu kadar gaddar bir adam nasıl sevilir ki?"

" o sana hala aşık"

"artık umrumda değil sevgiside her şeyi gibi onun olsun.bugün o kadar yalvardım ki ona götürmesin diye çocukları ama sırf domuzluğundan yaptı biliyorum sen buradasın diye"

"bir karar almalısın Ada, geçmişle bir beş yıl daha mı geçireceksin, yoksa önüne geleceğe mi bakacaksın?"

Derin bir nefes aldım şarap kadehini yere bıraktım

"gelecek mi geleceği düşünmeyeli o kadar zaman oldu ki"

elimi elinin üzerine koydum

"sen iyi bir dostsun biliyor musun?"

Tebessüm etti "galiba öyleyim"

BARAN

Çocukların ikiside yol boyunca ağlayınca bir avmye girip hamburger söyledim.Daha çocuklarım neyi sever neyi sevmez bilmiyordum.Yemeklerimizi yedikten sonra onları buz pistine götürdüm. Çocuklar bir görevli eşliğinde paten kayarken Murat'ı aradım.Onu Ada'nın kapısının önünde bırakmıştım.O herif evden çıkar çıkmaz bana haber verecekti.

"Murat herif çıktı mı dışarıya?"

"hayır abi çıkmadı"

"tamam bana haber ver"

"emredersin abi"

Öfkeden telefonu dişledim, o herifte kimdi aralarındaki bağ da neydi böyle? Tatili geçirmek için İstanbul'a gelmişti.Gözlerim Asya'yı bulduğunda güçlükle güldüm.

Ama içimdeki yanardağı kaynamaya başlamıştı,nerede bu öfkeyi kusacağımı hiç bilmiyordum.

BEDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin