Özel Bölüm

31.3K 1.4K 156
                                    



' Ama – ' diye başlayan Duru'nun sözünü kesen dört yaşındaki Efe ' Boya yapmıcaksam neye aldın anne bissürü kalem ' dediğinde, kucağında Demir ile televizyon izleyen Aliden bir kahkaha duyuldu.

Duru, adamına gözlerini kısıp baktıktan sonra kendisine bilmiş bir şekilde bakan oğluna ' Aynı zamanda da bir sürü defter aldım oğlum ' dedi.

' Onları da boyuyom ki '

' İşte sorun da orada ya oğlum, sadece onları boyayacaktın, duvarı ve parkeleri değil '

Efe, yanaklarını şişirip dudağını büzdükten sonra ' Özüy dileyim ' dediğinde Duru da oğlu gibi yanaklarını şişirip dudağını büzdükten sonra ' Dileme, onun yerine bana yardım et, temizleyelim anlaştık mı? ' diye karşılık verdi.

' Anlaştık '

' Anlaştık '

El ele tutuşup giden ikilinin ardından bir süre bakan Ali, gözleri kapanmaya başlayan oğluyla birlikte ayaklandı ve yatak odasına doğru ilerledi. Henüz yedi aylık olan Demir için ayrı bir oda açmamışlardı çünkü doğumdan sonra hava kanalları dar olduğundan dolayı bir ay kadar yoğun bakımda kalmıştı ve kadınının endişesi devam ettiğinden boş odayı hazırlamak istememişti bu yüzden küçük beye yatak odasında yer açmışlardı.

Demir'i yatağına yatırdıktan sonra usulca sallamaya başlayan Ali, yata odasının girişinde kendisine uykulu gözlerle bakan kızını gördü ve kısık ses ile ' Prenses ' dedi.

Masal, dikkatinin kendisine döndüğünü fark edince ayaklarını yere sürterek babasına doğru ilerledi ve bacağına sarılarak ' Uyudu mu? ' diye sordu.

Ali, bacağına sarılan kızını kucağına alıp yanağına bir öpücük kondurduktan sonra ' Uyudu kızım ' dedi ve bebek telsizini açıp odadan çıktı. Masal, babasının boynuna sarılı bir şekilde odasına gelince ' Uyumuyucam daha babağğ ' diye mızmızlandı.

' Üzerini değiştirelim, terlemişsin kızım '

' İstemiyom '

' İstememen değişmeyeceğimiz anlamına gelmez '

' Ama istemediğimiz şeyleri yapmamalıyız baba, ben seviyom bunu, pembe '

' Biliyorum ama bir sürü pembe kıyafetin var, onlardan birini giyinebilirsin '

' Tamam ' dedikten sonra babasının kucağından inmeye çalışan Masal ' Ben seççem ' diyerek dolabına koştu. Kızının on dakikalık bir seçim sonrasında bulduğu kıyafetini giydiren Ali ' Hadi aşağıya inelim ' dedi ve elinden tuttu. Baba ve kızı merdivenden indikten sonra çalan kapıya bakmak için yöneldiklerinde Duru, mutfaktan koşar adım çıkarak ' Ben bakarım ' dedi ve kapıyı açtıktan sonra gelen her kimse bakmadan ' Çocuk uyuyor basmayın zile diye bin defa söyledim ' diye cırladı.

Akif ise cırlayan yengesini sallamadan Yağız ile birlikte içeriye geçti ve kendisine koşarak gelen Masal'ı kucağına alarak öpmeye başladı.

' AŞKIMMMMMMMMMMMMMM '

' Canımmm ' diyerek yeğeninin yanağına art arda öpücük konduran Akif ' Ne yapıyorsun? ' diye sordu. Masal ise amcasının boynuna sarılır bir şekilde ' Hiç ' dedi.

Ali'nin gıcırdattığı dişlerini duyan Akif piç bir gülümseme ile ' Babana sormayayım çünkü beni öldürmenin planlamasını yaptığı belli oluyor Masal ' dedikten sonra ağabeyine omuz silkerek ' Bu kadar sevilesi olmak benim suçum değil ağabey, SORİYY NATT SORİYY ' dedi ve kucağında Masal ile salona ilerledi.

Duru ise alışık olduğu tabloya bakmadan Yağız'ın üzerini çıkarmasına yardımcı oldu ve ' Ağrın var mı oğlum? ' diye sordu.

Yağız ise bitkindi çünkü kemoterapi yorgun düşürüyordu onu bu sebeple hafifçe başını sallayıp ' Biraz var ' dediğinde Ali, oğluna doğru eğildi ve sarsmadan kucağına alarak ' Uyuyalım mı? ' diye sordu.

KARA HİLALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin