" Kahverengi gözlerinin içinde hiç kimsenin göremediği fırtınaları, denizleri gördüm..."
Planı ise yaramıştı. Sesini duyduğumda istemsizce gülümsemiştim. Savaşın yanına gittiğimde evime gireni sonunda görebilecektim. Ama eli ile beni durdurdu. Savaşın boyu yüzünden ayaklarımı kaldırarak oraya baktım.
Ateş evime giren maskeli adamı yakalamıştı. Ellerini sırtında kenetlemiş dizlerinin üzerinde oturuyordu. Emir bir duvara yaşlanmış Mert bir duvara yaşlanmış tehlikeli ölümcül bakışlarını adama bakıyorlardı.
Ateş " Şimdi seni öldürmeden önce kimin adamısın? Alevle derdin ne!" Diye bağırdığında korkudan sıçradım. İşte o hâline geri dönmüştü. Karanlık sadece karanlık hali
Emir " Konuş! Yoksa seni gerçekten işkence çektirerek öldüreceğiz " dedi buz kadar soğuk ve kötücül bir sesle ama adam hala susuyordu.
Mert " Uğraşmaya hiç gerek yok. Sıkalım kafasına bitsin " dediğinde korkuyla büyüyen gözetle Mertte baktım. Mert gibi birisinden böyle bir cevap beklemiyordum. Ateş ikisini de dinlemiyordu. Kafasında bir şey planlıyor gibiydi. Bal rengi gözleri öfkeyle koyulaşmıştı. Resmen koyu kahveye dönmüştü.
"Bu kadar yeter!" Diye bağırdı ve adamın kafasındaki kar maskeyi çıkarttı. Çıkarttığı da 20'li yaşlarında, ela gözlü, beyaz tenli bir gençle karşılaşmıştık. Ateş ve diğerleri çocuğu gördüğünde şok içinde kalmışlardı.
Savaş "siktir!" Diye küfür ettiğini duymuştum.
Mert " Lan senin burada ne işin var!" Dediğinde biraz şaşırdım
Evime giren bu kişiyi tanıyorlar mi?
Emir " Tamam durun mantıklı bir açıklaması olabilir değil mi Doğukan?" Dediğinde kaşlarımı daha çok çattım. Doğukan kim? Ateş ve Emirler bu evime giren pisliği nereden tanıyorlar ? Ateş hiç bir şey söylemiyordu sadece sinirli bir şekilde elindeki adama bakıyordu.
Emir " Ateş orada misin ?" Dediğinde Ateş bakışlarını bana çevirdi. Sonra aniden çocuğun ensesinden tutup merdivenlerden indirmeye başladı. Dışarıya çıkartıyordu. Emir ve Mert peşinden giderken Savaş beni durdurdu.
"burada kal!" Diye emir verdiğinde sinirle ona baktım.
"Hayır bende geleceğim. Ateş o Doğukan dediniz çocuğa ne yapacak?"
"Alev inana bana görmek istemezsin. Sadece burada dur!" Diyerek odamdan çıktı peşinden gideceğim sırada kapıyı sertçe kapattı. Öküz! Kapıyı açacağım sırada kilit sesi duymuştum.
"Yok artık" diyerek kapıyı zorladım. "Aah beni kendi evimde odama mi kilitledi ?" Kapıyı vurmaya ve kilidi zorlamaya başladım.
"Savaş aç şu kapıyı! Bu zorbalık" diye bağırdığımda ses geldi.
"Zorbalık? Hm biz zaten zorbayız" dediğinde kapıya tekme attım.
"Sosyopat! Hatta sosyopatlar!" Dediğimde Savaştan bir gülme sesi gelmişti.
"Bak bu benim için daha doğru bir kelime, seni işimiz bittiğinde çıkartacağım" dediğinde ayak sesleri duydum ve sesleri benden uzaklaşmaya başladı. Oflayarak kapıya vurdum ve yere dizlerimin üstüne oturarak Savaşa sövmeye başladım.
Ateşten🔪
Ensesinden tutarak evden çıkartıp arka bahçeye doğru sürükledim. Çimenlerin üzerine sertçe ittim ve hafif öne eğildim.
" Doğukan doğruyu söyle neden Alevin evine giriyorsun" dedim sakin kalmaya çalışarak ama hiç sakin değildim. Benim ve abimin en çok güvendiği adam şimdi neden Alevin evine giriyor. Neden ya? Emir ve Mert peşinden geldiğinde Doğukan korkarak bize bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Takıntılı Sosyopat ( KİTAP OLDUU!)
Teen FictionBambaşka bir şehirde hiç beklemediği bir hayat Alevi bekliyordu. Annesi ve babasının boşanması ile Bursa'ya taşındılar. Şan şöhret hayatlarını İstanbul da bırakmışlardı. Artık farklı bir hayatları vardı. Taşındığı semtte hiç beklemedik olaylar geliş...