2014-
"Hadi herkes sınıfına hadi."dedi Hoca
Tam sınıfın kapısından geçeceğim sırada, önümde duran çocuğa çarpmamla ikimizde yeri boyladık.
"Önüne baksana Karaca"dediğimde bir sinirle ayağa kalktı.
"Asıl sen önüne bak Alaca."dedi hoca yanımıza geldiğinde ikimize birden baktığında eliyle sırayı işaret etti.
"Siz ikinizin kavgasından bıktım yine mi başladınız. Birbirinizden özür dileyip, yerlerinize geçin."dediğinde kaşlarımı çatmış bir halde Karaca'ya baktım.
"Önce Karaca dilesin. Bana çarpan ilk oydu."dedim. Kaşlarını çatmış bir halde bana tekrar baktı.
"Hem bana çarpıyor hem de özür mü dileyeceğim. Önce Alaca özür dilesin." dediğinde hoca tekrar araya girdi.
"İkinizde müdürün odasına." dediğinde birbirimizin gözüne baktık.
"Özür dilerim Alaca."dedi önce o dilemişti.
"Ben de özür dilerim Karaca."dedikten sonra hemen sıramıza geçip oturduk.
Ders bittikten sonra herkes sınıftan dağılmaya başladı. Bende çantamı alıp çıkacağım sırada Karaca'ya tekrar çarpınca onun elindeki kitaplar yeri boyladı. Yere düşen kitaplara bakıp bakışlarını bana çevirdi.
"Sen sakar mısın bela mısın Alaca. Ne yaptığının farkında mısın? Bilerek mi yapıyorsun?" dediğinde bir sinirle elindeki çantasını alarak yere attım.
"Sakar da sensin. bela da sensin Karaca. Benimle çok uğraşıyorsun." Dediğimde bir sinirle gelip yanımda durduğunda tam bana bağıracaktı ki aniden durdu. Onu durduran neydi?
Bir müddet bana baktıktan sonra başını iki yana salladı. Bana gülmeye başladığında öylece ona baktım. Bende gülmeye başladım.
"Neden gülüyorsun Alaz? "dediğimde gülmesi durdu. Bana tekrar seslendi.
"Tekrar söyler misin Yasemin?"dediğinde şimdi de ben ona öylece bakmaya başladım. İsmimi ne güzel demişti.
"Neyi tekrar söyleceğim Alaz?" dedim tekrar bende seslendim.
"İsmimi çok güzel söylüyorsun."dediğinde ikimizinde aynı şekilde düşünmemiz normal değildi.
"Sende tekrar söyler misin Alaz?."
"Neyi tekrar edeceğim Yasemin?"dediğinde cevabımı almıştım. Ama yine de cevap bekleyen gözlere baktım.
"Sende ismimi çok güzel söylüyorsun."dediğimde ikimizde gülmeye başladık. Onun gülerken yanağındaki oluşan gamzesini yeni fark ediyordum. Tıpkı oda benimkini yeni fark ettiği gibi...
"Bence bundan sonra hep ismimizle hitap edelim olur mu Yasemin."deyince başımı aşağı yukarı salladım. Bu zamana kadar hep soy adlarınızla hitap etmiştik. Asla ismimizi birbirimize söylememiştik, çünkü sürekli kavga halindeydik, bu çok tuhaf hissettirmişti...
"Yasemin, gülme...gülümse sadece. Gamzelerini benden başkası görmesin." dediğinde o günden sonra sadece gülümsedim... birbirimize ilk verdiğimiz söz o gün başlamıştı.
🔗
"Evet, haklısın bana hesap vermek zorunda değilsin." dedi cebinden telefonumu çıkartıp bana uzattı. Ellerim titreyerekten telefonumu aldım. "Bir daha rahatsız etmem seni." dedi ve arkasını dönüp çıktı. Öylece olduğum yerde taş gibi kesilip kaldım. Kımıldayamadım. Neden kendimi kötü hissettim. Oysa sevinmeliydim değil mi?
Gözümden ardı arkası kesilmeyen göz yaşıma engel olamadım...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAPLANTILI [+18]
Action🔴 "Bu nedir?" "Ağrı kesici ilaç diyelim." "Neden veriyorsun diye sordum?" "Sayısını bile hatırlayamacağım bir gece olacak." "Sayısını derken?" "İçine boşalmanın." deyince içimi acı ve zevk sarmaya başladı. "Peki ben acıyı ve zevki bir arada yaşama...