1) Bize kendinizi birkaç cümle ile anlatır mısınız?
İsmim İrem ancak çevrem "Sessiz sakin biri" diye tanımlar beni. Bu sebeple mahlasım "Sessiz Sakin" anlamına gelen kelimelerin birleşimi " Silent Calm" oldu burada. Dış dünyasında sakin, iç dünyasında çeşitli duygular kaosunun varlığı hâkim olan, çekingenlikle savaş veren, en sevdiği renk siyah olan bir üniversite öğrencisiyim. Kitaplarımı ve dinlediğim müzikleri en yakın arkadaşım olarak görüyorum. Yazmak ise benim bir parçam.
2) Hikaye yazmaya nasıl başladınız? İlk hikayenizi hatırlıyor musunuz?
İlkokula başlamadan önce yazmayı öğrenmiştim. Okula başlayıncaysa okuma konusunda zorlandım çünkü kekemeliğim vardı. Çok konuşkan biri olamadım ve doğal olarak yalnızlaşmıştım. Kekemelik sorunumun üzerine giderken çok fazla sesli okuma yapıyordum, sorunum geçmişti ama yine de çok arkadaşım yoktu (Bazen çocuklarda fazla acımasız olabiliyor). Ve ben fazlasıyla hayalperesttim. Yalnız bir hayalperest. Bu da beni yazmaya teşvik etti. Boş bulduğum her deftere hayali arkadaşlarımın hikayelerini anlatan resimler çizmeye yazılar karalamaya başladım. İlkokul 5. Sınıftan itibaren ise günlük tutmaya başladım. İlk uzun hikayemi de o zaman yazdım. Bende çok hoş bir anısı var, bu yüzden asla unutmam.
Türkçe kitabımızda Issız Ada isimli bir hikaye vardı fakat bizim tamamlamamız için yarım bırakılmıştı. 3 çocuk bir deniz gezisi sırasında fırtınaya yakalanıyordu, o felaketten sağ kurtulup adaya düşüyorlardı. Fakat içlerinden küçük olan hastaydı. Ödevimiz bu hikâyeyi tamamlamaktı; onları sağ olarak mı ülkelerine döndürecektik yoksa öldürecek miydik? 75 kişilik sınıfımda hasta çocuğu öldürmeyen ve hepsini ülkelerine gerisingeri döndüren tek kişiydim. Farklı olmanın güzelliğini o zaman anladım diyebilirim. Ayrıca arkadaşım yok diye de hiç üzülmedim bu hikayeyi yazdıktan sonra. Çünkü asıl arkadaşımın aslında yalnızlığım olduğunu fark ettim.
3) Yazarken size ilham veren şey nedir veya nelerdir?
Duygularım, yaşadıklarım, yaşanmışlıklar ve şimdi yaşanılanlar en büyük ilham kaynaklarım olabilir belki. Ya da kimi zaman dinlediğim bir şarkıdan, kimi zaman otobüs durağında beklerken ağaçtan kopup da yere süzülerek düşen bir yapraktan, kimi zaman karanlığın hükmettiği gecenin bir yarısında gündüz güneşten aldığı ışıkla gece gökyüzünde parlayan Ay'dan ilham alıyorum. Bazen küçük bir çocuğun neşeli kıkırtısından, bazense bir sokak şarkıcısının dudaklarından dökülen tınılardan ilham alıyorum. Kısacası hayata, duygulara dair her şey ilham kaynağım.
4) Wattpad'de severek okuduğunuz bir gizem/gerilim, paranormal veya korku yazarı ve takipçilerimize önerebileceğiniz bir hikayesi var mı?
Wattpad'de gizem\ gerilim veyahut korku ya da paranormal bir hikaye okumadım henüz. Fakat uzun süredir kütüphanemde duran ve okunmayı bekleyen bir kitap var. Sanırım onu tavsiye edebilirim. Kitabın ismi Kara İz yazarı ise balveca 😊
5) Kendi çalışmalarınızdan bizimle paylaşmak isteyeceğiniz bir alıntı var mı?
❝ Hayatın anlamı bilinmeyen birçok duyguyla tanımlanabilirdi. Bazı şairler bu anlamın acıda gizlendiğini öne sürerdi. Acı çeken insan hayatın anlamanı daha iyi anlardı. Bazı yazarlar umutta saklı olduğunu yazarlardı sayfalarca. Bazıları özlemde bazıları ise aşkta derdi. Nitekim aşk belki de en çok ön plana çıkandı bu duygular arasında. İnsanlığın doğumundan beri süregelen en temel gerçek. Birbirinden farklı zamanlarda doğan, bambaşka yerlerde büyüyen fakat an gelince bir araya gelip o kadar kalabalığın arasından seçilen tek kişi o duyguyu filizlendirip büyütüyordu kalpte. Yeşeren aşk duygusu kimine mutluluk getirirken kimine hüzün getiriyordu. Aşk uğradığı kimseyi eli boş bırakmıyordu. Hayatın anlamı çoğunlukla aşkta gizleniyordu. Ve aşk birçok hayatın başlangıcı oluyordu. ❞ ~Yıldız Tozu~
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Röportajlar
RandomGizem/Gerilim, paranormal, korku, aksiyon ve macera türündeki yazarlarla röportajları kaçırmayın!