73

328 35 36
                                    

CEMRE
Tuna ile mekandan kalkıp yürümeye başladık. Tuna birden bana döndü..

Tuna :  Cemre bir şey sorucam ama...

Cemre : sor tabii Tuna

Tuna : senin sevgilin var mı? Seni biriyle görmedim ama...

Donup kaldım...

Cemre : yani...

Tuna : pardon, öyle pat diye sordum ama...

Cemre : yok... yani sevgilim yok. Ayrıldık biz, çok olmadı aslında ayrılalı...

Tuna : sevindim... yani sevindim dediysem, ayrıldın diye üzülmene üzüldüm tabii ki ama şuan biriyle olmamana sevindim... çünkü ben seninle çıkmak istiyordum

Cemre : ne?

Tuna : çok güzel ve çok yetenekli bir kızsın sen Cemre... bunu uzun zamandır söylemek istiyordum ama...

Cemre : Tuna ben...

Tuna, saçlarımı tek tek kulağımın arkasına attı, sonra da elimi tutup öptü... içim erimişti, çok güzel bakıyordu...

Bir an kendimi ona çok yakın hissettim ve kafamı göğsüne koyup hıçkıra hıçkıra ağladım... Serkan için, kaybettiğim bebeğim için...

GÜNEY
Meral taburcu olduktan sonra onu hastaneden alıp evine götürdüm... yalnız mı kalacaktı? Herkes nerdeydi ki?

Güney: Meral sen burda yalnız mı kalacaksın?

Meral : evet... Macide kızıyla tatilde. Hizmetlileri de göndermiştim... beni bulamasınlar diye

Güney : kızım sen manyak mısın ya? Neyse bak bu böyle olmaz tamam mı? Ya ara birileri gelsin ya da bize gel, birkaç gün bizde kal. Songüle anlatırsın belki derdini...

Meral : ay hayır hayır hayır... ben iyiyim Güney... merak etme, git hadi sen...

Güney : emin misin? Birini çağırabilirim istersen...

Meral : evet... Güney?

Güney : efendim canısı?

Meral : biraz gözünü aç olur mu? Kader gibi saf olma... sen iyi bir insansın, başına her şey gelebilir, kimseye güvenme canısı...

Ne demekti bu şimdi? Meral ne demek istemişti?

SERKAN
Şuan hiç olmadığım kadar mutlu ve huzurluydum. Kendimi uzun bir tatil sonrası yeniden eve dönmüş gibi hissediyordum. Yeniden evde... huzurluydum...

Serkan: ben annemle konuşucam, en yakın zamanda ev hazır olucak merak etme...

Kafasını salladı... bana hala güven sorunu olduğunu biliyordum ama aşamayacağımız bir şey değil... buna inanıyorum... tabii eğer o zamana kadar ölmezsem...

Telefonu çaldı, kimin aradığına bakıp bana baktı...

Eylül: Ozan... merhaba, nasılsın?

Moralim bozuldu, dizinden kalktım ve oturdum...

Eylül : hımm... aslında ben de seninle konuşmak istiyordum. Buluşalım... ne zaman? Tamam... hayır hayır yurtta değilim, ben oraya gelirim.

İlişkileri hala devam mı edecekti yani? Ona bu kadar yaklaşşken nasıl dayanacaktım buna?

Telefonu kapattıktan sonra Eylül bana döndü...

Eylül: Serkan ben çıksam iyi olacak... sen iyi misin?

Serkan: hıhı...

Bana baktı...

Eylül: değilsin... ne oldu?

Serkan : bu Ozan... ne olacak?

Eylül: ben onunla sadece seni biraz olsun unutmak istedim... biraz olsun beni kıskan istedim, benim ne çektiğimi anla istedim...ama sen hiç kıskanmadın... hiç umrunda olmadı ki, Cemre ile çıkmaya devam ettiniz...

Serkan: hayır... işe yaradı. Kıskandım Eylül... inan bana kıskandım. Cemre ile defalarca kavga ettik bu yüzden... hala da kıskanıyorum.. evet belki hakkım yok ama, kıskanıyorum işte

Eylül: Ozanla konuşucam, anlatıcam bu durumu...

Serkan: ayrılıcaksın yani, öyle mi?

Eylül : evet.. ayrılıcam. İyi bir adamı terkediyorum Serkan... umarım buna değer...

Serkan: bir daha bırakmıcam seni... hatalarımdan ders aldım.

Eylül: umarım...umarım öyledir Serkan...

SONGÜL
Sabah otelden çıkıp işe gittim, akşam eve geldiğimde Güney'i başı önde eğik, üzgün bir şekilde buldum. Hemen yanına gittim...

Songül : Güney.. sevgili... ne oldu sana? İyi misin? Arkadaşına mı bir şey oldu yoksa?

Güney : arkadaş mı? Senin dün gece arkadaşlarında kalman gibi mi?

Songül : ne diyorsun sen Güney?

Güney: her şeyi biliyorum Songül... her şeyi...dün gece fazla mesaiye kalmadığını da biliyorum. Her şeyi öğrendim ben!

Madem burdasın, bölümü atıyorum 😍🙈 eyserciyazar

eysercilerrr biraz geç oldu ama🙊

Dayan YüreğimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin