50.Bölüm

4.5K 310 546
                                    

Merhabalar, uzun ve oldukça keyifli bir bölüm yazdım.
Fakat bölüme geçmeden önce sizlere olan ufak sitemime kulak vermenizi istiyorum.

Büyük bir heyecan, özveri ve dikkatle yazmaya başladığım hayal dünyamın kahramanlarına olan ilgim maalesef günden güne azalıyor.

Haftada iki bölüm yazan biriydim fakat şimdi on günde bir hatta böyle beklediğim geri dönüşleri ve yorumları alamadıkça bölüm yazma sürem daha da çok artacak. Ben vakit ayırıp saatlerimi sizler için bu platforma döküyorum ama maalesef istediğim karşılığı alamıyorum.

Motivasyon kaynağım sizlerin yorumlarını ama nedenini anlamadığım şekilde yorum ve beğeni sayıları düşüyor böylelikle pekte buralara uğramak canım istemiyor.
Bir beğeni veya yorum sınırı koyup ondan sonra bölüm gelecektir tarzı şeylerde pek benlik değil bu hem şart koşmak hem de zorunlu hale getirmek bence.

Benim amacım keyifle bir bölümü yazıp, sizlerin tatlı yorumlarınızı okuyup diğer bölüme vakit kaybetmeden geçmek.

Sağlıkla kalın.💙

////
♡Yetişkin içerik mevcuttur bölümde.♡

İskoçya topraklarına güneş doğarken yeni günün getirdiği umut, mutluluk ve enerjiye sıkı sıkıya sarıldı Helen.

İrlanda dan ayrıldıklarından beri hiç durmadan at üzerinde yol almışlardı.

Sırtını Alex'in bedenine iyice yerleştirdi ve saatlerdir sızlayan bedeni sevdiği adamı hisseder hissetmez bir kedi gibi mayışıp bütün acısını ağrısını anında unutmuştu.

Alex, kollarını ona doladığı anda artık evindeydi Helen. Adamın onun başının üzerine kondurduğu sıcacık ve içten öpücükler karşısında adeta nefesi kesiliyordu.

Çok aşıktı.

Böylesine güçlü ve dış dünyaya karşı sert ona sıcacık olan adama deliler gibi aşıktı hem de. Tutsak tutulduğu o iğrenç yerde onu hayatta tutan şey her gece rüyalarına girip onu beklemesini söyleyen Alex'ti.

Öyle kısa bir zamanda kalbini kaptırmıştı ki Alex'e kendi bile ne olduğunu anlamadan bütün her şeyi Alex olmuştu. Ah yanındayken bile özlemek mümkün müydü?

Helen'e göre mümkündü.

Mayışmış bir halde Alex'in varlığıyla sarıp sarmalanırken etrafında olanları fark edemiyordu. Oysa ki çoktan kalelerine gelmişlerdi. Büyük kapı yavaş yavaş açılırken kale halkı coşku ve mutlulukla onları bekliyordu.

"Uyan ubhal uaine milis"Helen sevdiği adamın huzurlu sesini duyduğu anda olduğu yerde gerindi ve munzur bakışlarını Alex'e doğrultup "Tatlı yeşil elmanın uykuya ve sana ihtiyacı var." Dedi.

TUTKU DOLU KALPLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin