◾1. BÖLÜM◾

81.8K 2.5K 359
                                    

MEDYA:)TOPRAK YILMAZ (Ashley BENSON)

Merhaba bu kitabı okumaya başlayan kalbinin güzelliği yüzüne yansımış okurum... 😍 Benimle bu serüvene çıktığın için çoook teşekkürler😂

İYİ OKUMALAR 💙💚💜💛

(Başladığın tarihi yaz lütfen🤗)

İletişim😻

İnstagram: @busenur_cftlk

E posta: busenurciftlik9@gmail.com

(Bölüm başlıklarında ◾ bu işareti görmediğiniz bölümler henüz düzenlenmemiştir.)

(Kitaptaki yaş problemi düzeltilecektir.)

***

Acı; insanı günden güne yiyip bitiren, çaresiz bir duyguydu. Bir gün bile yüzünü güldürmeyen, tebessüm etmeye yeltendiğinde mimiklerine dikenli teller çekerdi. Gülmekten al al olması gereken elmacıklarını sulayan gözyaşlarındı, kalbin intiharı. Çaresizliğinden yararlanarak günden güne büyüyen histi.

Ben hayatım boyunca sevdiklerimin gözümün önünde erimesine, acı çekmesine hiçbir şey yapmadan seyirci olmaya mahkumdum. Susmaya, susturulmaya hayat zorlamıştı beni. Annemin ellerimden kayıp gitmesine izin vermek zorunda olan, acıyarak bakılan, acının beden bulmuş haliydim. Kimilerine göre güçlüydüm ama ben buna inanmayı reddetmekte ustalaşmıştım. Ben güçlü değildim. Ben kendimi yalanlarla avutan biriydim. Yalan bizzat bendim. Sahte gülüşler, her şey iyi imajı, tamamlanmış hayatım...

On beş sene önceki anılarımın tekrar gün yüzüne çıktığı şu dakikalarda karşımdaki masum çocuğa bakıyordum. Etrafında, küçücük bedenine ağır gelen kablolarla hayatta kalma savaşını izliyordum. Ama bu savaşı tek başına kazanamayacağını da çok iyi biliyordum. Ben kaybetmiştim. Kendi toprağımı,kendi ellerimle üzerime atmıştım. Kimsesizdim.

Yakınlarının o an ki çaresizliğini en iyi anlayan bendim. Amcasının güçlü durmaya çalışan bedenini en iyi ben biliyordum mesela. Tüm anlam karmaşası gözlerde kelimelere dökülüyordu. Gözler insanı ele veriyordu. Ne kadar güçlü olursanız olun, bir gün gözlerinizdeki acı çeker ifadeyi fark ediyordu birisi. Bu kişi ister en yakınınız olsun, ister yoldan geçen bir yabancı. Er ya da geç yakalanıyordunuz. Her ne kadar inkar edip, görmezden gelsenizde...

Başımı sağa çevirip hiçbir tepki vermeden küçük yeğenine bakan , güçlü görünmeye çalışan ama çaresiz adama diktim gözlerimi. Açıklama yapmam gerekti ancak ne demem gerektiğini kestiremiyordum. Nasıl davranmam gerektiğini de... İşte bu da mesleğimin sevmediğim tek yanıydı. Nasıl denirdi, 'Senin yeğenin dayanamaz, kaldıramaz ameliyatı'diye?

Derin bir nefes alıp, benim varlığımı fark edemeyecek kadar yeğenine odaklanmış adama döndüm. Birkaç adım atıp gözlerimi, yoğun bakım ünitesinin camının ardında yatan çocuğa çevirdim. Bir yerden konuya girmem gerekiyordu ama nereden başlayacağımı bilmiyordum. Araf burası olsa gerekti. Çünkü çaresizdim.

Ellerimi beyaz önlüğümün ceplerinden geçirerek derin bir nefes aldım.

"Biliyorsunuz ki yeğeninizin kalp kapakçıkları çalışmıyor." Bir nefes daha.

DOKTOR I Siyahın Dansı 1+2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin