Hayatta bir çok şey yıldızlar gibidir...
Ulaşılamayacak kadar uzak ama rahatlıkla insanların izleye bileceği, güzelliğinden zevk alarak keyiflenmelerine sebeb olan nedenler gibi.
Adları sonsuz olan bu yıldızlar sadece rakam üzerinde bu ifadeni taşıyarlar. Rakamların gerçek ifadesiyse insanların barındırdığı hisler kadardır.
Yıldız vardır ki, ifadesi üzüntüdür. Hüzünlü kalplerin ağır temsilcisidir. Baktıkca gözleri buğulandırır, kırık kalpleri daha da yaşlandırır.
Yıldız vardır ki, ismi öfkedir.
Nefretin en zehirli içkisini kendisi içtikten sonra ağır ağır diğerlerinin ruhuna yudumlatır.
Yıldız vardır ki, herşeyiyle aşktır.
İki bedenin bir birine beslediği en güzel duyguları kendisinde saklayan güzelliktir o. Bazıları hislerini unutsa bile o yıldız unutmaz asla. Gerektiğinde zavallı kalplere eski aşkını hatırlatır, usanmadan o tatlı meyveni göz önünde bulundurur.
İnsanlar hep herkesin bir yıldızı olduğuna inanır. Evet, herkesin birer yıldızı vardır. Fakat gün gelir insanların onları izlemek için sarf etdiği çaba kadar onlarda o aciz kalpler için savaşacaklar.
Yıldız derken sadece uzaklardan insanları izleyen nesneler değil, her bir yıldızın taşıdığı kalp, ait olduğu kişilikler. Çünki her bir yıldız ait olduğu karekterdir.
Tanımayan, belkide avuçlarınızın içi kadar bildiğiniz, uzak ama bir o kadarda yakın olan, soğuk ve ya sıcak kalbe sahip olan birisi.
Kim olduğunu bilemezsiniz sadece o gün anlarsınız, tanırsınız. İnsanlar birer yıldızdır, parlayan ancak bazen farkında olmayan, umut saçan ışık...
Fakat hiçbir varlık gibi onlar da yalnız değildir. Ne kadar beyinlerine yalnız olduğuklarını yeritselerde öyle değiller işte, inanın ki değilsiniz.
Gün gelecek sizinle beraber parlamaya hazır olan yıldızınız karşınıza çıkacak ve siz de ona, o da size savaşmak için bir neden verecektir.
Çünki sadece siz var olacaksınız bir biriniz için.
Sadece siz...
Yıldızları uzun süredir izleyen Jazmyn'in yanına Jack gelmiş ve durumunu sorupta cevap alamadıktan sonra gitmişti. Şimdiyse Jazmyn ve düşünceleri vardı.
" Anne...
Buğulanan gözleriyle parlak gökyüzüne bakıyordu.
... gökyüzündeki merhametsin, şevkatsin, sevgisin. Peki ben neyim? "
Yavaş çıkan fısıltısı yanında atmakta olan bir diğer kalbi parçalamıştı. Onu bu duruma düşürmemek için daha onsuz geçebilecek birkaç yıla bile razıydı.
Hayatımın dönüş noktası, gözlerimdeki ışığın sebep kaynağı... Yapma bunu bana.
O yıkılmışlığın ifadesi olan sözleri fısıldayan Jimin'in kahverengi gözleri artık kızın da odağındaydı. Jazmyn yanına öylesine döndüğü zaman Jimin'in parlayan irislerini görmüş ve bakışlarını kararlılıkla aynı şekilde tutmaya devam etmişti. Sanki yıllardır tanıdığı birisini görüyordu yanında. Yıllardır kırmızı ateşin acımasız hisselerinde yanan beden ona birşeyleri çağırıştırıyordu.
Belkide Jimin ağzını açıncaya kadar öylesine baktı.
" Özür dilerim. "
Havaya öylesine karışan fısıltısını söylerken bile, gözlerini Jazmyn'den çekmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☯ Sadece son ☯
Fanfiction" Ruhunu karanlık gecelerin o çıkılmaz hapisanelerinden özgürlüğüne kavuşturan ben, neden sana ışığı armağan edemiyorum? " " Belkide... Belkide ışık sen olduğundandır. " ...