37.Bölüm (Part 2)

14.9K 461 4
                                    

Eylül'ün gözünden;

Bence işe yarayacak...

***

Salonda oturmuş Eda'yla bekliyorduk. Bakım için gelen yardımcılar çoktan gitmişti ama Mert daha gelememişti. Eda, tırnaklarını yemeyi bırakıp bana döndü. Sesi teselli veriyormuş gibi çıkıyordu.

"Belki işi çıkmıştır haa?"

Olumsuzca başımı salladım. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Lanet olsun ya neden hep beni buluyor böyle aksilikler. Onca insanın arasında hem denetlenecek olan kişiyim hem de herkesten sonra ben gidiyorum.

"Tekrar mı arasak acaba?"

Belki bi umut diye telefonumu elime aldım. Tuş kilidini girip rehbere tıkladım. Mert ismine denk gelince ara tuşuna basıp beklemeye başladım. Tam kapatacakken açınca söyleyeceğini söyleyip telefonu kapattı.

"Beş dakikaya burdaymış Eda."

Suratını buruşturup koltuktan kalktı.Beni de oturduğum yerden kaldırıp gözlerimin içine baktı.

"Gelince sakın somurtma tamam mı? Amacımızı unutmak yok ona göre."

Kafamı salladım.

"Tamam."

Kapı çalınca hemen olduğum yerde donakalıp kapıya koştum. Açmadan önce suratımdaki salak sırıtışı kesip ciddi ve umursamaz bir ifade takındım.

Karşımda çok tuhaf bir Mert duruyordu. Saçları her zamanki gibi dağınıktı ama kıyafeti çok...bakımlıydı.Küpesi her zamanki gibi değildi bu sefer minik siyah bir noktaydı...

İşaret parmağımı uyarırcasına salladım.

"Bir daha sakın beni bekletme!"

Çarpık bir şekilde gülümsedi.

"Siz nasıl isterseniz leydim."

***

Abartılı derecede süslü olan yemek salonuna baktım. Düğünümüze gelen misafirlerden bile fazla kişi vardı. Bunun nedenini Mert'in eski sevgililerinin fazlalığına yordum ve Sema teyzelerin olduğu masaya yürümeye başladım. Yanlarından geçtiğim masalara göz atarken yaşlı insanlarla ve oldukça şık giyimleriyle beni yerle bir eden 'eski sevgili' topluluğuyla karşılaştım. Masanın son gözdesi olan sarı papatya telefonuyla uğraşırken bir yandan da diğer insanlarla sohbet ediyordu. Bu kadar kişinin böyle bir anda buluşması içimde kötü olayların yaşanacağına dair izlenimlere kapılmama neden olsada daha fazla olduğum yerde dikilmeyi bırakıp Sema teyzelerin masasına ulaştım.

Olanalrdan bana bahsetmediği için biraz mahcup görünsede o da diğerleri gibi asil bir duruş sergiliyordu. Daha fazla üzülmesin diye tebessüm ederek Mert ve bana ait olan masaya geçtim.

Gelinlik giymiş olsaydım kesinlikle bu organizasyonu bir düğüne yorabilirdim. Ara ara çalan romantik ve yavaş şarkılar, çiçekli kıyafetleriyle ortalıkta koşuşan minik çocuklar...

Mert'i ileride birileriyle konuşurken görünce rahatlama dolu bir nefes verdim. Bu kadar kız içinde ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu...

***

"Şu da...Sedef halam. "

Kafamı salladım. Mert, sabahtan beri birilerini gösrerip tanıtıyordu ve artık bu durumdan gına gelmişti. Hiçbirinin ismini hatırlamıyorum zaten.

"Yeter lütfen?!"

Kafasını sallayıp gülümsedi.

"Bugünün sonunda sana bir sürprizimiz olacak. Ailecek."

Zoraki AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin