Son Element Tanrıçası [ Yeniden Doğuş 1-2 ] #Wattys2017

Sezon Finali 1

Arkadaşlar bu bölüm ikinci kere yazılmaktadır. Bu bölümü önceden okuyanlara önerim tekrardan okumaları, konu aynı ama bazı bölümler ekledim. 

3 Saat olmuştu. Hava Kralı Kayrayı camdan atmam ve hakarete uğrayarak Saraydan atılmamızdan tam tamına 2 saat geçmişti. Ve 1 saattir de tüm ekiple beraber Sarayı tam görebileceğimiz bir ormanlık yerde tünemiş bekliyorduk.

Doğru ya neyi bekliyorduk? Aklımda kurduğum planın gerçekleşmesini umarım bütün bu kargaşaya değerdi umarım aklımdakiler gerçekleşir ve Saraydan atılmamıza değerdi.

Tüm ekip Saraya odaklanmış beklerken Auro kollarını birbirine dolayıp bana dönerek,"Asya? Neden buradayız? Planın tam olarak ne?"dedi. Auro her zaman doğru soruları sormuştur. Onlara anlatmalı mıydım? Anlattıklarım onlara ya fazla hayal ürünü görünür ve kabul etmezlerse? Şuan tüm ekip bir aradaydık ya anlattıklarım bizi ikiye ayırırsa bunu istemiyordum. Ama anlatmasam da olmazdı.

"Bildiğiniz gibi Abderus tüm taşları topluyor ama onları şuana kadar etkinleştiremedi Abderus sadece kendi taşı Amatist'i etkinleştirilebilir hale getirebilir."sözüm daha bitmemişken Austen sözümü eliyle kesip, "Yani Kral Kayrayı atman bu yüzdendi planının bir parçası Kral Kayrayı atınca herkes senin kötü olduğunu düşünerek seni ve bizi Saraydan kovacaktı." dedi. Erica gözlerini pörtletip kambur belini düzelterek, "Bu da Abderus'un neredeyse tüm Kral/Kraliçeler burada olmasını fırsat bilerek buraya gelecek. Kral/Kraliçeler de Abderus'un topladığı taşları etkinleştirmek zorunda kalacak çünkü biz yokuz!"dedikten sonra ellerini çırptı, planımı bu kadar hızlı bir şekilde kavramalarını beklemiyordum açıkçası ama kavramışlardı!

Okan yüzünü buruşturup ellerini iki yana sallayıp, "Abderus'un taşları etkinleştiremediğini nereden biliyorsun ki? Ya da daha kötüsü ya öğrenmediyse ya boşu boşuna Kral Kayrayı camdan aşağı attıysan?" dedi endişeyle. Başımı aşağı eğip ellerimle çimleri yolarak "Aslında böyle bir seçenek evet var ama yani eğer istemezseniz Saraya dönmek isterseniz sizi anlarım plan hoşunuza gitmediyse fazla riskli bulduysanız-" omzuma konan elle duraksayıp başımı püre yaptığım çimlerden kaldırdım.

Omzuma konan el Selime aitti. Her zaman yanımda olan her daim beni destekleyen Selim. "Bak Asya ben seni sonuna kadar destekliyorum. Plan riskli mi? Evet fazlasıyla riskli ama ben, biz sana güveniyoruz." Selimin elinin yanına Ece kızılımın elide kondu. Bir süre sonra ikizler ve Batu da hatta ve hatta Austen bile elini boş omzuma koydu. Okan da " Aman riskine tüküreyim." diyip omzuma elini attı. Biz Okan'ın en son dediğine gülerken Erica hepimizi kucakladı. İşte tüm ekip mutluyduk, bir aradaydık... Peki bu ne zamana kadar böyle gidecekti?

***

Gözümü alan Işık hüzmesi ile yattığım yataktan doğruldum. Bir görüdeydim. Ama bu sefer sanki bu görüyü hatırlıyordum? Aynı görüyü hiç bir zaman iki kez görmemiştim. Bu normal miydi? Yoksa bu görü de atladığım bazı şeyler mi vardı?

"Lütfen Abderus Bey, Kral Sander burada değil!" Ah evet kesinlikle aynı gürüdeydim!

"Ne demek burada değil! O kendini bilmez kardeşime söyle burada onu bekliyorum! Ona iki çift lafım var!" dedi Abderus her zaman ki siniriyle adamı odadan gönderirken odada dört dönmeye başladı. Bende yataktan kalkıp bu görü de neyi atladığımı bulmaya çalıştım. Aynı diğer görü de olduğu gibi kemikli yüzü kasılmış ve biraz da yorulmuştu, gözlerinden ne kadar alev çıksa da o kahverengi gözlerinin derinliklerinde korkak bir çocuk hala gözüküyordu.