1) Bize kendinizi birkaç cümle ile anlatır mısınız?
Yazmayı çok seviyorum ben. Çünkü yaşadığım kötü şeyler ya da yaşamak istediğim güzel şeyleri yazıyorum ben. Çekilen acılar kelimelere dökülünce bir nebze olsun azalıyor gibi.
2) Hikaye yazmaya nasıl başladınız? İlk hikayenizi hatırlıyor musunuz?
Aslında küçük yaşta başlamıştım fakat yazdığımdan haberim yoktu. Kısa metinler, hikâyeler... Hatırladığım ilk hikayem Anka adında absürd bir bilim kurguydu. Asıl hikâye yazmaya senaryoyla başladım. Çok severek izlediğim Leyla ile Mecnun dizisi sayesinde bir senaryo yazdım, hatta bir yapım şirketine de gönderdim. "Biz sizi ararız," dediler. İyi ki de aramadılar. Bayağı vasat bir şeydi çünkü.
3) Yazarken size ilham veren şey nedir veya nelerdir?
Yazarken bana ilham veren yaşamak diyebilirim. Başıma gelen olaylar... Hayatın her anından hikayelerim için bir şeyler bulabiliyorum. Ya da karşıma çıkıyor. Yazarken müzik dinlemek de bana büyük ilham veriyor. O anın psikolojisine göre müziği bulur, dinleyerek yazarım.
4) Wattpad'de severek okuduğunuz bir gizem/gerilim yazarı ve takipçilerimize önerebileceğiniz bir hikayesi var mı?
Aslında o kadar çok önerebileceğim kitap var ki, nereden başlayacağımı tahmin bile edemiyorum. Fakat önerebileceğim iki kitap var tabii.
ByLunaLion adlı yazarımızın; Sıradaki Mesaj: Ölüm saati,
Seppimac adlı yazarımızın; Zamancılar (The Timers) fakat fantastik kategorisindedir.
5) Kendi çalışmalarınızdan bizimle paylaşmak isteyeceğiniz bir alıntı var mı?
O zaman size şu körpe yazarın aşkı anlattığı bir kısmı alıntı olarak paylaşayım.
Tamam lan! Sıkı dur, anlatıyorum aşkın ne olduğunu. Senden bile sakladıklarımı gün yüzüne çıkaracağım bu sefer. "Aşk işte!" diye kafamı çevirip, elimi savurup geçmeyeceğim mesela. Ya da aşka inanmadığım yalanlarıyla kafanı şişirmeyeceğim iç ses. Şişireceğim. Evet, ama bu sefer aşkla, sevgiyle ve takdir edersin ki bolca acıyla. Öncelikle şunu unutma: Aşk anlık yaşanır, Eyvallah, ama anlık anlatılmaz.
Her ne kadar sözlükteki anlamıyla 'aşırı sevgi, bağlılık, şiddetli muhabbet' gibi anlamlara gelse de, hiç öyle ödevini son gün yapmış sözlük çalışanının karaladığı kadar kısa değil. Zaten o kadar kısa anlatılacak olsaydı, Fuzuli, Leyla ile Mecnun'u yazarken, "Ulan! Ben de fuzuli uğraşıyorum bunlarla," der, kapatırdı dizüstü bilgisayarını. Gider kahveye, okey oynardı Divan Edebiyatı'ndaki arkadaşlarıyla.
Leyla ile Mecnun hikâyesini de biliyorsundur. Hani şu okula diye çıkıp, çöllere düşen genç adamın hikâyesi. Nereden bilsin Mecnun, kalorifer tarafındaki en ön sırada oturan, kara gözünden sürmenin utandığı, kara benine kara anberin tutulduğu, kara saçına kara miskin esir olduğu, sevdalandığı, kızıl dudaklı, inci dişli kıza âşık olacağını.
Beyaz yakalı mavi okul önlüğüyle uzun kantin sırası sonunda aldığı tostu, annesinin 'okulda yersin' diye beslenme çantasına koyduğu yumurtalı ekmeğin yarısını Leyla'yla paylaşan, üniversite sınavı sorularında ona yardımcı olmak için geceleri daha çok ders çalışan Mecnun. Leyla'nın iyi olduğu Kimya dersinde, sırf Leyla'yla daha çok konuşabilmek için yapabildiği soruları bile Leyla'ya soran, denemelerde Edebiyat sorusu çözerken içli bir dize okuyunca dalıp Leyla'yı düşünen bu sırada çokça zaman kaybedip soruları yetiştiremeyen mecnun
Yaşıtları x'i ararken o Leyla'yı arıyordu. Lakin ne yaşıtları x'i buldu, ne Mecnun Leyla'yı. Okuldan sonra eve gelmeyen biricik oğullarını internet kafede arayan ebeveynleri de Mecnun'un çöle düştüğünden bihaber!
Hayattan tek istediği Leyla olan, daha sonra umudu kesip yaşamayı unutan Mecnun, Aşk Acısı dersinden üst üste aldığı yüksek notlarla sınıf, hatta kâinat birincisi olmaya hak kazanmış; bize de nasıl sevileceğini, nasıl daha iyi acı çekileceğini öğretmiştir. Eyvallah Mecnun, Eyvallah!
6) Neden gizem/gerilim yazmayı seçtiniz?
Aslında kategori arasında sonradan geçiş olarak bu bölümü seçtim. Asıl bölümüm 'Korku' idi.
7) Hikayelerinize gelen yorumlar arasından unutamadığınız bir yorum var mı? Sizi eğlendiren, duygulandıran herhangi bir şey olabilir.
Hikayelerimin sonuna kadar dayanıp yapılan yorumlar beni çok sevindiriyor açıkçası. Ama özel olarak şu yorumda çok duygulandım ya da çok sevindim diyemeyeceğim. Çünkü okurlarım da bilirler ki, çok fazla sevindiğim ve duygulandığım yorum var.
8) Gizem/gerilim türünde yazarken zorlandığınız anlar oluyor mu? Oluyorsa nerelerde zorlanıyorsunuz?
Genel olarak zorlandığım kısımlar var. Bunlar da cinayet soruşturmasının işleyişiyle alakalı olan bazı kısımlar. Ama bu konuyu da Eski İstanbul Cinayet Büro Amiri, yeni Emniyet Müdürü Mehmet Fahrettin Gönbe sayesinde hallediyorum. Kendisinin romanlarımı yazarken bana çok büyük yardımları olmuştur. Bir polisiye yazarken gerçekler gerçekten çok önemli.
9) İyi bir gizem/gerilim hikayesi için en önemli üç unsur nedir?
Bence iyi bir gizem/gerilim hikayesi için en önemli üç unsur suç, suçlu ve nedendir. Eğer bunların arasındaki bağlantıyı kuramazsanız hikayenin devamında sıkıntılar yaşanacaktır. Öncelikle kurgunun ve hikayenin gidişatının planlanması gerekmektedir.
10) Gizem/gerilim yazarlarına ne önerirsiniz?
Gizem/gerilim yazarlarına önerim yazmadan önce konularla alakalı derin araştırmalar yapmaları ve kurguyu bir taslak olarak çıkarmalarıdır. Zaten daha sonrasını olaylarla hikayeyi süslemekten başka bir şey değil.
11) Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Varsa nedir?
Ropörtajınız için çok teşekkür ederim. Wattpad'deki gizem/gerilim romanlarına gereken değer verilmiyor sanırsam. Umarım hak ettiklerini alacaklardır bir gün.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Röportajlar
RandomGizem/Gerilim, paranormal, korku, aksiyon ve macera türündeki yazarlarla röportajları kaçırmayın!