"Allah'ım ne işim var benim burda! Naptım ben neden yaptım bunu? Bu kadar mı çaresizdim? ama belki de bu olanlar için kendimden çok aileme kızmalıyım." dedi genç kız gözlerinden boncuk boncuk yaşlar süzülerek.
Niran, avukat anne ve avukat bir babanın kızı olarak İstanbul'da doğar fakat 4 yaşındayken anne ve babasının ayrılması üzerine babası ve üvey annesiyle yaşamaya başlar. İlkokulu İstanbul'da bitirdikten sonra babasının isteğiyle daha doğrusu üvey annesinin isteği üzerine memleketleri olan Afyon'a yatılı olarak yazdırılır. Başlarda babası ziyerete gelir, düzenli olarak yurt ücretini yatırır fakat zamanla ziyaretlerin azalmasıyla birlikte yurt ücretinin de ödenmemesi üzerine çok geçmeden kendini yurt kapısının önünde bulur. Hayatın acı gerçeğiyle daha 14 yaşında tekrar yüzleşir. Ne kadar yalvarsa da ağlasa da insanların acımasız tavrı bir kez daha yüzüne bir tokat gibi çarpar. Çaresizce kapının önünde otururken bir sesle kafasını kaldırır " iyimisiniz?"