69

334 33 11
                                    

GÜNEY
Meral dürtmeme rağmen uyanmayınca endişelenip onu kucaklayıp hastaneye götürdüm. Onca ilacı neden içmişti? İntihar mı edecekti? İyi de neden? Herşeyi olan bir kız neden intihar etsin ki? Tam da o zenginliğe kavuşmuşken...

Mert'in kesin hiçbir şeyden haberi yoktu, olsa ne oldursa olsun gelirdi herhalde... acaba haber versem mi? Sonra vazgeçtim, önce Meral'in nasıl olduğunu öğrenecektim... belki Meral onu burda istemezdi...

Doktor çıkınca hemen yanına gidip Meral'in durumunu sordum...

Güney : arkadaşımın durumu nasıl? İyi mi?

Doktor : çok fazla ilaç içmiş, midesini yıkadık, şimdi iyi, dinlensin bir süre. Bir de psikoloğa yönlendirmem gerekicek, intihara benziyor

Güney : o çok neşe dolu bir insandır, intihar etmek için sebebi yok ki...

Ya da var mıydı?

Doktor : biz yine de yapıyoruz, zaten derdi yoksa ilk görüşmeden sonra piskolog bir daha görüşmek istemeyecektir...

Kafamı salladım ve odaya Meral'in yanına gittim...

Meral : Allah kahretsin ya! Güney sen mi kurtardın beni?! Neden bırakmadın? Bıraksaydın da ölseydim!

Güney: saçma saçma konuşma kızım, ne diyorsun sen?

Meral : dayanamıyorum artık Güney. Yeter! Ben kurtulmak istemiyordum! O yüzden herkesi evden gönderdim, sen nerden çıktın ki? Nasıl? Neden geldin evime? Nasıl buldun beni? Kahretsin!

Güney : Songül geç vakte kadar çalışacaktı, ben de Songül gelene kadar vakit geçirmek için sizin durumu düzeltmeye çalışmak için Mertle konuşmaya gittim, ne biliyim dertleşiriz falan diye ama evde yokmuş. Ben de sen kaç gündür kötüsün, bir ihtiyacın var mı falan diye geldim, ışığın yanıyordu, kapıyı da açmayınca endişelendim içeri girdim, seni içerde görünce de korkup buraya getirdim. İyi ki de getirmişim kızım ölüyormuşsun az kalsın!

Meral : keşke ölseydim...

Güney: saçmalama kızım... ne derdin var?

Meral bir şey demedi. Sonra nerdeyse güler bir halde bana döndü...

Meral : demek Mert evde yoktu...

Güney: yoktu evet. Aramamı istersen arayayım. Tamam küssünüz ama yi-...

Meral : hayır hayır hayır, Güney ne olur Mert'i arama... onu görmek istemiyorum şu anda

Güney : tamam... tamam aramıyorum

Meral : Songül işte çalışıyo öyle mi? Bu saatte?

Güney: evet... hatta dur ben onu arayayım, sen bu gece burda kalacaksın, Mert'i de istemiyorsun, bari ben kalayım yanında...

Meral : Güney hay-...

Güney : hayırı kabul etmiyorum... ya ben ya da Mert...seç birimizi...

Meral : tamam... peki... ama Songüle burda olduğumu söyleme ne olur...

Kafamı sallayıp itiraz etmesine fırsat vermeden Songülü aradım, geç de olsa açtı...

Güney: Songül, sevgili... ben bir arkadaşımın yanındayım, hastanede. Refakatçisi benim yani evde olmucam, haberin olsun

Songül : tamam... yarın akşam görüşürüz sevgili

Güney : görüşürüz, kendini fazla yorma, uyu...

Songül : tamam... yormam.

Telefonu kapatıp Meral'e baktım...

Güney : bir şey ister misin? Su falan?

Meral kafasını salladı, yavaşça ona suyu içirdim...

Güney : neden yaptın bunu Meral? Ne derdin var be kızım? Anlat, bir çözüm buluruz

Meral : bunun tek çözümü bu... ben bir hata yaptım ve bunun vebalini ödüyorum, demek ki ölüp kurtulamayacakmışım, bunu hayatımının sonuna kadar ödüyor olucam...

Güney : ne vebali kızım? Ne diyorsun sen?

Meral : ben çok kötü bir şey yaptım, ihanet ettim... sonra da ihanete uğradım. Vicdan azabı çekiyorum, susuyorum ama dayanamıyorum... keşke kurtulmasaydım... keşke ölseydim de...

Söylediklerinden bir şey anlamadım ama ağlayınca ne yapacağımı şaşırdım önce ama sonra sarıldım ona. Elimden başka bir şey de gelmezdi zaten...

Güney: kızları aramamı ister misin? Ya da herhangi birini?

Kafasını iki yana salladı hızlı hızlı...

Meral : yok ya, ben dayanamıyorum artık... Güney, benim sana söylememem gereken bir şey var... bu zamana kadar söylemediğim için özür dilerim ama...

Dayan YüreğimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin