Siz Bana Aitsiniz +18

65. Bölüm

İyi okumalar...

"Merhaba Kumralım"

Korku yada öfke bedeni titretir mi?

Haksızlık mı? Daha ağır basar insana yoksa haklı olmak mı?

Gözümün sadece bir anlık seğirdiğini hissettim. Uzaklarda olan öfkem gelip beni bulmuştu.
Gözlerimi karşımdaki zümrüt gözlere diktim. Onca laftan ve sözden sonra yine karşıma çıkabiliyordu. Üstelik beni onunla aynı alanda hapsedebileceğini düşünüyordu.

"Gerçi çok sevdiğin kumral saçların artık yok ama benim için her zaman kumralım kaldın"dedi. Ona olan boş bakışlarıma karşı, az önce bana 'merhaba kumralım' diyerek eski günlere atıf yapmıştı.

"Kafanızda bir sorun mu var?" dediğimde gülümsemesi düştü. Kaşları çatılarak bana ne dediğimi anlamaya çalışır gibi baktı. "Yoksa erkenden çakır keyfimi oldunuz?"

"Benim kafamın içi senle dolu, yıllardır kafamın içinden atamadığım bir rüyasın" dedi

Boş gözlerim ona öylece bakmaya devam ederken alayla sırıttım. "Bu rüyadan kurtulmanız için iki çözüm yolu var. Birincisi doktora gitmenizi öneriyorum fakat zahmetli bir durum olacağından ikinci çözümü deneyin" tek kaşını kaldırarak beni dinlemeye devam etti."Kafanızı çok hızlı bir şekilde duvara geçirin eminim tüm sorun çözülecektir."

Güldü. Hemde küstahça eli ile beni işaret etti. "İşte o lafını savurmayı seven Nurvet Ilgaz"

"Gümüşay"dedim bastırarak elimi hafifçe sıktım. "Adımı doğru söylediniz fakat soyadımı eksik biliyorsunuz, ben Nurvet Ilgaz Gümüşay"

Bana gözlerini kısarak baktı. "Gerçekten mi seni tanıyorum Nurvet. İçinde yaşayan feminst kadının bir erkeğin soyadını kabul edeceğini mi söylüyorsun. Üniversitede bu konu için bir çok tartışmaya girdin ve asla geri adım atmadın. Şimdide istemediğin bir soyadı savunuyorsun."

Dudaklarım alayla kıvrıldı. "Bahsettiğiniz tarih yıllar önceydi ve insanların düşünçeleri zamanla değişerek evrilebilir. Eşimin soyadını taşımaktan mutluyum ve bunda bir sakınca görmüyorum. Fakat sizinde atladığınız bir durum var" gözlerim keskinlikle gözlerini delip geçti." Bu soyadı mevzusundan rahatsız olacak bir konumda değilsiniz. Haddinizi bilmenizi tavsiye ederim."

Gözlerindeki kırılma hızla değişerek öfkeye büründü. "Bırak artık oyun oynamayı burada sadece ikimiz varız. Rahatça eteklerindekini dök, intikam için buradasın değil mi?"

Bu aşağılık herif neyden bahsediyordu. Neyin intikamına bürüneceğimi düşünüyordu.

"Neyden bahsettiğinizi anlamadım?"diyerek sordum.

Yarım adım atarak dudaklarını kıvırdı. "Hadi ama Nurvet yıllar sonra neden döndüğünü anlayamadığımı mı sanıyorsun? düşmanımla evlenmeni beklemiyordum ama kabul ediyorum etkilendim. Oldukça iyi bir giriş yaptın?"

Bir noktada beni şaşırtamayacağını düşünüyordum. Ama görüyordum ki gerçekten şaşırtabiliyordu. Zihninde nasıl bir ücube yaşıyordu yada her zaman böyle miydi de ben fark edememiştim.Ne demek istediğini kolaylıkla anlamıştım, onun için döndüğümü sanıyordu. Kahrolası herif bana yaşattıklarına rağmen onun için döneceğimi düşünecek kadar aklını kaybetmiş olmalıydı.Bu düşünçe istemsizce beni güldürdü.

"Kendinizi fazla önemli hissediyorsunuz. Neden bu kanıya vardığınızı anlayamadım? Sizi son gördüğümde üvey kardeşinizle sevişiyordunuz. Bu benim açımdan ahlaki değerlere ters bir durumken siz dahada ileriye giderek evlendiniz. Fakat ben gayet hisler beslediğim bir adamla evlenmem sizi şaşırtmış, ahlaki değere ters davranmadığım için mi böyle düşünüyorsunuz?" Bir kaç adımda ona yaklaşarak önünde durdum. "Bir konuda açıklık getirmeliyim eşimin sizinle olan düşmanlığını bilmiyordum fakat umrumda da değil. Eşimin düşman olduğu bir adamla bende düşmanımdır. Hemde kendini bulunmaz hint kumaşı sanan adamlara daha çok kin tutarım"dedim.