~26~

1.2K 97 40
                                    

Salonda tüm gözler bana dönmüş ağzımdan çıkan kelimeleri bekliyordu. Durdum, durdum ve en sonunda derin bir nefes alarak söze başladım.
-Öncelikle...sizden hiçbir zaman gizli bir şey yapmadık. Jennie ve Yoongi olayı kendileri çözdüğü için öğrendiler yoksa tek başıma çıkmaz darda bir sokağa girmiştim.(Lisa)
Kısa bir sessizlik kapladı odanın dört bir yanını. Kelimeler boğazımda düğümleniyor bir türlü dışarı kendini atamıyordu. Konuşmak veya konuşmamak arasında çıkmaz bir araftaydım. Sahi konuşmak neydi?
Olayın aslını, o evi ve başıma ne geldiyse bir bir anlatmıştım. Rose ve Jisoo lafımın yarısında kafalarını yerden kaldırıp bana bakmış ve sanki aramızdaki o soğukluk bir nebze de olsa uzaklaşmıştı. Lafımı bitirdiğim sırada Taehyung yerinden sıçrayarak bağırmaya başlamıştı.
-LİSA SEN CİDDİ MİSİN? (Taehyung)
-BU BİR ŞAKA DEĞİL Mİ? (Jin)
-Şaka olmasını çok ister-
-SEN NEYE BULAŞTIĞININ FARKINDA MISIN? (Taehyung)
-Bu kadar sinirlendirecek ne oldu size? (Lisa)
-SOKAYIM BÖYLE İŞE!! (Jin)
Taehyung masaya tekme attıktan sonra odada büyük bir yankı oluşturmuş ve koca bir sessizlik dört bir yanımızı sarmıştı. Gözlerimden gelen göz yaşlarım daha fazla içeride durmaya gayret etmemişti. Uzun bir sessizlikten sonra birinin sesi odayı doldurmuştu.
-Tüm uyarılarımı görmezden gelmeye devam edecek kadar aptal bir merakın var. (Jungkook)
-Anlamadım? (Lisa)
-Sana uyarı mesajlarını boşuna atmadım Lisa. Seni bu evden uzak tutmak için ne kadar uğraştığımı göremeyecek kadar aptalsın. (Jungkook)
-Sen biliyor muydun? (Taehyung)
-Evet. Elimden gelen her şeyi yaptım ama şimdi durdurulamayacak kadar çok geç. (Jungkook)
-O mesajları atan sen miydin yani? (Lisa)
-Dediğim cümle gayet açık ve net Lisa. Ne ile karşı karşıya olduğunu bilmiyorsun ve bu inadın gerçekten sinir bozucu. (Jungkook)
Ağzım bir karış açık vaziyette ne dediğini idrak etmeye çalışıyordum. Jimin sinirle kalkıp evden dışarı çıkmadan önce bağırmıştı.
-BU APTAL EV DAHA KAÇ KİŞİYE BELA OLACAK! (Jimin)
Kapının çarpma sesi karşısında yerimden zıplamıştım. Namjoon, Jimin'in peşinden gitmiş geri kalanlarımız ölüm sessizliğine gömülmüştük.
-Jungkook-
Jin'in lafını bölen benim cümlem olmuştu.
-Yani bu eldivenin sahibi de sensin öyle mi? (Lisa) diyerek cebimdeki eldiveni çıkarıp ortaya koydum. Yüzündeki şaşkınlık karşısında şaşırmıştım.
-Bu benim değil. (Jungkook)
-Nasıl yani? (Lisa)
-Duyduğun gibi bu eldiven bana ait değil. (Jungkook)
-Rol oynamayı kes Jungkook. Geçen gece odama girip bana uyarı yapan sendin dimi. (Lisa)
Gözleri faltaşı gibi açılmış ve olduğu yerden sıçrayarak kalkmıştı.
-Ne yani başka biri daha mı var? (Jungkook)
-Ne demek istediğini anlamıyorum. (Lisa)
-Asıl ben anlamıyorum. Başına gelen bunca şeyi tek başına nasıl sırtlanırsın. (Rose)
-Üzgünüm. Size bir şey olmasından delicesine korkuyordum. Jennie ve Yoongi bile öğrendikten sonra onlara bir zarar gelmesin diye gizli gizli halletmeye çalıştım fakat yakalandım. (Lisa)
-Peki sana bir şey olsaydı biz ne yapardık? (Jisoo)
Ortamı uzun bir sessliklik almıştı.
-Biz biriz biz birlikte bir aileyiz. Bir daha bizden gizli o eve gidersen kafanı uçururum. (Jisoo) diyerek gelip sımsıkı sarılmıştı.
-Jisoo'nun dediği gibi sanırım kürekle kafanı yararım aptal şey gel buraya. (Rose) diyerek Rose de sarılmış bu kucaklaşma düğümüne Jennie de katıldıktan sonra gözyaşlarımı tutamamıştım. Bu sıralar duygusallığım kat kat artmış her şeyde gözüm dolar olmuştu.
-Kucaklaşma faslınız bittiyse asıl konuya dönmeye ne dersiniz? (Jungkook)
Kızlar yan tarafıma oturduktan sonra tüm dikkatler Jungkook a yönelmişti.
-Lisa umarım neye bulaştığının farkındasındır. (Taehyung)
-Olum siz niye bu kadar bilgili duruyorsunuz anlatın bakayım. (Hoseok)
Hoseok'un bu lafından sonra ortama büyük bir sessizlik çökmüş özellikte Jin, Taehyung ve Jungkook başını yere dikmiş kaldırmıyordu. En sonunda Taehyung söze başladı.
-Uzun zaman desem yalan olabilir. Ortaokul son ve lise dönemlerini kapsayan koskoca bir 7 sene öncesi... Jimin, Jungkook, ben ve bir de...birde... Lalisa.
(Taehyung) dedikten sonra derin bir nefes verip başını yere eğmişti. Jungkook gözlerini yerde tek bir noktaya odaklamış ve ciddi tavrından hiçbir şekilde ayrılmamıştı.
-Lalisa mı? (Lisa)
-Evet Lalisa. Bizim en iyi arkadaşımız Lalisa. En iyi sırdaşımız Lalisa. Yerdeki karıncaya bile yardım eden pamuk kalpli Lalisa... Lise başlangıcı ve lise ikinci sınıfı kapsayan bir dönemdi. Biz bu dört kişi olarak bir gün sizinle gittiğimiz o mükemmel piknik alanına gitmiştik. Lisa, oda senin gibi meraklı ve inatçının tekiydi. O evi evet işte o evi o bulmuştu. Bizde macera aradığımız için salak bir fikirle bu aptal meraka kafa tuttuk. Beterin beteri her türlü olayı yaşadık ve...
(Taehyung)
-Ve? (Lisa)
-Sonunda ne oldu? (Jennie)
-Hayatta olduğunuza göre çok kötü bir şey değildir herhalde? (Jisoo)
-Evet hayattayız ama sence yaşıyor muyuz? Hayatta olsak bile yaşadıklarımızı unuttuk mu? Ve onu, Lalisa'yı bulabildik mi?... Hayır. (Taehyung)
-Nasıl yani? (Lisa)
-Bulamadık. Lanet soktuğumun evinde onu bulamadık. (Jungkook)
Ortalığı tekrar sessiz bir atmosfer kaplamıştı.
-Her şey benim suçum. (Jungkook)
Diye fısıldadı tek bir göz yaşı yanağından süzülürken Jungkook.
-Kendini suçlamayı kes artık. (Jin)
-Hiçbir şey senin suçun değil Jungkook. (Taehyung)
-Nasıl değil? Eğer...eğer o gün sizi dinleyerek onu kararından geri çevirseydim şuan yanımızda olmaz mıydı? (Jungkook)
Sesi küçük güçsüz bir çocuk gibi ince ve sessiz çıkmıştı.
-Ne oldu? Tamamıyla anlatsanız. (Lisa)
-O gün... O gün lanetin başlangıcının tam on sekizinci günüydü. Ve Lisa yine o keçi inadıyla o eve gitmek her şeyi çözmek istiyordu. Jimin ve Taehyung ise artık o eve gitmek istemiyor gizem her ne ise öyle kalmasını istiyorduk. Artık eve gidilmeyeceği konusunda anlaşmıştık ta ki o güne kadar... O lanet güne kadar... Lalisa beni ne yapmış ne etmiş ikna etmiş ve o gece eve girmeye kabul ettirmişti. Jimin ve Taehyung'un haberi olmadan girip ne tür bir gizem olduğunu çözerek yanlarına gitmeyi planlıyorduk. Gece on bir civarı ve biz evin önünde dikilmiş içeri girmeyi bekliyorduk.

O GECE OLANLAR (FLASHBACK)

JUNGKOOK'UN AĞZINDAN
Eve girmeden önce Jimin ve Taehyung a Lisa dan gizli mesaj atmış ve gelmelerini söylemiştim. İçeri girdiğimiz de en son hatırladığım çok kötü bir şeye rastladığımız ve ardından kopan gürültü ve karanlık bir görüntü. Kendime geldiğimde Jimin beni kucağına yatırmış başımda bekliyor Taehyung ise önde direksiyon başında deli gibi araba sürüyordu. Uyandığım gibi Jimin kulağımın dibinde avazı çıktığı kadar bağırmış beni sağır etmeyi başarmıştı. "AH JUNGKOOK ŞÜKÜRLER OLSUN!" diye bağıran Jimine karşı tepkim ise onları  asıl şaşırtan nokta olmuştu.
-Siz kimsiniz? (Jungkook)
Jimin'in şaşıran bakışları karşısında tekrar konuşmaya başlamıştım.
-Ve benim burada ne işim var? (Jungkook)
-Nasıl yani beni tanımıyor musun? (Jimin)
-H-Hayır seni daha önce gördüğümü sanmıyorum. (Jungkook)
-Adın ne? (Jimin)
Sahi adım neydi benim? Neden hiçbir şey hatırlamıyorum? Burda bu saatte ne yapıyordum?
-Ah sanırım bilmiyorum. (Jungkook)
Jimin'in şaşkın bakışlarına karşı Taehyung konuşmaları duymuş ve arabayı frene kökleyerek durdurmuştu.
-Ne demek istiyorsun? Şaka falan mı? (Taehyung)
-Şaka yapacak kadar halimin olduğunu sanmıyorum. Artık benim sorularımı cevaplar mısınız? (Jungkook)
Uzun bir sessizlikten sonra Jimin söze başlamıştı.
-Adın Jungkook, Jeon Jungkook. Ben Jimin ve buda Taehyung senin en yakın iki arkadaşın. Birde aileni hatırlıyor musun? (Jimin)
-Sanırım hayır. (Jungkook)
Jimin elini alnına vurarak her şeyi baştan sona bana anlatmıştı. Burada gerçekten ne yapıyordum? Yanımdaki Lalisa adındaki kıza ne olmuştu?
-Peki. Yanımdaki kıza ne oldu? (Jungkook)
-Bulamadık. Yaklaşık 3 saattir arıyoruz ama en ufak bir iz bile yok. (Jimin)
O evde bu gece neler başıma geldiğini, neler yaşadığımı en ufak bir anımsamayla bile hatırlamıyordum.
...
BUGÜNÜN ZAMANI

LİSA'NIN AĞZINDAN

Kısa bir ara verip derin nefesler almıştı Jungkook.
-Sonra hafızan nasıl yerine geldi?(Lisa)
-Tam olarak gelmedi. Hala daha o gece o evde ne olduğunu hatırlamıyorum. Lalisa ya ne olduğunu hatırlamıyorum. Ve en önemlisi o evdeki gizemin ne olduğunu hatırlamıyorum. (Jungkook)
-Peki diğer hatırladığın şeyler nasıl geri geldi? (Lisa)
Çok fazla soru soruyordum evet ama bu olayın aynısı şimdi başıma geliyordu. Ve ben hafızamı kaybetmekten deli gibi korkuyordum. Kızları, ailemi ve en önemlisi yaşadığım bu mutlu hayatı unutmaktan korkuyordum.
-Yaklaşık 8 ay...Tam olarak 8 ay boyunca Jimin ve Taehyung ile kaldım. Ailemden uzak her şeyden uzak tam 8 ay geçirdim. Anılarımı hatırlamak için yaptığım şeyleri tekrar tekrar yaptım. En sonunda evet en sonunda hatırladığım ailem ve anılarım oldu ama o eve dair hiçbir şey hatırlayamıyordum. (Jungkook)
-Bu yüzden mi sürekli o eve gidiyordun? (Lisa)
Diğerlerinin yüzündeki şaşkın bakışı karşısında meraklı bakışları yüzüme çevrildi...

Cursed LoopHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin