SAPLANTILI [+18]

14.bölüm "Kan"

"Keşke birazcık daha direnseydin. En azından dudaklarının tadına bakardım." diyerek nefesini kulağıma üfledi.

🔗

Üstümdeki beden kasıldıkça, altında eziliyordum. Bana bu derecede yakın olmasını istemiyordum. Sürekli bana sertliğini hissettirmesi, kendimi kötü hissettirdi.

Tekrar gözlerime baktığında, yüzümde gördüğü ifadeyle kaşlarının ortasında çizgi oluşturacak kadar çatıldı. "Ne oldu?" diye sorduğunda gözümden bir damla yaş geldi. Ellerini yatağa sabitleyerek üstümde otur pozisyona geçti. "Neden ağlıyorsun?" diye sesi sertliğine tezat yumuşak çıktı.

"Hiç" dediğimde elleriyle yüzümü avuçlayıp, parmaklarıyla elmacık kemiklerimi okşadı.

"Söyler misin?" diye fısıldadı.

"Bana bu derece yakın olmanı istemiyorum." deyince okşayan parmakları hareketsiz kaldı.

Hareketsiz kalan parmaklarını tekrar hareket ettirerek, yavaşlıkla çekti. "Özür dilerim." dedi fısıltılı çıkan ses tonuyla. Telefonu elimden alarak, videoyu bana gösterip sildikten sonra, üzerimden doğrulup kalktı, eşofmanını düzelterek yüzüme bakmadan odadan çıktı.

Bir süre bu duruma alışmaya çalıştım.

Kendimi boşluğa düşmüş gibi hissettim. Neden içime bir sıkıntı peyda oldu. Elimi başımın üstünden indirerek, sırtımı yataktan ayırıp kalktığımda yazmamı düzelterek banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkayıp pedimi de değiştirdikten sonra banyodan çıktım.

Mutfağın önünden geçeceğim sırada adamların bana seslenmesiyle durarak kapının önünde onlara baktım. Gurur gitmiş miydi.

"Abla ocağın değişmesi gerekiyor, priz yeri yanmış." dedi

"Tamam abi komple mi değişecek yoksa sadece üstü mü?" diye sordum.

"Abla komple değişmesi gerekiyor. İsterseniz hemen arkadaşları arayalım getirsinler takalım."diyerek elindeki aletleri tezgahın üstüne bıraktılar.

"Tamam. Yenisi ne kadar?"

Komple takım setine param yeterse tabi.

"Ab-" diyecekti Gurur yanımdan geçerek adamların sözünü kesip önümde durdu. Çağla yeşili tişört ve alta siyah kot pantolon giymişti. Eve üzerini değiştirmeye gitmişti anlaşılan.

Gurur, "Ne lazımsa ara getirip değiştirsinler. Çok mu uzun sürer değiştirmeleri?" diye sordu.

"Yok abi çok sürmez. Bu binaya yakınlar zaten." dedi. Gurur benden tarafa dönerek önüme geldiğinde durdu.

"Sen annemlerin yanına git." diye benim duyacağım şekilde konuştu. Adamlar telefonla konuşma yaptıklarında bize seslendi.

"Abi ocak seti hangi renk olsun diye soruyorlar. Eşinizin istediği bir renk varsa onu getirsinler." dediğinde gözlerimin içine bakarak cevap bekledi.

"Hangi renk istiyorsun?"

"Farketmez." dediğimde adamlara dönüp konuştu.

"Eşim beyaz rengi çok sever." diye konuştu.

İyi de beyaz rengi sevdiğimi nerden biliyor?