SEVGİ MAHALLESİ

80. BÖLÜM

Huh! 80. Bölüme kadar gelmişiz. Açıkçası bu kurguyu yazarken bu kadar uzayacağını tatmin etmemiştim. En fazla 40 bölüm falan yazarım diye düşünmüştüm ama bayağı yazdım ve hâlâ daha yazıyorum. Sizlerin ilgisi ve sevgisi sayesinde😍 Kocaman kalp sizlere❤

Ben yine çok konuştum ve siz buraları okumadınız kdkdkhshdhd.

Son bölümler artık bunlar diyebilirim. O yüzden seri oy ve yorum istiyorum okurcanlarım!

OY SINIRLAMASI: 100
YORUM SINIRLAMASI: 130

Multimedia: Alihan ve Asya💚

Keyifli Okumalar Dilerim🌸

Emel'den;

Hazırladığım kahvaltı masasına son olarak yaptığım omletleri de koyduktan sonra Uğur'u uyandırmak için odamıza geçtim.

Dün akşam apar topar Alihan gitmiş, peşinden Asya ve diğerleri de kalkmıştı. Ne olduğuna dair en ufak bir fikrim yoktu ve hep ben en son duyan kişi oluyordum.

Neyse, kocamı uyandırmalıyım.

Yavaşça odamıza girip yastığıma sarılarak uyuyan kocamı birkaç saniye hayranlıkla izledim. Omletleri daha fazla soğutmamak ve otobüsü kaçırmamak için silkinip kendime geldim. Evet, bugün balayına gidiyoruz! Uludağ'a!

"Uğur," diye fısıldadım kulağına eğilip. "Hadi can içim, kahvaltı hazır."

Uğur kıpırdandıktan sonra önce sol gözünü açıp etrafa baktı. Sonra diğer gözünü de açıp bana baktı. Şey, biz dün gece biraz geç uyuduk da...

"Güzelim," dedi uykulu sesiyle gözlerini ovuştururken. "Ağrın mı var? Ne oldu?"

Utandım!

"Hayır," diye geveledim ağzımda. "Kahvaltıyı hazırladım. Onun için uyandırdım seni. Hadi kalk, çaylar soğuyacak." dedikten sonra üstünden yorganı çektim.

Tabii kolumdan tutup beni yatağa atmasını hesaba katmamıştım. Atik bir hareketle üstüme çıkarken gözlerimi belertip ona baktım. "Uğur," dedim şaşkınlıkla. "Çaylar soğu-..."

Dudaklarını dudaklarıma mühürleyip konuşmama mani oldu. Nefessiz kaldığım dakikalarda göğsüne indirdiğim ufak darbelerle geri çekildi ve ben uzun süre denizin altında kalmış gibi derin bir nefes aldım. "Kahvaltı beklesin bence karıcığım." deyip başını boynuma gömdü ve öpmeye başladı.

"Uğur," dedim kendimden geçmeme ramak kala. "Otobüse yetişemeyeceğiz."

Son kez küçük bir öpücük kondurdu boynuma ve geri çekildi. "Yani otelde devam ederiz diyorsun?" dedi sol kaşını kaldırarak.

Kaşlarımı kaldırıp hayretle kocama baktım. "Hayır," dedim ağzına hafifçe vururken. "Ne kadar edepsizleştiğinden bahsediyorum."

Kaşlarını çattı ama sert değildi. "Edepsizsem karıma edepsizim millete ne?!" Gülerek gözlerimi devirirken aklına bir şey gelmiş gibi gözlerini kıstı. "Ayrıca bizim otobüs akşama değil mi güzelim?"

"Öyle kocacığım." deyip elimi omuzlarında gezdirdim. "Ama hazırlanmamız gerek. Daha bir sürü işimiz var akşama kadar."

"Tamam." dedi alnımı öperken. "Sen nasıl istersen öyle olsun güzelim."

Üstümden kalkmasıyla bende kalktım. Uğur dolaptan aldığı temiz kıyafetlerle banyoya ilerlerken bende mutfağa inip çayı ısıttım. Omletleri yeniden ısıttıktan sonra Uğur da nemli saçlarıyla mutfağa girmişti.