Merhabalar, güzel okurlarım uzun bir bölümle geldim karşınıza tatlı beğenilerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum.
Sağlıkla kalın. 💙
///
Helen saatlerdir ayakta elleri yukarıdan uzanan bir zincirle bağlanmış uyuşan kollarının ve sızlayan bacaklarının izin verdiği ölçüde öylece durmuş bu acı dolu saatlerin son bulması için dua ediyordu.O pislik ayağına bastığı ve kaçmaya çalıştığı için Helen'i cezalandırmak adına yatağa bağlamamıştı Ayakta kalmasını sağlayarak ellerini tavandan uzanan zincire bağlamış sağ ayak bileğini de duvardan uzanan zincire.
Günlerdir yaşadığı yoğun psikolojik çöküntüyle beraber gelen korku, hüzün, keder ve umutsuzluk genç kızı tüketmişti. Artık zaman mekan kavramı onun için yitirilmeye başlıyordu. Sanki ömrünün hepsini bu karanlık, izbe ve pis odada geçirmiş gibi hissetmeye başlamıştı.
Günlerdir boş olan midesi, ağrıyan başı, sızlayan uzuvları Helen'in artık umutsuz olmasına neden oluyordu. Artık Alex'in bile onu bulacağı inancını yitirmeye başlamıştı. Tünelin ucundaki ışık artık görünmüyordu. Bu karanlık labirent onu içine çekiyordu.
Sıcak gözyaşları yanaklarından süzülüp yere damladı. Öylece durmuş son kalan gözyaşlarını da akıtırken odanın kapısı açıldı. İçeriye elinde mumla o pislik yaşlı adamın girdiğini gördüğü anda canlandı Helen.
Bu iğrenç adama kendini yem etmeyecek kadar iyi hissettiğine şükür etti. Adam hızlı adımlarla odada dolaşıp birkaç mum daha yaktı ve odayı iyice aydınlattı. Helen şimdi o pisliği daha net görebiliyordu tabi adamın gözlerinden ona bakarken ki mide bulandırıcı yoğun şehvette oldukça fazlaydı.
Helen derin bir soluk aldı ve dik durmaya çabalayarak adamın karşısında dikildi. Pislik sanki Helen'in bir suratı yokmuşçasına düşük korsajlı derin göğüs dekoltesinden başka bir yere bakmıyordu. Helen bedeninin böylesine bakışlar altında karıncalandığını hissetti. Üzerini örtmeyi öyle çok isterdi ki.
"Ne istiyorsun."
Adam dilini kendi dudaklarının üzerinde gezdirdi ve sarı, çürük içindeki dişlerini göstererek sırıtıp "Memelerini emmek istiyorum, o harika yuvarlaklara dokunmak, hatta onların arasında gidip-"
"Lanet olası pislik, kapa çeneni."
Helen adamın iğrenç sözleri karşısında ancak sesi bu kadar çıkmıştı. Adam ona doğru yaklaştıkça genç kız umutsuzca sanki kaçabilecek yeri varmışçasına geriye doğru adım atmaya çalıştı.
"Benden uzak dur."
Adam onu duymuyordu bile Helen'e iyice yaklaştı ve etrafında dönmeye başladı. Helen arkasını dönemediği için çaresizce öne doğru bir adım atmıştı ki o pislik elini genç kızın kalçasında gezdirmeye başladığı anda Helen nefesini tutmuş adeta donmuş bir haldeydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TUTKU DOLU KALPLER
Fiksi Sejarah!YETİŞKİN İÇERİKLİDİR...! İskoçya'nın küçük bir köyünde büyüyen Galler prensesi güzeller güzeli Helen'nin hikayesini okumaya hazır mısınız? Prenses olması gereken topraklardan daha kundakta bebekken sürülmüştü Helen ve onun kaderi İskoçya'nın bu çet...