Eylül'ün gözünden;
Elimde alışveriş poşetleri ile merdivenlere yöneldim. Salon ve mutfak boştu ben de daha fazla bakmadan odama çıktım. Giysi dolabının başına geçip totbadaki kıyafeti, boş olan askılardan birine astım. Pemve renkli uzun kıyafeti en son sıraya yerleştirip dolaptan eşortman takımımı alıp üzerime giydim. Siyah renkli tişörtüm az da olsa belli olan göbeğimi saklıyordu. Hırkamın fermuarını çekip telefonumu ve mp3 çalarımı geniş, ön cebime koydum. Merdivenleri hızlıca geri inip dışarı çıktım. Kapıyı arkamdan kapatıp kilitledikten sonra bahçe kapısından da çıktım. Sahile giden yolun üzerindeki minik bir büfeden bir şişe su alıp yürümeye başladım. Bir yandan da balo günü ne yapacağımı düşünüyordum.
Adımlarımı hızlandırıp koşmaya başladım. Denizin hırçın dalgalarına vuran rüzgâr, tenimi sıyırırken akmaya başlayan göz yaşlarıma engel olamadım. Neden hiçbir şey yolunda gitmiyor ki sanki? Neden beni sevemiyor?!
Nefes almakta zorlanınca koşmayı bıraktım ve olduğum yerde dikildim. Elimi kalbimin hizasına getirip derin derin nefes almaya başladım.Su şişesini hızlıca açıp kocaman bir yudum aldım. Cebimden telefonumu çıkarıp mesaj ya da çağrı gelmiş mi diye baktım. Gelmemiş. Kulaklığımı takıp son ses Bruno Mars dinlemeye başladım.
When I Was Your Man çalarken göz yaşlarım iyice hızlanmıştı. Ağlamaktan dolan burnumu içime çekerken omzumdaki elle arkamı döndüm.
"Pardon? Beni hatırladınız mı?"
Karşımda duran adamı incelemeye başladım ama hiçbir yerden tanıdık gelmiyordu. Elimin tersiyle akan göz yaşlarımı sildim.
"Özür dilerim çıkaramadım."
Adam içten bir şekilde gülümsedi.
"Ben Tuna Bilgin. Alaca Holding'in CEO'su. Hatırladınız mı asansörde karşılaşmıştık?!"
Kafamı salladım. Boşanma konusunu babamla konuşmak için şirkete gitmiştim.
"Şimdi hatırladım."
Adam, onaylarcasına kafasını salladı. Elini omzundan çekmeden,
"Sen kötü görünüyorsun. Ne olduğunu anlatmak ister misin?"
Kafamı olumsuz anlamda salladım.
"Benim gitmem lazım. İyi günler."
Adamı arkamda bırakarak ters yönde koşmaya başladım.
Neden herkes beni buluyor?!
***
Eve girer girmez kendimi banyoya attım. Üzerimdeki terli kıyafetleri çıkarıp kirli sepetine attım.
Duşa kabinin kapısını açıp soğuk suyun altına girdim. Su vücudumu tüm acılardan arındırırken içimden dua ediyordum.
Lütfen balo işe yarasın...