SAPLANTILI [+18]

37.bölüm "Cihan!"

"Film 3-4 saat sürüyor." ben konuştukça dudaklarımız birbirine sürtündü. Çenesi git gide seğirmeye başlamasıyla, hızla geriye çekildi.

"Pastayı yedikten sonra çıkarız."

🔗

<Gurur'dan devam...>

Sikeyim kendimi!
Bu kız tüm ayarlarımla oynuyor. Oynamakla kalmayıp, beni bitiriyor.

Bu gece beni çok zorlayacaksın bebeğim. O bakışların yok mu?

Seni bu koltuğa gömmek istiyorum.

Yavrum beni deli ediyorsun... sen öyle baktıkça, o koltukta seni dümdüz etmek istiyorum.

"Çayımızı, pastamızı yedikten sonra çıkarız." dediğimde gözlerini kırpıştırarak bakmasıyla, beni ne kadar etkilediğinin farkında bile değildi.

"Ta..tamam." diyerek yavaşça kalkıp mutfağa geçti. Telefonuma sürekli bildirim gelmesiyle eşofmanım cebinden telefonu çıkartıp, gelen mesaja baktım.

Şaşırdım mı?
Hayır.

Gelen Sapık:
"Gurur fazla mı sesiniz çıkıyor sizin? Öhöm öhöm."

Yemin ederim sapığın önde gideni.

Giden:
"Senin başka işin yok mu?"

Gelen Sapık:
"Yok:)))"

Dudağımın kıvrılmasına engel olamadan, telefonu kapatıp gülümsedim. Acaba Yasemin, Serenay'ın bizim bir alt dairede olduğunu bilseydi ne yapardı? Ah o kızgın bakışlarını düşünmek bile istemiyorum.

Düşündükçe kendimi zor tutuyorum...

"Al çayını." deyip sinirle koltuğa oturdu. Çayı önümüzde bulunan masaya bırakarak ona doğru yaklaştım. Yaklaştıkça, hızlanan nefesi, nefesimi kesmeye yetti.

"Sen içmiyor musun?"

"Ha..hayır." diye kekelemesi, içimdeki isteği arttırdıkça arttırdı. Yavrum neyin cezasını çekiyorum.

Eğer biraz daha üzerine eğilirsem o aromayı andıran dudaklarını kemiririm. Geri çekilerek, masaya bıraktığım tabağı elime alıp yemeye başladım.

"Ne zaman götüreceksin beni eve?"

"Pastamı yemeden, çayımı içmeden gitmem." dediğimde sinirle tabağına dönüp, yemeye başladı. Bu filme ikinci kez bakışımdı. Yine Yasemin'le pasta yendiğimiz zamandı.

Bir kaç dakika sonra, tabağını bitirip ayağa kalkınca, bileğinden yakaladım.
"Bir tane daha alıp yiyebilirsin. Yarına kalırsa tadı kalmaz."
Tabi yarına kalırsa...

"Yeterli. Doydum." dediğinde bileğini serbest bırakarak gidişini izledim. Pastamı bitirip, ayağa kalktım. Sessizce mutfağın girişinden kızımı izlemeye başladım. Paketin içinde tam altı dilim pasta vardı, diğer kalan dört dilimini yemeye başladı.

Ben de seni pasta niyetine yesem yavrum.

Aklıma gelenle boşta kalan elimle, cebimden telefonu çıkartıp, hızla videoyu açtım. Görüntüyü biraz yakınlaştırarak çekmeye başladım.

Aklıma iki buçuk ay öncesi geldi. Yine pasta yerken çekmiştim. Döneceği sırada geri çekilerek, hızla odaya geldim.

Oturduğum yerden çaktırmadan filmi izlemeye başladım. Gelip diğer tekli koltuğa oturduğunda, bana bakmayıp, filmi izlemeye başladı.