1 ay sonra...
"Kız karnın belirginlesti"dedi ablam karnımı okşayarak.
"Abla biraz fazla büyük sanki"
"Aa kızım deli misin sen iki tane var karnında tombiş benim yavrularım. "
"Ya ikisi de erkek olursa valla yaramaz olurlar. "
"Olmaz benim yavrularım. "
"Abla akşam üstü çarşıya çıkalım. Kıyafetlerimin içine iyice giremez oldum, ayakkabılarımda küçük geliyo."
"Tamam kızım çıkalım"
Biz konuşurken kapı çaldı.
"Metin herhalde"dedi ve kapıyı açtı.
"Kimmiş abla?"
"Posta sana?"
"Aa bana mı ver bakiyim şunu" dedim ve açtım.
"Neymiş ? Yüzün ekşidi."
"Bülent. . Boşanma davasını açmış. "
"abov demek o da istiyor. "
"Ben size aylardır ne diyorum abla?"
"Neyse kızım tek celsede kurtulursun inşallah. "
"Anlaşmalı bosanıyoruz abla biter herhalde."
"Gelmeyeceksin değil mi?"
"Aa yok abla beni böyle görürse illa bir pürüz çıkartır. Aylardır aramadı zaten gerizekalı. "
...
Bülent in Gözünden. ..
Yaptığım hatanın ızdırabını hala cekiyordum. O günden beri Burcu ile sadece bir kere görüştüm ama vicdanımın sesini durduramıyordum. Hal böyle iken asla Niran'ın yüzüne bakamazdım. Dedikleri gerçek olmuştu. Bu sefer ben onu gerçekten aldatmıştım. Belki de beni bu duruma o sevketmisti. Bırakıp gidince neye uğradığımı şaşırmıştım. Boşanmak zorundaydım. Boşandıktan sonra da ömrümü bekar geçirecek halim yoktu ama Burcu bunun için uygun bir kız mıydı. Orası tartışılır.
Metin'in Gözünden. ..
Mahkeme günü gelip çatmıştı. Kardeşimin o zengin züppesinden kurtulmasına saatler kalmıştı. Niran bana boşanma sürecinde nasıl yardımcı olduysa sıra bendeydi. Bülent Bey mahkemenin Isparta'da olma nezaketeni göstermişti. Niran ve ablam gelmemesi karşılık ben saat 10 da adliyeye gitmiş ve mahkemenin sonuçlanması beklemistim.
Bir kaç saat sonra Bülent çıkınca önünü kestim.
"Bülent"
"A..abi"
"Biraz konuşabilir miyiz?"
"Tabi geç" dedi ve bir kafeye gittik.
"Az önce bitti abi Niran'a müjdeli haberi verirsin. "
"Vereceğim elbet ama.."
"Ama sı yok abi. Zaten yüklü miktarda tazminat oldu. Nafaka da bağlandı. Yeterlidir umarım. "
"Sen onu bunu geç Bülent. Niran hamile. "
"Ne?"
"Evet bebekler 5 aylık"
"Bebekler mi"
"Evet çocuklar ikiz"
"Babası Kenan mı?"
Bu laf beynimde defalarca yankılandı.
"Ne diyosun sen be ağzını topla."
" Nerden bileyim benden olduğunu." dedi ukalaca. O an kendimi tutamadım ve suratının ortasına bir tokat indirdim. Hayır hayır tokat değildi bu. Düpedüz yumruktu. Hafif burnu kanamıştı.
"Ulan asıl bizim senden şüphemiz var ne malum başkasından da çocuk peydahlamadığın.!!"
" Dna testi istiyorum.Eger o çocuklar benimse asla size bırakmam onları. "
"Ulan yürü git. Yok sana test falan!! O çocuklara hasret olacaksın, seslerini dahi duyamayacaksın pis zampara! !!"
Niran'ın Gözünden. ..
"Abi noldu sana?"
"Iyi ki ayrılmışsın kızım şu terbiyesizden! "
"Sen adliyeye mi gittin Metin?"
"Evet abla dayanamayıp gittim"
"Bitti mi? "
"Bitti kızım merak etme sen" dedi sırtımı sıvazlayarak.
"Bebekleri söyledim. "
"Abi naptın yaaa!"
"Bebekler benden mi dedi bana"
"Neee" O an çok kötü hissetmistim. Kalbim kırılmıştı. Daha doğrusu onurum. .
" Ben de dayanamayıp bi tane yumruk çıktım suratına! "
"Abi inanamıyorum"
"Dna testi istiyormuş beyefendi. Eğer benimse çocukları size bırakmam dedi"
"Aşağılık pislik!"
"Kızım sakin bak test falan yaptırmak yok. Hamileyken çok zararlı o testler"
Sessiz kalıyordum.
"Ayrıca kızım işte tayinini Isparta'ya. Kurtul o köpekten. Bırak inanamasın zaten.biz büyütürüz çocukları. Biz anasız büyüdük bir şey olmadı gördüğün gibi onlarda babasız büyüyüversin. Evlenirken sana aldığımız eşyaları da gider geri alırız" dedi.
Haklıydı. O pislik çocuklarını göremeyecekti.. Pişman edecektim onu bu dediklerine!