38.bölüm "Ben ne yaptım"

36.6K 1.6K 4.6K
                                    

Üst kata çıktığımızda, Serenay önüme geçerek, tam kapıyı açıp içeriye girecekti ki, bizden önce kapı açıldı.

Gördüğüm kişiyle önce yerimde sendeledim, sonra ayaklarım olduğu yerde, taş kesildi.

Cihan...

Elim ayağım boşaldı, sağ elimi yavaşlıkla kalbime götürdüğümde, bedenim titremeye başladı. Farkında olmadan diğer sol elimi yumruk yaparak sıkmaya başladım.

"Cihan!" diye fısıldadım.

🔗

(Cihan Alaca)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(Cihan Alaca)

Eylül, "Cihan çabuk git, baban Yasemin'i bu halde görmeden?" diye fısıltıyla konuşup, önce Cihan'ı çekirdi sonra kapıyı kapattı.

Ayşe, "Yasemin burnun kanıyor." yanıma gelerek boynuna doladığı küçük şalını çıkartıp burnuma bastırdı.

Serenay, "Abi çabuk ol."

Eylül, "Cihan oğlum çabuk git. Oğlum beni duyuyor musun?" diye endişe ve korkuyla karışık çıkan sesiyle daha fazla ayakta duramacağımı anladım.

Cihan, "Burnunun kanamaması gerekiyordu." dedi fısıltıyla.

Eylül, "Cihan!" diye bağırınca sesi oldukça yüksek çıktı.

Başım döner gibi olunca, birinin belimden tutmasıyla destek aldım.
Gurur, "Serenay lavabo ne tarafta?" diye çıkan kızgın sesiyle yerimde sendeledim.

"Gurur bu taraftan." diyerek hızlı adımlarla önümüze düşerek yönlendirdi. Şalı burnuma iyice bastırarak, kanamasını engellemeye çalıştım ama bu pekte mümkün görünmüyordu.

Lavaboya girdimde musluğu açıp eğildim.
Serra teyze gelip eliyle burnumu tuttu. Şalı çektiğimde hiç bu kadar burnum kanamamıştı.
Başıma ağrılar girmeye başladı. Elimi ameliyat ettikleri yere bastırdığımda ellerim titremeye başladı.

Sanki beynimde şimşekler çakıyordu. Beynimdeki damar tıkanmış da, kan yoluyla yavaş yavaş açılıyordu.
Gözlerimi yavaşlıkla açıp kapattım.

Başımın ağrısından kimseyi duyamayacak hale geldim.
Kan aktıkça, gözlerim bulanıklaştı. Bir anda başımda iğne batırılmış gibi ince sızı girdi.

Düğün günü gözlerimin önüne geldi. Kesik kesik hatırlamaya başladım.

Ayşe, "Anne bizi duymuyor gibi."

SAPLANTILI [+18] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin