Ben geldim.😻
Keyifli Okumalar.🌸
Onur'dan;
"Güzelim," diye fısıldadım Leyla'nın boynunu koklarken. Orayı öptüm. Kıpırdandı. "Uyan hadi sarışınım."
Bir elimi yatağa bastırıp destek alırken diğer elimle Leyla'nın karnını okşuyordum. Bebeğimiz dün bizi yalancı sancılarla uğraştırıp heyecanımızı balon misali söndürmüştü. Ve çok hareketliydi. Bu yüzden sarışınım çok zorlanıyordu. Onun rahatsız oluşu ve kendini huzursuz hissedişi beni de geriyor, bu yüzden tartışıyorduk. Tabii, her ne kadar kabul etmese de hamilelikten ve hormonlarından ötürü duygularını zirve de yaşıyor, normal bir anda bir gülümsememe affedeceği olayları abartıyordu.
"Elleme beni, uyuyacağım." diye mırıldanan sarışınım elimi karnından itti ve sağa dönmeye çalıştı. Hamileliğinden ötürü dönemezken bu defa da şansını sol tarafa dönmeye çalışarak denedi ama yine başarısız oldu. En nihayetinde huysuz bir tavırla yüzünü buruşturup gözlerini açtı. "Allah'ım, ne zaman rahat bir uyku çekeceğim ben?"
Kıyamadım. "Çok mu uykun var güzelim?" dedim şefkatle saçlarını okşarken.
Dudaklarını büzdü. "Ölüyorum uykusuzluktan Onur ya. Sabahın beşinde uyudum ama o da yarım yamalak işte. Çok zorluyor beni bu velet."
"Şşşt!" diye kızdım karnını öperken. "Oğlumuza velet deme annesi."
Haklıydı. Dün gece hiç uyuyamamıştı. Sürekli kıpırdanıp durmuştu. Hatta bir ara salona gitmiş, televizyon izlerken koltukta uyuyakalmıştı. Onu uyandırmamaya çalışarak kucağıma almış ve odamıza getirmiştim fakat yatağa yatar yatmaz yine huysuzlanmaya başlamıştı.
Derin bir nefes verirken aklıma gelen fikirle ayaklandım. Sonuçta hiçbir şey, güzel karımın rahatından ve uykusundan daha önemli değildi. Ellerimi uzattım ve sarışınımı yatakta oturur hale getirdim. Bana 'Ne yapıyorsun?' dercesine bakarken arkasına geçip oturdum ve sırtımı yatak başlığına yaslayıp bacaklarımı açtım. Leyla'nın omuzlarından kavrayıp yavaşça kendime doğru çektim ve sırtını göğsüme yasladım.
Saçlarını öptüm. "Şimdi nasıl hissediyorsun kendini?"
Gülümsedi ve karanlığım ışığına kavuştu. Başını hafifçe kaldırıp bana baktı. "Şimdi daha iyiyim mavi boncuğum."
Ellerimi karnının üzerine koyduğumda ellerini ellerimin üzerine yerleştirdi. "Uyu bakalım sarışın. Rahat bir uyku çek, sonra bize gideceğiz."
Esnedi. "Tamam kocacağım." derken gözlerini çoktan yummuştu.
Saçlarını öpüp karnını severken telefonuma uzanıp Asya'ya gecikeceğimize dair kısa bir mesaj attım. Mesajı gönderdim ve telefonumu bırakıp kollarımda huzurla uyuyan karımı izledim.
💙💙💙
Nefes'ten;
"Merak etmeyin. Yeteri kadar delil var elimizde. Mahkemeye üç avukatla gelmesi bir şey değiştirmez." diye telefonuyla konuşan Ömer mutfağa girdi, ben çayları doldururken. "Yarın tek celse de boşanmış olacaksınız." Bir süre karşı tarafı dinledi ve "Tamam. İyi günler." deyip telefonunu kapattı.
Çaydanlıkları ocağa bırakırken Ömer kollarını karnıma sarıp boynumu öptü uzunca. Kıkırdadım. "Günaydın." dedi derin bir nefes çekerken içine.
Yüzümü ona çevirip dudağını öptüm. "Günaydın."
Yeniden boynumu öptüğünde fazlaca oyalandı. İleri gideceğimizi anladığım vakit ellerimi göğsüne koyup onu durdurdum. "Ömer dur! Geç kalacağız. Kahvaltımızı yapalım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SEVGİ MAHALLESİ
Novela JuvenilÇocukluktan beri arkadaş olan 4 kız ve 4 erkeğin dostluğu... Ve zamanla değişen hisler... Keyifli Okumalar...💚💙