SONGÜL
Hemen geri çekilmek istedim ama Mert buna izin vermemişti, beni tutup iyice kendine çekmişti. Olmazdı olmazdı... Güney.. ya Meral? O zaman benim Cemre'den ne farkım kalırdı?Songül : Mert...
Mert : Songül... şişşt, konuşma...
Songül : ama...
Mert : Songül... ben aylardır bu anı bekliyordum...
Songül : hayır Mert hayır.. unutalım bunu. Bu çok yanlış..
Mert : değil.. yanlış falan değil. Sen de bana karşı bir şeyler hissediyorsun, hissetmesen dudaklarıma yapışmazdın. Seni öpen ben değildim, sen beni öptün...
Songül : ama beni durdurmadın. En az sen de benim kadar suçlusun.
Mert : sevmek, aşık olmak mı suç?
Songül : ben evliyim.. sen de Meralle çıkıyorsun..
Mert : Ama ben ona aşık değilim. Senden ümidi kesince sırf sana yakın olmak için onunla çıktım. Ama sen.. sana aşığım...
Neler diyordu böyle? Bu çok yanlıştı.. olmazdı...
Güney arıyordu bu sefer açtım, sesi gelmedi en başta. Sadece müzik sesi geliyordu. Zehra abla televizyonun sesini sonuna kadar açmış olmalıydı...
Songül : Güney... ben dışarıdayım...
Güney : ooo.. demek açtın ha? Orkun! İddiayı kaybettim, karım açtı telefonu...
İddia mı? Ne diyordu bu? Benim üzerimden iddiaya mı girmişti? Orkun da kimdi? Nerdeydi?
Songül : ne saçmalıyorsun sen Güney? Nerdesin sen?
Güney : biraz orda biraz burda...
Sarhoş muydu? Dışarıda, arkadaşlarıyla ve sarhoştu.. yine...
Songül : ulan Güney! Ne yapıyorsan yap be! Ne halt edeceksen et! Bıktım...
Güney : dır dır dır.. başım ağrıdı. Evde konuşuruz...
Ve yüzüme kapadı.. Ben burada onu düşünüp kendimi rezil hissedip acayip bir vicdan azabı duyarken aslında onun umurunda bile değildim. Öyleyse ben de onu umursamayacaktım...
Songül : eve gitmek istemiyorum..
Mert : bize gelmek ister misin? Bizimkiler yok merak etme
Songül : farketmez.. neresi olursa
Gülümsedi ve arabayı kullanmaya başladı...
EYLÜL
Serkanın bu gece burda , hastanede kalması gerekiyormuş bu yüzden ben de onun başımda duracaktım..
Serkan : neden çıkamıyorum? Ben iyiyim işte, neden hala burda tutuyolar ki?
Eylül: biraz dinlenmiş olursun işte fena mı?
Serkan: komik değil Eylül. Sıkıldım, Buralarda yeterince kötü anı yaşadık, zaten iyiyim...
Eylül: biliyorum ama birkaç test daha yapılacakmış falan.. hem doktor seninle konuşur zaten.. biraz dinlen.
Serkan: çok kötü görünüyorsun. Planlarını iptal etmen gerekmezdi, hele benim için hiç...
Eylül: haklı olabilirsin ama şuan burda olmak istiyorum. Hala başka birini aramamı istemiyorsan tabii...
Serkan: hayır hayır.. lütfen kimseyi arama. Çünkü bu bir kişinin değil, herkesin buraya gelmesi anlamına gelir. Ufak bir şey için kimseyi ayağa kaldırmak istemiyorum...
Eylül : tamam o zaman burdayız sabah kadar...
Serkan: sağol...
EYLÜL
Burda olmak çok rahatsız ediyordu beni. Ama şuan sevdiğim insanın hasta olma düşüncesi beni mahvediyordu... şimdi ona bakınca... uyurken, yanında Cemre yokken herşey eski günlerdeki gibiydi. O bir sene önceki bana tapan, beni seven, beni koruyup kollayan Serkan gibiydi...Ama o Serkan artık yoktu. Bunu kendime hatırlatmak zorundayım..Tüm gece burda kalacaksam Kader'in beni idare etmesi gerekiyordu...aramam lazımdı. Arayacak ve bir yalan bulacaktım...
Kader : Eylül? Nerdesin? Seni aradım ama...
Eylül: Kader beni sabaha kadar idare eder misin?
Kader : Ozanla mı olacaksın? İyi misin? Sesin kötü geliyor
Eylül: hayır iyiyim Kader. Sadece beni idare et yeter
Kader : Neriman hanıma ne derim Eylül?
Eylül: Meralle kalacağımı söyle, inanacaktır. İzin de verir. Meral'in zengin olduğunu duyduğundan beri zaten bir dediğini iki etmiyor...
Kader : tamam denerim. Ama gelince bunu Merale de bana da anlatman gerekecek...
Eylül: bunu sonra konuşuruz. Şimdi kapatmam lazım...
Ve şimdi de yalancı olmuştum, harika...
CEMRE
Yatmak üzereydik ve Eylül hala ortalıkta değildi.Cemre : Eylül gelmeyecek mi? Uyuyacağım artık...
Kader : bugün yok. Meralle kalacakmış
Cemre : iyi..
Yatmadan önce Serkan'ı aradım yeniden ama cevap yoktu yine... Neden aramıyordu? Nerdeydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dayan Yüreğim
Teen FictionHer hikayenin içinde acı da olur ayrılık da... ama iyi biten herşey iyidir derler. Sonunda kavuşmak olan vedalara merhaba...