SEVGİ MAHALLESİ

KESİT

Merhabalar👋

Yeni Bölüm uzun ve eğlenceli olacağı için ne zamana yetişir bilemiyorum. Tabii bu durum biraz da size bağlı😉❤

Kesit'e geçmeden önce kamu spotu yapayım: 'Hayalet okuyucu olmayın.'😂

Keyifli Okumalar...🌸💙

"Senin ayağına ne oldu, evladım?" diye soran Ayhan Amca'yla dudaklarımı dişlemeye başladım.

"Ha, o mu Ayhan Bey Amcacığım?" dedi Alihan sırıtarak Ömer'e bakarken. Sazan gibi atlamıştı hemen soruya. Ömer bana bakmakla meşgul olduğu için kapsama alanı dışındaydı şu an. "Kendisi uçan ilk insan olmak isteyip camdan atladı Ayhan Bey Amcacığım. Ama bilmediği bir şey var, Hazerfan Ahmet Çelebi uçan ilk insan." deyip manasızca kahkaha atınca göz devirdim.

Ömer kaşlarını çatıp Alihan'ın kafasına vurdu. Alihan sırıtarak Ömer'e baktı ve yanından uzaklaştı. "Ee, ne demişler Ümer'im? Alma Alihan'ın bedduasını sonra topallarsın böyle."

Söylediğinde haklıydı. Çünkü Ömer'in bana verdiği bir kutu çikolatayı onunla paylaşmadım diye hem bana hem Ömer'e beddua etmişti. En son bedduasında artık malum oldu bilmiyorum ama 'İnşallah kara çalı seni pencereden aşağı atar da ayağın kırılır.' demişti. Ve öyle de olmuştu. Tamam ayağı kırılmamıştı ama pencereden ben atmıştım onu. Annemin aniden odamın kapısını açmasıyla bende refleksle Ömer'i itmiştim.

"O söz öyle değildi şapşalım ama yine de sen bilirsin." diye mırıldandı Asya.

"Senin, benim tarafımda olman gerekiyor yavuklum." deyip trip attı Alihan, Asya'ya.

Bunlar nasıl sevgiliydiler Allah aşkına?

Orhan Amcalar üçlü koltukta otururken aralarında oturan Uğur da Emel'i kesip kesip duruyordu. Leyla Onur'a trip atmakla meşgulken biz Ömer'le birbirimize bakıp duruyorduk. İç çekişini duyduğumda gülümsedim. O sırada elimdeki telefonum titredi. Kilidi açıp gelen mesaja baktım. Eren Hoca'dan gelen mesaj beni huzursuzlaştırmaya başlamıştı bile.

Eren Hoca: Bir haftadır okula gelmiyorsun. İyi misin Nefes?

Sıkıntılı bir nefes verirken mesaja geri dönüş yapmadım. Ekranı kilitleyeceğim sırada bir mesaj daha geldi. Ömer'dendi.

Sevdiğim: Niye asıldı o güzel yüzün, meleğim? Kim mesaj atmış?

Ne yapacaktım şimdi ben?

*****

"İnanamıyorum ya!" diye sitem eden Emel'e bakmıyordum. Çünkü şu an Alihan'dan kalan söz çikolatasını yemekle meşguldüm.

Yalnız bu çikolata da very muhteşemmiş ha! İnsanın yedikçe yiyesi geliyordu. Ağzımda ki bitmeden yenisini ekliyordum resmen. Onur'a söyleyeyim de beni istemeye gelirlerken bu çikolatadan alsın. Neymiş bakalım bunun markası?

"Babamlar maça, annemler dedikoduya daldılar. Bu nasıl iş ya?"

"Yalnız o değil de. Uğur da baya baya maç izliyor. Sanki kendi sözü olmayacakmış gibi." dedi Asya.

"Ben size dedim..." dedim ağzımda ki çikolatayı yutarken. "Alihan'ı gelirken camii avlusuna bırakalım dedim. Al işte karıştırdı ortalığı yine."

İstemenin olacağı vakit Alihan hızla ayağa kalkıp maç olduğunu söylemişti. Fanatik taraftarlarımız, Orhan Amca ile Ayhan Amca televizyonu açıp maç kavgasına tutuşurken Alihan da dedikodu çetesini toplayıp masa da gündemin yeni dedikodularını konuşuyorlardı. Okulda not tutmaya üşenen Alihan bir de çok önemliymiş gibi not defteriyle gezip dedikodunun önemli yerlerini ve tarihini not alıyordu.

Yüce Rabbim beyin dağıtırken tuvalette miydi acaba bu çocuk?

"Öyle demeyin benim şapşalıma ya..." diye dudaklarını büzdü Asya. Alihan'a aşık aşık bakarken Alihan kaşlarını çatmış, sanki ekonomi problemini çözmeye çalışıyorlarmış gibi dedikodu dinliyordu. "Seviyorum ben onu."

"Ne diyeyim? Allah akıl versin." dedim göz devirirken.

Asya tam bir şey diyecekken içeriden erkeklerin 'Goool!' diyen bağırtısı kulaklarıma dolunca yüzümü buruşturdum. Bir de bize cazgır derler. Bu nasıl sestir Ya Rabbi?

Salona baktığımda Uğur'la Onur gol sevinciyle sarılırken Emel iyice sinirlenmeye başlamıştı.

"Vallahi Uğurkuşuma da helal olsun!" dedim sırıtarak. "Misafirliğe gelmiş gibi. Söz falan umrunda değil hiç."

Nefes bana öldürücü bakışlarını atarken Emel dokunsam ağlayacak moduna gelmişti. Nefes'e bakıp başımı 'Ne var?' dercesini salladım.

"Ne be?" diye cırlama pozisyonumu aldım hemen. "Dost acı söyler bir kere. Vallahi Uğur'un yaptığını Onur yapsa evlenmem. Bak o kadar emin konuşuyorum." deyip ağzıma kalan son çikolatayı da attım.

Lanet olsun! Çok havalıyım...

"Öyle mi dersin sarışın?" diyen Onur'un sesini duyunca boğazıma çikolatadan kopan küçük bir parça kaçtı. Öksürmeye başladım. Yüzüm kızarmaya başlarken Asya deli gibi sırtıma vuruyordu. Sanırsın davul çalıyor.

Bir bardak suyu bir dikişte içtikten sonra Asya'yı kendimden uzaklaştırdım. Bu da cılız bir şey görünüyordu ama baya eli ayağı ağırdı.

"İyi misin sarışınım?" diye soran Onur'a çevirdim gözlerimi. Sırıtıyordu.

"İyiyim..." dedim tripli bir şekilde. "Hayırdır? Maçtan kopmuşsun?" deyip alayla güldüm.

Güldü ve mutfağa girdi. "Reklama girdi." dedi bana yaklaşırken. Tezgahın önünde duruyordum. Aramızda bir adımlık mesafe kalmıştı. Gözlerinde ise sinsilik vardı. Yutkundum. Ellerini arkama uzattı. Temas yoktu, yüzlerimize çarpan nefeslerimizden başka.

"Sen az önce evlenmem falan diyordun?" diye sordu muzipçe. Geri çekildiğinde elinde bardak olduğunu gördüm.

"Evet..." dedim omuz silkerken. Yalnız kızlar da film izler gibi bizi izliyordu. Bu da gözümden kaçmadı hani. "Maç düşkünü erkekle niye evleneyim? Yarın öbür gün maça taparken beni unutur."

"İyi..." dedi. Masanın üzerindeki sürahiden bardağa su koyup içmeden önce bana yandan bir bakış attı. "Bende Gizem'le evlenirim. O maç izleyen erkekleri seviyormuş."

Ney?!

Onur da az çakal değil hani😂

Alihan sözü de karıştırdı hshshsjsjsj. Vallahi mikser bu çocuk😂

Peki ya Nefes'in Ömer'i pencereden aşağı atması? Çocumu sakatlayacaksın vicdansızın kızı😂

Şimdilik EmUr çiftinin sözü için aklımda bulunanlar bunlar. Yeni bölümü oldukça uzun, eğlenceli ve bol kaoslu tutmaya çalışacağım🙏

Kesitle ilgili düşüncelerinizi buraya bırakabilirsiniz💭

Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin...⭐💬🙏

İletişim için İnstagram:
nazankaraermishikayeleri📱
nazankaraermis⭐

Beğenmeniz Ümidiyle...🎈

Seviliyorsunuz❤