☯ Sadece son ☯

☯ 18 ☯

Tek bir yaprak ait olduğu daldan yavaşca koparak usulunca yere düşmüştü, Jazmyn gibi.

Gün geçtikce solan bu kız gibi.

Burada kalmayacağını belirttikten sonra onu kendilerine ait, Kim ailesinin hatıralarıyla dolu evde sanki saklıyordu.

Şehir değiştirmiştiler.

Sırf Jazmyn'i diğer hiçkimsenin bulamaması için, polis ifade aldıktan hemen sonra Jack ona başka yüzünü göstererek kaçırmıştı.

Çok hırslıydı.

İstediğini elde etmedikce daha da sinirleniyordu ve elindeki şirket onun sahip olduğu tek, herşeydi.

Jazmyn gözlerinin altında bulunan siyahlar ve tüm bedenini fetheden yorgunlukla pencerenin önüne geldi ve bakışlarını tekrardan siyah gökyüzüne dikti.

Her siyah renk Jazmyn'e onu hatırlatıyordu.

Jack'e defalarca sormasına rağmen Jimin'in öldüğünü söyelemeğe devam ediyordu. Fakat Jazmyn hala içindeki son umut damlalarına inanmayı devam ettiriyordu.

Ettirecekti de.

Kalbi böylesine çarptığı sürece.

ㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇ

" Jazmyn? "

Kapını birkaç defa tıklattıktan sonra ses duymayınca elindeki tepsiyle yavaşca içeriye doğru girmişti. Fakat gördüğü görüntüyle elindekini aceleyle komodinin üzerine bırakmıştı. Jazmyn baygın bakışlar, şiş gözlerle dışarını izliyordu. Yaslandığı koltukta ellerini çenesinin altına sabitleyerek pencereden dışarıya bakıyordu. O kadar odaklanmıştı ki, başını kapıya taraf bile çevirmemişti.

" Jazmyn- "

Üzgün çıkan sesiyle Jazmyn'in yanına oturan Jack, ona sıkıca sarılmak istemişti o saniyeler.

" O ağacı görüyor musun...

Çıkan yorgun sesi Jack'in kendisini öldürmek istemesine yol açmıştı. Gösterdiği ağaca tüm dikkatini verdi Jack.

... yaprakları ne kadar da az, ağaç ne kadar da aciz, yalnız. "

Gözleri dolu dolu olmasına, boğazı yanmasına rağmen susmadı. Şimdiye kadar susmuştu, fazlaydı bile.

" Gün geçtikce daha da yalnız kalacak, çünki yaprakları o koruyamadığından teker teker toprağa karışıyor. "

Başını yanında titreyerek oturan Jack'e çevirdi. Gözleri sanki etrafı ateşe veriyordu.

" Bu bana seni hatırlatıyor. "

Son söylediği cümleyle Jack'in gözleri fal taşı gibi açılmış, midesine ağrılar girmeye başlamıştı. Sevdiği, kıyamadığı kıza kendisi zarar veriyordu. Farketmekte zorlandığı gerçeğin yüzüne karşı söylenilmesi daha da berbattı.

" İyi biri olacağını sanmıştım Jack, gerçekten. Kendi çıkarlarını düşündüğünden beni buraya Cherry'le tehdit ederek bir hafta boyunca kapattın ve...

Titreyen sesine engel olamasa bile içinde biriktirdiği onca cümleleri dışına vurmalıydı.

... son yaprağını da kaybettin. "

ㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇ

" Özür dilerim, iyiliğine göre seni incittiğim için. "

Namjoon başını aşağıya sallayarak pişmanlığın her zerresini kendinde saklayan yüzünü gizletmeye çalışıyordu. Arkadaşını bu durumda görmek onu olduğundan daha çok üzüyordu.