BARAN
Artık içimden böyle toplantılara,organizasyonlara katılmak gelmiyordu.Sekreterime davet organizasyonları geri çevirmesi talimatını vermiştim.Ama önemli olanları atlayamıyordum.Birde tabi kendi vakfımız olunca mecburiyetim iki katına çıkıyordu.Böyle gecelerde sırf insanlar adlarını bir yerlere yazdırmak, sosyete içinde sivrilmek, yükselmek, pr çalışmalarını güçlendirmeye için bu tür organizasyonları kullanmaya çalışmaları midemi bulandırıyordu.
Salona geldiğimde ilk davetlilerde gelmeye başlamıştı. Benden önce gelenleri hızlıca selamladıktan sonra kapıya geçtim daha sonra Fırat'ta yanıma geldi. Davetlileri bir süre kapıda karşıladık. Ardından tekrar salona geçtik kokteyl başladığında her şey yolunda gidiyordu.Kapıdaki bir hareketlenme dikkatimi çekince o tarafa baktım önemli bir şey yoktu.Kırmızı elbiseli bir kadın içeri giriyordu. Türk erkekleri her zamanki gibi iddialı bir elbise giyen bir kadını görmeleri bütün ilgilerinin dağılmasına yetiyordu.
Kadına birkaç saniye baktıktan sonra kafamı çevirmem ve gerçeği idrak edip dumura uğramam aynı anda olmuştu.Küçük karım her zamankinden güzel, her zamankinden iddialıydı.Tek yapabildiğim yutkunmak derin bir nefes almak ve duygularımı bastırmaya çalışmak olmuştu.Bildiğim en iyi yöntemi seçtim maskemi taktım ve duygularımı belli etmemeye çalıştım.Eğer içimdeki sesi bastırmasaydım Ada'yı kolundan tuttuğum gibi buradan çoktan çıkarmıştım.Benim karım olsaydı bu kıyafeti giymesine asla müsaade etmezdim ama ne yazık ki Ada artık benim değildi.Fırat ve avukat Ada'yla konuşurken yanlarına gittim gerçekten çok güzel görünüyordu.
"Hoş geldin" diyebilmiştim bu gece onunla konuşurken kelimeleri tasarruflu kullanmam gerekecekti yoksa ağzımdan sonradan pişman olacağım sözler çıkacaktı.
"hoş bulduk"
"seni beklemiyordum açıkçası"
"Fırat davet edince kıramadım" demişti benim bir önemim yoktu yani,yüzüme uzun uzun baktı ardından
"toparlandığına sevindim"
"teşekkürler benimle ilgilendiğin için" deyince durumu saçma bir yolla kurtarmaya çalıştım
"elbette sen çocuklarımın annesisin.seninle ilgilenmek benim görevim"
öfkelendiğini görebiliyordum gözleri alev alev olmuştu bir anda bu bakışı çok iyi tanıyordum ama beni hayatında istemeyen oydu.ne yapsam kendi içine hapsettiği demir parmaklıkları bir türlü geçmeyi başaramamıştım.Benden tam olarak ne istiyordu,ne bekliyordu.
Avukat kız ve Fırat bizden biraz uzaklaşınca Ada
"beni artık Ada olarak umursamıyorsun öyle mi?"
ne diyeceğimi bilmiyordum ama Ada'nın bu öfkesini görünce onun damarına basmaya karar verdim. Nasıl olsa benim ufaklığım duygularını saklamak konusunda bir profesyonel değildi.Ve beklediğim damarda pat diye yanımda bitiverdi. Şahika Kiziroğlu son zamanların aranılan oyuncusuydu.Oynadığı diziler sayesinde yurt dışında da epey bir hayran kitlesi oluşmuştu.Geçmişte Ada'dan önce onunla flörtleşmiştik bir süre hoş, çılgın, etkileyici bir kadındı ama farklı cinsel eğilimleri olduğunu keşfetmem onunla ayrılmama yetmişti. Böyle bir oyunun içinde benim yerim olamazdı sonuçta dostça ayrılmıştık. Yıllardır doğru düzgün görüşemiyorduk.
Bu geceki etkinlik için onu birkaç müzisyeni özellikle davet etmiştik.Bu gece bütün haber kanallarında çıkmalı kız çocuklarının okutulması için düzenlediğimiz kampanyayı en üst noktaya taşımalıydık. Bunun için magazin figürleri her zaman iyi bir yöntem olabiliyordu.Sağ olsun Şahika istediğimizi fazlasını verecek biriydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEDEL
Romanceeserin tüm hakları @duman2014 'e aittir. BARAN VE ADA'NIN HİKAYESİ YENİDEN YAZILIYOR :) BURADA OLAN PARMAK KALDIRSIN AŞK İÇİN NE KADAR İLERİ GİDERSİN? "Öyle mi benim küçük karıcım demek kendini öldürmeyeceksin" Sesi duymamla kapıya dönmem bir oldu...