SAPLANTILI [+18]

18.bölüm "Boşluk"

"Her hangi bir erkeğin eline dikkatli bakarsan, baktığın tüm erkeklerin damarını keserim!" diye nefesi bir bıçak gibi kesmişti.

🔗

Gurur'dan devam;

1 gün önce-

"Anne ben Eylül teyzeyi böyle bilmiyordum, kızı neyle suçladı." dedi.

Siktiğimin karısı!

"Kızım ben de bilmiyordum. Dıştan göründüğü gibi birisi değilmiş. Benim yanımda kıza hiç kötü davrandığını görmemiştim." deyince yumruklarımı sıktığımda boynumdaki damarların kabardığını hissediyorum.

"Anne görüyor musun? Parayı Yasemin'e hiç göndermiş. Kime göndermiş acaba?" dedi

Eğer o parayı rahatsız olan yeğeni için değilde başka birine göndermiş olsaydı sikerdim belasını!

"Neyse boşver kızım. Oğlum ilk defa bu kadar uzun kaldın yanımızda. Hep burda bizimle kalsan?" dedi. Elimdeki sigarayı derin bir nefes çekerek bıraktıktan sonra beklenti içinde bakan anneme ne cevap verecektim. Evet ilk defa bu kadar uzun kaldım.

"Anne iki ay sonra işim bitince geri döneceğim. Ben de kalmak isterdim ama biliyorsun?" dedim ama ne iş yaptığım hakkında hiçbir bilgileri yoktu. İş adamı olarak biliyorlar o kadar.

"Abi işini buraya taşı. Yurt dışında çalışmakta nedir." diye sitem etti benim Pıtırcığım.

Moda kapağını unutmadım küçüğüm.

"Mecburum ama belki bir gün." diyebildim.

"Bugün çok gezdik ama Yasemin Serenay gidince çok üzülecek, ben bile çok alıştım." adını bile duymak kalbimin hızlandırmasına yetiyordu.

Heleki o aromalı dudakları.

"Abi yalnız o telefondan ben de istiyorum ona göre." deyince aslında yaklaşan doğum günün de verecektim.

"Benim odaya gir bakalım. Orda ne varmış senin için." dediğimde bir sevinçle ayağa kalkıp gelince boynuma sarıldı.

"Doğum gününde verecekti-." sözümü bitirmeden benden ayrılarak direk odama koştu.

"Oğlum şu kızı çok şımartıyorsun." deyince mesajı almıştım.

"Abi burda üç tane telefon var? Biri bana diğer ikisi?"

"Al anne bunu da sana almıştım. Diğerini kendime aldım."

Bebeğim bilmiyor ki ikimizin telefonu bağlantılı olacak.

Yan taraftaki balkondan ses duyduğumda elimdeki sigarayı söndürüp, anneme elimle sus işareti verdim. Telefonun ayarını yapıyorlardı, kullanmaz diye düşünmüştüm ama yavaş yavaş huyumu öğrenmeye başlamış bebeğim.

Siktir!

Evlendiğimiz tarihimi ayarladı az önce. Benden bağımsız kıvrılan dudağımı fark eden annem sorgular gibi baktı. Bakışlarımı annemden alarak karşıyı izlemeye başladım, ama aklım bu ikilinin konuşmalarındaydı. Aradan 10-15 dakika sonra, annemin adı geçtiğinde başımı çevirip anneme baktım.

Ağlıyordu.

Kardeşim de.

Ve ben de kendimi zor tuttum.

Sikeyim kendimi! Birde kızı annemden kardeşimden uzak tutmak için tehdit etmiştim.

Siktir!
Siktir!
Siktir!