"Toparlan Jimin, hadi! "
Ani duygularının esiri olduğunu eline vurulan kelepçelerden, kalbine bağlanan mühürden anlamıştı. Gözleri buğulanarak görüş açısını daha da kötüleştiriyordu. Görmek neye lazımdı ki? Karşısını görünce o geri dönecek miydi?
Evet diyerek bile kendini kandıramazdı artık. Oysa yıllardır kızın kendisini seve bileceğine imkan vererek evet demişti o aciz kalbine.
Bu gözler onu yanında göremediği zaman daha da beter duruma düşecekti. Bu güzelliğin en tatlısından mahrum olan gözleri bir süre bedeni gibi karanlığa mahkum olacaktı.
Gerçi zorundaydı da.
" Sence Namjoon, kast ettiği gibi onu boğa bilecek karanlık mıyım? "
Titreyerek çaresizliği herşeyiyle kendisinde saklayan gözlerini Namjoon'a dikmişti. Sanki o irisler lütfen hayır de diyerek kendisini kandırmasını istiyordu.
En azından acıtmazdı.
" Tabiki hayır Jimin! O daha seni tanımıyor ve senden çok Jack'le zaman geçirdiğinden ona arkalanması tamamen normal. Zaman her şeyi gösterecek arkadaşım, kalk! Güçlü ol ki onu eskisinden daha iyi koruya bilesin. "
Önceliğini birisinin ona tekrardan hatırlatması iyi gelmişti.
O siyahtı.
Sadece kararan acımasız ve aynı zamanda basit olan zulmetin rengi siyah..
ㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇㅇ
Tedirgin bir şekilde oteldeki odasında var gel eden Jazmyn, tüm benliğini ele geçiren endişe duygusuyla kendisini kontrol edemiyordu.
Etmesi de imkansızdı zaten.
Jack ona sadece oda numarasını vererek uzaklaşalı iki saat oluyordu. Ona kalansa neyin ne olduğunu bilemeden çaresizce beklemekti. Fakat cebinde hissettiği telefonunun titreşimiyle öylesine yürümeyi bıraktı. Elini cebine atarak telefonu çıkardığı zaman gördüğü isimle daha da tedirgin olmuştu. Buyüzden korkarak telefonunu açtı ve uzun tereddüt sürecinin ardından kulağına götürdü.
" Hey, Cherry'im nasılsın? "
Yaşadığı gerginliği yüzünün her hattı belirtse bile sesine yansıtmamaya çalışıyordu ve başarılı olduğu söylenemezdi.
" Jazmyn White! "
Onun sert çıkan sesi dudaklarını tekrardan aralamak isteğini tetiklemişti. Arkadaşı çok kızgındı anlaşılan.
" Ama Cher- "
Busefer masum çıkan sesine karşılık arkadaşının yumuşayacağını düşünmüştü. Birkaç dakika diğer hattan ses gelmedi. Bu durum her ne kadar korkutucu olsa da, Jazmyn beklemeyi seçti.
" Ne oldu ki? İyi misin? O kadar aradım kaç gündür ama ne sen, ne de Kim Jack geri döndü. "
Üzgün çıkan ses tonu Jazmyn'in kendisine daha da sinirlenmesine sebep olmuştu. Ona en azından ormandan gelir gelmez bir şekilde haber vermeliydi.
" Sebepleri şimdi anlatmak istiyorum ama sakin karşıla tamam mı? "
Sakin karşılayacağına kendisi güvenmese bile Cherry'le arasında gizli birşeyler tutamazdı.
" Peki. "
Sakin çıkan sesinin altında birşeylerin gizli kaldığının farkına varan Jazmyn, olan biten her şeyi noktasına kadar anlatmıştı. Ne de olsa o kız Jazmyn'in tek sırdaşı hatta var olmayan, fakat onun sayesinde boşluğu doldurulan ailesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
☯ Sadece son ☯
Fiksi Penggemar" Ruhunu karanlık gecelerin o çıkılmaz hapisanelerinden özgürlüğüne kavuşturan ben, neden sana ışığı armağan edemiyorum? " " Belkide... Belkide ışık sen olduğundandır. " ...