59.Bölüm

2.8K 235 53
                                    

Merhabalar tatlı okurlarım oldukça heyecanlı bir bölümle geldim karşınıza, tatlı beğenilerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Merhabalar tatlı okurlarım oldukça heyecanlı bir bölümle geldim karşınıza, tatlı beğenilerinizi ve yorumlarınızı bekliyorum.

Sağlıkla kalın.💙

///

Eylül ayının ilk sabahına göre İskoçya iyiden iyiye soğumaya başlamıştı. Helen uzun zaman önce uyanmış fakat sırtını yatağın başlığına dayamış halde dakikalardır öylece oturuyordu. Düşünce okyanusunun dev dalgaları karşısında mücadele etmekten deli gibi yorulmuştu.

Bu yoğun düşünceler yetmiyormuş gibi bide kime rastlasa ona hiç olmadığı kadar mesafeli ve soğuk davranıyordu. Emma ve Julia bile bu kişilerin arasındaydı.

Bu durum oldukça canını sıkıyordu. Yorganını göğüslerine kadar çekti ve başını hafif hafif bulutlanmaya başlayan gökyüzüne doğru çevirdi. Acaba Galler de de havada böyle miydi?

Helen ağrıyan başını ellerinin arasına aldı çaresizce, Annesinin Galler de rehin tutulduğunu öğrendiğinden beri sürekli orayı ve annesini düşünüyordu.

Birden bire yüklenen sorumluluklardan ancak annesini görünce kurtulabilirdi. Onun özlem duyduğu kokusunu sıcaklığını hissedince rahatlayabilirdi. Bu düşünceler neticesinde gözlerinden akan yaşlara engel olamamıştı.

Tam kendini gözyaşlarına teslim etmek üzereydi ki, odanın kapısı çalındı. Apar topar yaşlı gözlerini silmeye çalışırken odaya Fiona girdi. Helen kendini biraz toparladıktan sonra kadına doğru döndü.

Fiona'nın çekingenlik dolu mahcup kaçamak bakışları Helen'in yüzünde dolaşırken genç kız yerinden doğruldu ve "Neden öyle dikiliyorsun teyze gelip otursana." Dediğinde Helen, Fiona sanki ondan bu sözcükleri bekliyormuş gibi hızla başını kaldırdı ve umut dolu gözlerle genç kızın yanına geldi.

"Efendim-"

"Teyze lütfen bana efendim diye hitap etme." Dedi Helen, sanki acı çeker bir halde yorganı başının üstüne çekerken. Fiona yatağa onun yanına tırmandı ve yorganı onun üzerinden çekip "Beni affettin mi?" diye sordu.

Helen teyzesinin nefes dahi almadan ona bakan suratını inceledi ve "Seni affedeceğim bir şey yok, sen kötü bir şey yapmadın." Dedi gayet net bir şekilde.

Saniyelerdir tuttuğu derin soluğunu bırakan Fiona mutlu bir şekilde Helen'in ellerine uzandı ve tuttu. "Efen- yani Helen, kraliçemin ve benim tek istediğimiz seni o cehennemden kurtarıp korumaktı. Sana yemin ederim seni kaçırmadım-"

Helen sorgulayıcı bir şekilde kaşlarını çattı ve "Buda nereden çıktı." Diye sordu kuşku dolu bir biçimde. Fiona yutkundu ve bakışlarını ondan tekrar kaçırıp "Leydi Violet, seni kimsenin haberi olmadan kaçırdığımı düşünüyor.  Bunu da gelip sana söylediğini düşünmüştüm." Dedi Fiona, söylediği cümlenin pişmanlığını yaşarken

TUTKU DOLU KALPLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin