Güneşin ilk işıklarının aydınlattığı yüzlerden en siyahı ve aynı zamanda en parlağı ilk defa uzun sürenin ardından gülümseyerek yeni sabahı selamlamıştı. Bu sefer içindeki tek endişe hayata geçirmek istediği planların tamamının bu güne sığdıramamasıydı. Ama bunu pek takmadı, çünki önemli olan hayatının işığının, sevdiğinin yanında olmasıydı.
Dışarıyı izleye bilmek için tüm duvarı kaplayan pencerenin yanına koyduğu yatağından kalkarak yüzündeki gülümsemeni silmeden banyoya irelleyerek özel işlerini hall etti.
Evde sadece Namjoon'la yaşamasına rağmen ev daima sessizliğe gömülüydü. Eskiden yerleştiği her evde Taehyung'la yaşardı, fakat onun yokluğundan sonra daha da beter hale gelen hastalığına yardımcı olmak için Namjoon yanındaydı.
Tabi, buna yardımcı olmak denilirse.
Normalde sadece tatil için geldiği Busan'a artık neredeyse temelli yerleşmişti. Onu hayata bağlayan neden nerede olursa olsun Jimin de o istemeyinceye dek yanında kalacaktı.
İstemese bile kalacaktı gerçi.
Şirket işlerinden de, artık uzaklaşmıştı. Şirketin tek varisi o olduğundan onun üstüne kalmıştı yoksa o babası ona burayı hiçbir şekilde bırakmazdı.
Ah, tabi birde büyükbabası vardı ki, herşeyi babasına değil ona devretmişti. Nasıl zorluklar çektiğine en yakından şahit olupta ona destek veren yakınlarından biriydi nede olsa. Ama Namjoon'a herzaman minnettardı çünki şirket işlerini bile onun yerine hall ediyordu. Bazı yakınları hariç herkes onu Jimin'in koruması ve özel yardımcısı olarak tanıyordu.
Bazı şeyler gizli kalmak zorundaydı.
Dolaba yaklaşarak bu sefer ona özel seçilen resmi takımları değilde kendine zevkine göre olan rahat şeylerden seçerek giyindi. Saçını da güzel bir şekilde yaptıktan sonra boy aynasından kendini süzdü.
" Ne o Park Jimin, yüzünüzden gülücükler eksik olmuyor. "
Daha da kocaman gülümseyerek kendi kendine konuşmaya devam etti.
" Tabiki eksik olmayacak. Bu gününü Jazmyn White'a adayacaksın, daha güzel ne ola bilir? "
Kendine salakca bile olsa umursamadan göz kırparak odasından çıktı ve merdivenlerden mutfağa doğru irelledi.
Bu gün yeni yılı karşılayacaktılar.
Eskiden en erken uyananlardan olduğu için bu odadan çıktıktan sonra ilk önce odasının yanında olan Taehyung'un odasına girerek onu eğlenerek uyandırır, ardındansa onunla beraber yakınlarında olan odada uyuyan tatlı tavşanları olan Jungkook'a doğru giderdiler.
Türlü türlü şebekliklerle onu da rahatlıkla kaldırdıktan sonra üçü de en zor seviye için kendilerini hazırlamak zorundaydılar.
Min Yoongi.
Uykusuna düşkün olan bu hyunglarını uyandırmak için bir çok çaba ve enerji tüketiyordular. Tab, sonrasında duydukları küfür ve tehditleri pas geçersek baya eğlenceliydi. Çünki Yoongi onları ne kadar azarlasa bile üçünü de kardeşi gibi görerek çok seviyordu ve gün boyunca bu tatil günlerine onların sözlerini ikiletmeden istedikleri her şeyi yapıyordu.
Tabi, birde mutfakta onları bekleyerek annesi gibi gördükleri tatlı noonaları vardı. Onlara Seul'deki yorgun günlerin ardından Busan'a geldikleri zaman en sevdikleri yemekleri hazırlayan tatlı kadın, bu bir haftalık kısa süreçte onların yemeklerin güzelliğinden ağlayacak kıvama getiriyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☯ Sadece son ☯
Fanfiction" Ruhunu karanlık gecelerin o çıkılmaz hapisanelerinden özgürlüğüne kavuşturan ben, neden sana ışığı armağan edemiyorum? " " Belkide... Belkide ışık sen olduğundandır. " ...