Cursed Loop

~59~

-Ah La-La-Lisa...yoksa hala benden korkmuyor musun?

Duyduklarım ile bir adım geri atmıştım. Ne demek istemişti?
-S...se...sen ne de...demek is...tiyorsun?(Lisa)
Sesimin titreyip kekelememe engel olmak için çok geç kalmıştım. Her şeyi yavaş yavaş çözerken yeni düğümler ile karşılaşmam haksızlık değil miydi?
-Mi...Min Ji? (Lisa)
Dememle karşımda sırıtan surat yok olup buz kesilmişti. Ağzını açıp attığı çığlık ile neredeyse sağır olabilirdim.
-ÖYLE SESLENME HAKKINI SANA KİM VERDİ!?
Korkumun üzerine kat kat yeni korkular eklenirken ellerim ile kulaklarımı kapatarak yere çömdüm. Kafamı dizlerimin arasına alarak ağlamaya başladım. Göz yaşlarımdan dolayı buğulanan görüntüm ile arkalarından baktım usulca. Yorgun düşen bedenim ile oracıkta duvara yaslanıp kalmıştım. O yabancı ise benim yerime arkadaşlarım ile ilerleyerek gözden kaybolmuştu. Hiçbiri farketmedi mi diye geçirdim içimden. Hiç biri benim olmadığımı anlamadı mı? O kadar iyi rol yaparak benim yerimi alabilir miydi? Oda benim gibi arkadaşları uğruna her şeyini feda edebilir miydi? Hatırlamadığı hatta haberi dahi olmadığı öğrendiği eski geçmişi ile yüzleşebilir miydi? Benim başıma gelen her kötü olayı kendisi de kaldırabilecek güce sahip miydi? Ya kızlar ile Yoongi...hayatımın hepsi onlarla geçmemiş miydi? Benim olmadığımı anlayamayacak kadar iyi rol mü yapıyordu gerçekten?

Kalbim kırık mıydı bilmiyordum fakat anlamalarını beklemiştim. Şimdi anlamamış olabilirler Lisa dedim içimden. Ama illa ki bir zaman anlayacaklardı. Anlayacaklarını umuyordum. Peki o zaman ne yapacaktım veya yapacaktık? Daha nerede olduğumu dahi bilmiyordum.
-Senden ve lanetinden nefret ediyorum. (Lisa)
Mırıldanarak söylediğim söze karşılık kulağımda kısık bir fısıltı yankılanmıştı.

"Bu lanet seni seviyordu oysaki..."

-Seven sevdiğine böyle acı mı verir? (Lisa)

"Ah Lisa...Lalisa mı desem. Her neyse eğer acı çekmezsen işin eğlencesi kalır mı?"

-Ne çeşit bir psikopat manyaksın sen. (Lisa)

"Gittikçe kaba oluyorsun...bak kalbimi kırıyorsun Lalisa."

-Kimsin sen? (Lisa)

"Beni tanımadın mı? Halbuki tanışmıştık."

-Ne zaman tanıştık seninle? Nerede ve en önemlisi senin gibi bir aptalla neden tanıştım ki? (Lisa)

"Tch tch tch aptal olmadı. Kafanı çalıştır Lisa biraz. Kendin bul beni fakat dikkat et geç olmasın."

-Senden nefret ediyorum. NEF-RET! (Lisa)

"Seni seven kalbimi kırıyorsun Lalisa. Hem sen bence nerede olduğunla ilgilen ne dersin?"

-Dalga geçme benimle komik olmuyorsun. Nerede olduğumu da söyle hemen!(Lisa)

"Sana kibar olmayı da öğretemedik bir türlü. Neyse ne sinirlerimi bozma en azından arkadaşların için."

-Onlara zarar vereyim deme sakın. İnan seni buna pişman ederim. Neredeyim ben? Hangi cehenneme girdim yine? (Lisa)

"Cehenneme benzeyebilir Lalisa fakat orada yaşayanlara haksızlık ediyorsun. Sesini kes ve etrafına bak."