EYLÜL
Defne bana kahve ısmarlamıştı, birlikte oturup iki yakın arkadaşmışçasına sohbet ediyorduk. Ben ve Defne... inanılması güç ama oldu...Eylül : Defne, sen beni sevmezsin, neden benden yardım istedin?
Defne : çünkü beni üniversiteye hazırlayabilecek bir tek sen varsın da ondan. Zengin değiliz artık, özel ders alamam, ama tek başıma da çalışamıyorum. Serkan beni matematik çalıştırıyor, senle de sözel çalışıyoruz,. Hepsini ondan isterdim aslında ama Serkan sayısalcı, tarihten edebiyattan anlamıyor
Eylül : Cemrenin de edebiyatı çok iyi, ondan isteyebilirdin, zaten sürekli sizde
Defne : ıyy... yani onlar ilişki günlükleri için fotoğraf çekmekten vakit bulurlarsa tabii ki çalıştırır ama ben ister miyim? Hayır...
Eylül: ilişki günlüğü mü? O ne?
Defne : öf bu salaklar resim çekilip bir deftere yapıştırıyorlar işte... gittikleri sinemanın biletini bile yapıştırıyolar...
Eylül: güzel birşey aslında... yani birlikte yaşadıkları anlara değer verdiklerini gösterir.
Defne : öf...aman...
Eylül: gerçi insanlar birini gerçekten seviyorsa eğer, bunları hatırlatacak bir ilişki günlüğüne ihtiyacı da olmaz, zaten söylediği her söz, ufak bir serzeniş bile aklında kalır, unutmaz.
Defne : ezik ezik şeyler zaten...
Eylül: Sen de Serkan'a karşı anlayışlı olmaya çalış. Sonuçta o senin kardeşin ve bir sevgilisi var. Sen de Cemre'yle can ciğer kuzu sarması ol demiyorum ama en azından onu anlaşmaya çalış, Serkanı mutlu edersin. Gerçi zaten o senin eskiden en yakın arkadaşındı dimi?
Defne: eskiden! Şimdi arkadaşım falan değil o. Ailemi yıktı. Onun yüzünden fakiriz, evlatlık olduğumu öğrendim ve şimdi kardeşimi ele geçiriyor...
Eylül: sakin ol, Cemrenin Serkan'ı ele geçirdiği falan yok... yani varsa bile Serkan bu durumdan memnun değil mi?
Defne : öyle... sen neden hala Cemre'yi koruyorsun?
Eylül: Cemreyi koruduğum falan yok, sadece bir tek kardeşin var bu hayatta. Onunla iyi anlaş, bu yüzden Cemre ile de aranı iyi tut diyorum, hepsi bu...
Defne : aman neyse kavga etmişler galiba, eve geldiğinde Serkan'ın suratı beş karıştı... sonra hiç yanımızda oturmadan odasına kapandı.
Eylül: olabilir...bugün Cemre saçma sapan şeyler söyleyip bana iftira attı. Herkes ona sinirlendi zaten, Serkan da apar topar yanımızdan götürdü onu, ondandır...
Defne : ay olaylar olaylar.. ne oldu ki?
Eylül: gerçekten şuan bana arkadaşımmış gibi davrandığının farkında mısın?
Defne : okula gitmiyorum, hiç arkadaşım yok. Senle de bir sorunum yok, eziksin falan ama en azından bana karşı kötü birşey yapmadın, herşeye rağmen yardım ederdin bana. Ayrıca bana bedava ders veriyorsun, şuan arkadaşım olabilicek tek kişisin...
Güldüm... Defne sırf Cemre'ye inat benimle konuşsa da ezik olduğumu söylemesi dışında bana kötü davranmamıştı. Bu yeni Defne'yi sevdim sanırım. En azından yeni Cemre'den kat be kat iyiydi...
Eylül: benim Güney'e yürüdüğümü ima etti... hatta ima denemez, direkt söyledi, herkesin içinde
Defne : ne?! Oha! Sen ve Güney... ama o evli, yok artık!
Eylül: yok tabii ki öyle birşey. Bizi yan yana gördü ve iftira atmaya başladı. Herkes duydu, Güney de yanımdaydı. Neyse ki Songül duymadı bunu...
Defne : önce kendine baksın gerizekalı... Serkanla sen kavga ettiğiniz zaman anında Serkan'a yürümeye başlamıştı. Bunu ona söylediğimde de söylediğimde de öyle birşey yok, saçmalama Defne diye bana kızmıştı gerizekalı... birkaç gün sonra kızlara kendi ağzıyla itiraf etti Serkana aşık olduğunu
Eylül : bunu yaptığı halde beni nasıl suçlayabiliyor anlamıyorum. Üstelik iğrenç bir iddia...
CEMRE
Yurda mutlu bir şekilde gelmiştim, Serkanla güzel bir akşam üstü geçirmiştik. Biraz yorgundu ama iyi ki oraya gitmişim, Eylül'ün evde olmadığını görüp içim rahat etmişti en azından, hem de Serkanla barışmıştık...
Zaten anlamsız bir tartışmaydı bizimkisi...Odanın kapısı aralıktı, Eylül ve Kader konuşuyordu sanırım. Benim adım geçince durup dinledim. Eylül ağlıyor muydu?
Birileri EyDef mi seviyormuş? 🙊 eysercilerrr
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dayan Yüreğim
Teen FictionHer hikayenin içinde acı da olur ayrılık da... ama iyi biten herşey iyidir derler. Sonunda kavuşmak olan vedalara merhaba...