SAPLANTILI [+18]

67.bölüm "Alex"

Çok kötü ağrıyor, sırtımın sıcak olması biraz ağrımı hafifletsede yine sancıyordu.
Ellerimle karnıma doğru masaj yaparak ağrısını almak için ovaladım.

Karnım da sıcak gibiydi.

🔗

Uykunun arasından sıyrılarak gözlerimi yavaşlıkla açtım. Elimle karmı kontrol ettim, elime değen sıcaklıkla yattığım yerden doğrulmaya çalıştım.
Gece lambasının aydınlığında karnıma baktım.

Sıcak su torbası vardı. Kim koymuş olabilir. Perla koydu galiba arkamda da aynısı vardı. Ağrıma bir nebze olsun iyi gelmişti. Yataktan tamamen kalkıp doğrularak kapıya doğru adımladım.

Odadan çıkıp oturma odasına girdim. Perla koltuğa uzanmış öylece yatıyordu. Televizyon açıktı. Televizyonu kapatıp perlaya baktım. Üstü açılmıştı. Örtüsünü üzerine örterek mutfağa geçtim. Çok susadım. Suyu doldurup kana kana içtim. Sanki susuz kalmışım gibi hissettim.

Ağrısı kesicim olsaydı çok iyi olacaktı ama amcamların evinden alıp gelmeye zamanım olmadı.

Perla, "Jasmin," diye Perla'nın seslenmesiyle yönümü değiştirip ona doğru baktım. Dağınık saçlarıyla gelip karşımda durdu.

"Perla sıcak su torbasını sen mi bıraktın yatağıma?" diye sordum.

"Evet ben bıraktım. İniltilerini duyunca getirip bıraktım. Çok mu sancılı geçiyor özel günün?" diye merakla sordu.

"Evet, evlenince geçer dediler ama aksine aynı devam ediyor. Nerden buldun sıcak su torbasını?" diye sorduğum zaman başını kaşıdı.

"İnanır mısın hep çantamda taşırım. Benimde bazen çok sancılı geçiyor. Günüm de yaklaştı." dedi.
"Daha iyi misin?"

"Evet Perla biraz daha iyi sayılırım ama yinede geçmiş değil. İlacımı genelde çantamda taşıyordum. Amcamlarda kaldı." dedim, ayakta daha fazla duramayacağım için adımlarımı güçlükle hareket ettirerek mutfağın kapısına kadar ilerledim.

Perla, "Çantamda ağrı kesici ilaç olacaktı, hemen getiriyorum." deyip benden önce mutfaktan çıkıp gitti, biraz sonra getirip avucuma bıraktı. Avucuma bıraktığı tablete baktım, benim kullandığım ilaca benziyordu.

Perla'nın bana bardağı uzatmasıyla ilacı ağzıma atıp içtim. Kasıklarım ve belim fena halde ağrıyordu.

"Perla teşekkür ederim." dedim, koluma girerek beni yatak odama doğru yönlendirdi. Bu kız yüzündeki makyaj ile nasıl rahat edebiliyordu bilmiyorum.

"Perla yüzündeki makyaj seni rahatsız etmiyor mu? En azından yatarken yıksaydın." diye dayanamayıp sordum. Kolumu tutan elleri sıkılaştı.

"Evet zor oluyor ama alıştım artık." dedi.

"Ben makyajla yatacak olsaydım yüzüm kaşınır ve uyuyamazdım." deyip yatak odasına kadar birlikte geldik.

"Evet kaşıntı var biraz. Jasmin bir şeye ihtiyacın olursa seslenmem yeterli." diyerek kolumu serbest bıraktı.

"Teşekkür ederim. İyi geceler."

🔗

Bugün Ryan ortalıkta yoktu.
"June Ryan nerde? Göremedim bugün." dedim, tempolu bir şekilde koşarken seslice nefes verdim. Akşam yemeğinden sonra gidiş o gidişti.

June, "Akşam gelecek. Halletmesi gereken işleri varmış." dedi, başını bana doğru çevirince onun bugün yorgun olduğunu gördüm. Göz altları hafiften şişmişti.