Bülent'in Gözünden...
Niran gittikten sonra ev bomboş kalmıştı. Anlamıştım ki bu evi ev yapan o'ydu. Acaba gerçekten doğrumu söylüyordu? Ona inanamamakla haksızlık mı ediyordum? Ama o fotoğrafı görünce deliye dönmüştüm. Değil ona bir başkasının dokunması, yaklaşması bile beni çılgına çeviriyordu.
Balkon biraz serin olunca içeri geçtim. Gözüm duvardaki fotoğraflara takıldı. Değil sadece Niran'a ben bu aileye alışmıştım sanırım. Birbirine karşı syagılı olmayı her ne olursa olsun birbirine destek olmayı onlardan öğrenmiştim. Peki ya bu öğrendiklerimi ilişkimiz üzerinde uygulayabiliyor muydum? Dayanamayıp Niran'ı aradım.
"Aradığınız kişiye şu anda ulaşılamıyor. "
" Ahh Niran " diye telefonu koltuğa fırlattım. Tam o anda telefon yeniden çaldı. Niran arıyor diye sevinirken aksine arayan Burcu'ydu. Reddettim ama ısrarla arıyınca ben de telefonu kapattım. Ne istiyordu ki bu kadın benden? Bir başkası olsa çoktan bu kadının peşine giderdi ama ben Niran'ı gerçekten çok seviyordum. Bunu ona yapamazdım. Peki ya o bana yapmış mıydı? Sanmam..
Niran'ın Gözünden...
Evde hep bir sessizlik hakimdi. Metin Abi daha çok toparlamıştı ama Nimet Abla hala aynı sayılırdı. Masaya oturmuş yemek yerken bu kez sessizliği bozan Nimet Abla'ydı.
" İnanmayacaksınız ama Yelda'yla Hatice Abla'yı bile özledim."
Acı bir tebessüm ettim.
" İnsan elinde olanların değerini ancak kaybedince anlıyor değil mi?"
" Baksana şu eve.. En başta babam yok. Her şeyi çok özledim. Hatice'yle atışmalarımızı, babamın bizi susturuşu, Yelda'nın bıcır bıcır konuşması, evde bir çocuk sesi vardı. Ama şimdi hepsi bir anda yok oldu. Metin'le başbaşa kaldık."
Şimdi tam zamanı diye düşündüm.
" Abla belki.. Belki ben Isparta'ya dönerim."
" Neee" dedi ablam ama abim hiç şaşırmamıştı ki sanırım anlamıştı.
Kafamı öne eğdim.
" Kızım cevap versene."
Kenan'ın ve Burcu'nun bana yaptıklarını anlattım. Şok olmuştu tabi.
" Anlıcağın abla. Bana inanmıyor. Bu durumda da evli kalmamız için bir sebeb yok."
" Seni teselli edecek tek bir kelime bulamıyorum."
" Abla yaa.. Abla çok canım acıyor. Neden bir hiç için evliliğim bitiyor neden?" dedim çatlak bir sesle.
" Ahh be yavrum olanın önüne geçilmiyor işte."
" Bebeğim kızmış biliyor musun abla?"
" Gerçekten mi?"
" Evet Bülent üzülmeyeyim diye söylememiş. Hatırlıyor musun? Kız olursa sen, erkek olursa Hasan Amca koyar demiştim."
" Hatırlamam mı kızım. Ne de çok sevinmiştik."
" Şimdi şu olanlara bak. Kahretsin!"
" Arasan Bülent'"
" Hayır abla asla aramam."
" Metin o zaman sen ara. Ne de olsa bizim bilmediğimizi sanıyor."
" Olabilir" dedi ve Bülent'i aradı. Hopörleri açtık.
" Alo Bülent merhaba"
" Meraba abi nasılsın?"
" Aynı işte Bülent'cim. Bir arayayım dedim"