36.bölüm "Fotoğraf"

32.5K 1.5K 3.4K
                                    

"Sen!"

"Evet benim bebeğim." kalbimin ritimlerini bozan o sesi duydum.

🔗

"Yine mi sen! Ne işin var burda senin?" kızgın çıkan sesimle belime yılan gibi dolanan ellerini çözmeye çalıştım.

"Evimize hoş geldin bebeğim." deyip çenesini omuza bastırarak sesli şekilde nefesini içine çekti.
"Seni çok özledim." deyip burnunu şalımın üzerinden boynuma bastırdı. "Kokunu özledim." fısıltılı çıkan sesiyle, ellerini göğsüme doğru yavaşlıkla hareket ettirdi. Her hareketi nefesimi kesmeye yetti.
"Her zerreni özledim." dediği anda nefes almayı unuttum.

Sery seni bir elime geçirirsem öldüreceğim!

Ani manevrayla beni kendisine döndürerek, sırtımı cama yasladı. Elim göğsünde sıkışıp kaldı, baştan aşağı süzerek tamamen siyahlara bürünmüştü, saçları ise özensizce taranmış haldeydi.
Çenemden tutarak, ona bakmamı sağladı.

"Seni çok özledim." deyip aynı cümleleri sarf etti. Gözlerime bakarken gözbebeği titredi.

Ellerimi göğsüne bastırarak, "Eve gideceğim bırak ben-." cümlemi yarıda kesen ateşe eş değer dudakları oldu. İttirmeye çalıştıkça, sertçe öpmeye başladı. Kalbim o kadar hızlandı ki...

Beni öpmüyor, adeta somuruyor Pislik!

Her öpüşü, ayağımı yerden kesiyordu. İri elleriyle yanağımı kavrayarak, diliyle dudaklarımı aralamaya çalıştı. Dudaklarımı aralayıp, dişlerimi bu sefer üst dudağına geçirmeye fırsat vermeden diliyle ağzımın içini talan etmeye başladı.

O cam kırılıp aşağı düşersem gösteririm sana!

Beni bırakması için, azıcık beliren tırnaklarımı açıkta kalan göğsüne bastırarak çizmeye başladım. Bir anda ağzımın içine, "ahhh.." diye boğuk sesiyle inleyerek geri çekildi.
"O tırnaklarını koparırım senin." deyip hırıltılı sesiyle ürpermemi sağladı.

"Biz boşa-." yine dudaklarıma yapıştı.
Manyak mı bu? Biz boşandık daha ne peşimden geliyorsun!
Az öncekine nazaran öpüşünü yavaşlattı. Usul usul öpüşü, içimde nedensizce adını koyamadığım bir his oluşturdu.

Neydi bu? Daha önce yaşamışım gibi hissediyorum.

Ayşe bizi görmesin!

Benden yavaşlıkla ayrıldığında, alnını alnıma bastırdı. Sıcak nefesi dudaklarıma çarpıp dururken, boğuk sesini duydum.
"O imzayı tekrar kendi isteğinle atacaksın?" dedi.

"Çok beklers-." uyarmak istercesine tekrar küçücük bir buse kondurdu dudaklarıma.

Dudaklarım sızlıyor...

"Bu gece burda kalacaksın. Şimdi uslu dur, duşa gireceğim." dedi nefesinin sıcaklığında boğuluyorum.

Pislik, duşa girer girmez kaçacağım..

"Duştan sonra, yemek yeriz. Bakalım senin için yaptığım yemeği beğenecek misin?" dedi tek kaşını kaldırarak.

SAPLANTILI [+18] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin