59.Bölüm

11.6K 334 28
                                    

"Hadi gidelim savaşaaaaa!!"

Ellerinde toplarla plajda koşturan çocuklara bakıp kahkaha atmaya başladım. Üzerleri çıplak, altlarında Tom ve Jerry'li deniz şortlarıyla birlikte ne kadar da mutlulardı. Omuzlarının sıcaktan soyulmasına aldırmadan içlerindeki enerjiyi tüketmeye çalışıyorlardı adeta.

"Pis bücürler, anneniz babanız yok mu sizin bakalım? Biraz sessiz olun canım. Kulaklarım şişti valla!"

Yan şezlongta sızlanmakta olan teyzeye döndüm. Sinirli yapısının altındaki tontonu hissedebiliyordum. Üzerine giydiği mavi mayosunu çekiştirdikten sonra kendi kendine söylenmeye devam etti. "Bunlar da çocuk mu canım?! Canavar vallahi, canavar!."

Kahkaha atmaya devam ettim. "Haklısın da teyzeciğim, çocuk bunlar. Ne zarar çıkabilir ki?" Birden aklıma Mert'in o küçük kızı susturması geldi. O zamanlar onun hakkında yaşadığım o şeyler o kadar olağanüstüydü ki, sanki her saniyemde tekrardan ve tekrardan aşık oluyordum...

"Ne zarar mı çıkar? Ben kırk iki yıllık öğretmenim. Bunların ne cadı olduğunu en iyi ben bilirim. Peki ya sen? Çocuk nedir biliyor musun?"

Sustuğum sırada o ses duyuldu.

'Mert mi o?' diyenlere kocaman bir alkış! Altındaki, diz kapaklarının bir iki santimetre üzerine gelen lacivert şortu ve tüm kaslarını ortaya seren çıplak göğsüyle, muhteşemlik abidesi bir şapşal.

"Ben de ikna edemedim be teyzeciğim bu hatunu. İnan bana ne zamandır diyorum. 'Evlenelim, çocuk yapalım.' diye ama beni dinleyen kim ki?! Bir tutturmuş 'Ktap çıkaracağım ben, kariyerimi geliştirmeliyim.' falan... Ah bir de bir huysuz ki anlatsam inanmazsın valla."

Yanımda benim dedikodumu yapmasına aldırmamaya çalıştım. Ama muhterem asabi teyzenin de işe karışmasıyla her şey başlı başına değişti. Değişmese şaşardım ya...

"Ne, doğru nu söylüyorsun valla yavrucuğum? İyi de bir hanım kıza benziyordu oysaki... Senin gibi efendi, yakışıklı bir delikanlıyı reddetmek de ne demekmiş ayol?! Vallahi bu yeni nesle ayak uyduramıyorum ki ben. Bir diyorlar evlenelim, bir diyorlar boşanalım. Çocuk oyuncağı mı bu?!"

Evlenmeden boşanmama mı yanayım yoksa iki saniyede beni düşmanı ilan eden teyzenin hışmına uğradığıma mı bilemedim doğrusu.

"Dimi ama teyzeciğim. Ne diller döktüm benimle evlensin diye ama tık yok... Oyalıyor valla bu kadın beni."

Deyim yerindeyse gözlerimi belerttim ve sert bir bakış atmaya çalıştım.

"Mert, saçmalamayı kes istersen!"

Benim yanımdan kalkıp teyzenin yanına geçen yakışıklı ama şapşal nişanlıma baktım.

"Bu her zaman böyleydi. Bir sinir, bir asabiyet anlatamam... Senin tanıdığın, helal süt emmiş bir kız var mı hiç teyzem be?"

Ben artık sinir kahkahaları atmaya başlamışken, onlar işi yürütmüş birbirlerine numaralarını veriyorlardı. Mert'in suratındaki sinsi gülüş bir yana, teyzenin suratındaki zafer kazanmış edası her şeyden korkunç olan tek şeydi.

"Hayriye teyze diye kaydediyorum... Sen de Mert oğlum diye kaydet haa tamam mı?"

"Kaydettim bile oğluşum. Pek de tatlısın maşAllah! Tü tü tü nazar değmesin inşAllah!"

Maşallah ve inşallah kelimelerine her vurgu yapışında etrafa saçtığı tükürükler omzum dahil her yerimi ıslatmaya yetmiş ve hatta artmıştı da.

"Ahh ahh bir de kıymetimi bilseler keşke be teyzoş."

Arkamı onlara doğru dönüp şezlonguma yayıldım. Amacım, onları dinlemiyormuş gibi yapıp konuşmalarına kulakmisafiri olmaktı.

"Bak bak oğlum. Bir de arkasını dönmüş somurtuyor. Dur ben sana Sibel'i gösteriyim. Bir hanımdı ki anlatamam...."

Ben neler olduğuny kestirmeye çalışırken tekrar o sesler duyuldu.

"Güzel kız dimi? Annesi gibi kömür saçları var yavrucağın."

Yavrucak?

"Ahyy tabi... Pek güzemiş."

Ben hafifçe tebessüm etmeye başlarken plajın ucundan İlker'le Şefika göründü. Bana doğru gelip el sallamaya başladıkları sırada derin bir nefes verip ayağa kalktım.

Ve Mert'in yardım nidalarına aldırmadan yürümeye devam ettim.

"Yok teyzecim ben mercimek köftesi sevmem ki... Ih-ıh yok bak ciddiyim... Mantar mı onun içindeki?... Nasıl bir karışım acaba bu?... Ben gitsem iyi olacak... Yok sıkılmadım da arkad- YARDIM EDİN!!"

--

Ya asks ben bu bölümü çok sevdim yaw :) Ya canum da teyzeciğin elinden kurtulamadı! Puhask.

Zoraki AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin