32. Bölüm

7K 511 20
                                    

İyi okumalar...

1. Mayıs

' Yağmur komünisttir; çünkü herkese eşit yağar. Rüzgar ise kapitalisttir zayıf olanı yıkar ' Che Guevara

Pencereden avluyu izlerken arabaya binişini öylece izledim. Araba dış kapıya doğru ilerlediğinde arkamı dönüp merdivenlerden yatak odasına çıktım. Üstümdeki şort takımını çıkarıp eşortman takımını giyerken, Sima'nın bana verdiği siyah şapka ve gözlüğü de elimde tutmuş, koluma çantamı takmıştım.

Telefondan hızla Sima'ya mesaj attığımda hemen cevap verdi.

'Evden çıkıyorum.'

'Tamam Yenge. Yolda seni bekliyorum.'

Evin kapısını açıp dışarı çıktığımda korumalar bana döndü. Adem'in güvendiği ve yanıma bıraktığı Erdem hızla yanıma geldi.

"Bir şey mi istedin Yenge?"diye sorduğunda şapkamı kafama taktıktan sonra gözlüklerimi de taktım.

"Dışarı çıkacağım"dedim

Ben kenarda duran siyah Ranger Rover arabaya ilerlerken, peşimden geliyordu.

"Abi bize çıkacağını söylemedi. Abiyi-"diye konuşmaya devam etmek istediğinde, sözünü kestim.

"Dışarı çıkmak için Pamirden izin alacak değilim. Şimdi arabanın anahtarlarını ver"diyerek elimi uzattım.

Gözleri kabuk bağlayan avuç içlerime kayarken ağırca yutkundu. Gözleri tekrar gözlerimi bulduğunda eğilip cebinden sarkan anahtarları aldım.

"Yenge abiye haber vermem gerek"dedi

Kapıyı açıp içine binerken, camı indirerek cevap verdim.
"Kendisine selamımı da ilet"diyerek arabayı çalıştırdım.

Pamir az önce çıktığına göre şirkete varmış olması gerekiyordu. Erdem onu arasa dahi geri dönemezdi. Çünkü önemli bir toplantıya yetişmesi gerekiyor, bu yüzden şans benden yanaydı.

Arabayı büyük kapıya getirdiğimde, kapı açıldı. Arkamdan gelen koruma arabasına göz devirip, telefonu arabaya bağlayarak şarkı açtım. Oluşturduğum müzik listem arabada yankılanırken, birden telefonuma arama düştü.

' Pamir arıyor..'

Aramayı görmezden gelip caddeye çıktığımda, Sima kaldırımda durmuş telefonuyla oynuyordu. Başını kaldırıp yola baktığında, arabamı önünde durdurdum. Yan kapıyı açıp bindiğinde gözlüklerini havaya kaldırıp saçlarının arasına taktı.

"Ayy.. Yenge, umarım abim bizi yakalamaz"dediğinde güldüm.

"Toplantısı vardı"

Telefona tekrar araması düştüğünde, meşgule attım. Sima bir telefona bir bana bakarken, ellerini kucağında birleştirdi.
Gergin bir havası vardı.

"Neyin var Sima?"diye sordum.

"Yenge, o nişanlanacakmış"dedi kısık sesiyle, o dediği kişi Emre Bedir olmalıydı.

"Demekki hayatına devam ediyor, neden sende bunu denemiyorsun"dedim telefonundan konumu girip navigasyona bakarken, nefesini üfledi.

Siz Bana Aitsiniz +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin