Takıntılı Sosyopat ( KİTAP OLDUU!)

O ZAMAN BİZDE DÜŞERİZ...

"Yalnız savaşmayı öğren..."

"Sanırım...Geçmişte kısa bir gidiş yapacağım" dediğimde Balım bana baktı. Gülümseyerek ona baktım.

"Sana Cemre ve Asude diye arkadaşlarım var demiştim ya?" dediğimde Balım gülümseyerek beni onayladı.

"Seni onlarla tanıştıracağım sonunda" dediğimde gülerek kollarını boynuma doladı. "Onların da senin gibi olduğuna inanıyorum" dediğinde başımı hızla salladım.

"Kızlar?" beden hocasının sesini duyduğumuzda oturduğumuz yerden kalktık. Bayan Nergis bana bakıp "Alev senin kıyafetlerini Balım verdi mi?" dediğinde başımı iki yana salladım.

"Hayır efendim vermedi" dediğimde başını salladı ve gelmem işin el işareti verdi. Balım ve Bartuyu bahçede bırakarak beden hocasını takip ettim. Spor orasına girdiğimizde bana bir poşet verdi.

"Ponponlar, etek ve tişört bunun içinde, bedenin küçük olduğu için S bedenini seçtim ama sorun olur mu?" dediğinde kıyafetlere baktım.

"Hayır sorun değil. Bedenim zaten "dediğimde hoca gülümseyerek odadan çıktı. Bende çıkarttıklarımı geri poşete koyarak odadan çıktım. Koridorda yürürken birinin bana seslendiğini duydum.

Mert "Vay ponpon kız ha?" diyerek yanıma gelmişti. Gülümseyerek ona baktım.

"Anlaşılan iki hafta sosyopatlarlayım" dediğimde Mert gülerek beni koltuğunun altına aldı.

"Evet, bakalım iki hafta boyunca nasıl bizi bir belaya sokacaksın kırmızılı" dediğinde gülmeye başladım.

"Başımı belaya sokmakta uzmanlaştım " dediğimde bahçeye çıkmıştık. Balımların olduğu yere baktığımda orada yoklardı. "Balımlar arka bahçede olabilirler son kez dans provasını yapıyorlardır" dediğinde o tarafa doğru yürüdük.

"Sence de saçma değil mi? Son gün kala böyle ponpon kız seçmeleri yapıp dans etmeleri" dediğimde Mert beni onayladı.

"Evet o konuda haklısın, biz düzenli olarak basketbol maçına hazırlanıyoruz. Sizinki biraz ani oldu. Ama gördüğüm üzere hareketleriniz basit, yani yaparsınız. Hadi ben kaçtım " diyerek yanımdan ayrılıp basketbol sahasına doğru ilerledi. Arka bahçeye geldiğimde Balım kızlarla son kez dans ediyordu. Ağacın altında Bartuyu gördüğümde gülerek Balıma bakıyordu.

"Balım yine herkesi hizada tutmaya çalışıyor" dediğinde gülerek yanına oturdum.

"Her zamanki işi" dediğimde bana katılarak gülmeye başladı. Balım kızlarla son kez dansını ettikten sonra bize doğru gelmeye başladı.

"Hadi eve gidelim, bugün zaten izinliyiz, dinlenmemiz lazım yarın için" dediğinde Bartu ile ayağa kalktık.

"Siz eve geçin ben son derse gireceğim. Notları almam lazım" dediğinde Balım Bartu'ya uzanarak saçlarını bozdu

"Çalışkan inek kardeşim" dediğinde Bartu, Balımın elinden kurtulmaya çalıştı

"Ya gıcıklık yapma, saçımı ne bozuyorsun" dediğinde gülüşerek arka bahçeden çıktık. Biz eve doğru yürürken Bartu okula girmişti. Balım elindeki ponponları sallayarak yürüyordu.

"Alev ya heyecanlanırsam ve hata yaparsam." Dediğinde gülerek elimi omzuna koydum.

"Heyecanlanmanı gerektirecek bir durum yok. Sen çok iyi dans ediyorsun, ayrıca hepsini de koordinatör ediyorsun." Dediğimde gülerek bana baktı.

"Ayağım kayarsa düşersem"

"O zaman bizde düşeriz. Ve birlikte kalkıp dans ederiz" dediğimde sıkıca bana sarıldı. "Heyecanlanacak bir durum yok. " dediğimde benden ayrıldı. Gülerek ponponları sallamaya devam etti.