45.Bölüm

1K 84 210
                                    

        Medyadaki; Berkan

           
              Pamir
          Hayatımda ilk defa söyleyecek bir şeyim yoktu. Bir kez daha. Bir kez daha asla gitmez dediğim kadın beni terk ediyordu. Biri yıllar önce annemdi. Şimdi ise Kayla. Bunun yükü çok fazlaydı omuzlarıma. O asla gidemezdi benden. Şimdi ben nasıl nefes alacaktım? Gittiğinden beridir kıpırdamadan duruyordum. İşte o an içimde bir şeylerin acıttığını hissettim.

     Kabuklu yaralarımı kanatmıştı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

     Kabuklu yaralarımı kanatmıştı. Ah be kadın! Ben ne zor durdurmuştum o kanı. Ne diye kanattın. Tamam kanatmanada kabulüm. Keşke kanatsaydın ama yanımda sen de olsaydın. Nefesinden nasıl uzak nefes alınırdı şimdi. Acıyordu. Kalbimin kırıklıkları  içime içime batıyordu. Göz yaşlarım içime içime akıyor ve ben susuyordum. Küçük kelebeğim, hangi kelebek böylesine bir katil olabilirdi? O bir günlük ömrünü beni öldürerek mi harcamıştı?

  Burası çok karanlık kadın! Ruhum boğuluyor, hayatımın en güzel rengi, geri dön!

    Nasıl düşünmüştü benden gitmeyi. Nasıl aklından geçmişti benim aklımın ucundan bile geçmezken. Madem gidecekti neden evlendi benimle? Oysa bu karanlık kirli kalbime tekrar ışık tutmamış mıydı? Bana bir kalbim olduğunu hatırlatan kadın... Sen şimdi gittin ya bir daha güneş doğmayacak bu adama. Güneşimi geri ver! Sen ki ben de hayat bulduğunu idda eden kadın. Ne için kim için bırakıyordun beni? Geceni asla terketmezdin ki sen. Gecen şimdi ölüyor Kayla! Gecen çok karanlık.

    Ellerimle akan göz yaşlarımı sildim. Ağlamayacaktım! Annem siktir olup gittiğinde nasıl güçlü durduysam böyle de güçlü duracaktım. Kayla'ya kırgın mıydım öfkeli mi? İkiside değil! Ben ona aşıktım... Yıllarca kimseye kalbimi vermemiştim. Kayla ise izinsiz sualsiz sahip olmuştu ona. Bundan hiç rahatsızlık duymuş muydum? Hayır! Yine olsa yine seve seve ona verirdim bu kalbimi! Bataklığın içinde çürümüş hayatıma kanatlar takmıştı. Uçmak adına. Yükselip kurtulmak adına. Neden kırdın o kanatları şimdi kadın!
      O beni bırakamazdı. Neden engel olmamıştım neden! Ellerinden tutup yalvarırım gitme diyememiştim neden!

Küçük bir çocuk gibi davranma Pamir! Annen sizi terkederken onu kilitleyemedin şimdi acısını benden çıkarma!

"Hayır! Hayııır!!!" Elime sandalyeyi aldığım gibi duvara fırlattım. Masanın üstündeki her şeyi aşşağı indirdim.
Geçmiyordu bırak buraları yıkmayı dünyayı ateşem versem bu yüreğimdeki acı dinmeyecekti.

"Kanatlarımı kırdın Kayla kanatlarımı!" Dizlerimin üstüne çöküp dizlerimi kendime çektim.

Kanatlarımı kırdın gecemin güneşi, gökyüzümü siyaha boyadın. Yoksa sen hep gece miydin?

   Kollarımı açtım. Havaya doğru kollarımı açtım ve bağırdım.

"Sen kazandın! Allah kahretsin hepiniz kazandınız! Siz kazandınız! Ölüyorum anne! Ölüyorum Kayla! Ölüyorum!" O öfkeyle daha fazla kırıp döktüm her yeri. Şimdi bu ev benim içimdi. Kalbimdi. Yangın yeriydi yüreğim. Benle birlikte yok olsun istedim bu ev! Benim kadar kırılsın benim kadar harabe olsun! Canım yanıyorsa herkesin canı yansın! Ah canım! Acıyor! Aldığım her nefeste ciğerlerime batan bir sızı var! Acıtıyor! Umurumda bile değil acımak. Ölmek istiyorum..

KURTARMAK UĞRUNA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin