43. Bölüm

5.8K 390 16
                                    

İyi okumalar millet...

18. Mayıs
"Nerden başlıyorduk? İlk önce seviyor muyduk? Yoksa ilk önce güveniyor muyduk?"

"Abimin kafasını kırsam, suç işlemiş olur muyum?"diyen Sima eline sürdüğü siyah ojenin taşan kısımlarını, kulak çubuğu ile siliyordu.

"Bizde kız kıza takılırız Sima"dedi Larissa pamuğa asiton döküp ona uzatarak, Sima sert nefesini dışarı üfledi.

"Hayır anlamıyorum, odanızda şey edemez misiniz? İlla başka yere-"diyen Simanın sesini kanepeden alıp kafasına attığım yastık kesmişti.

"Yenge ne yapıyorsun ya"ciyaklayan sesine, ters ters baktım.

"Dua et abin duymadı"dediğimde balkonda telefonla konuşan Pamir'e küçük bir bakış atıp omuz silkti.

"Bana ne götürmesin sizi "diyerek nazlandı. Göz devirerek Larisa'ya başımı olumsuzca salladım. Larisa ise sadece gülümsedi.

Saatlerdir Simanın nazını çekiyor, gitmemizi engellemek için türlü bahaneler uydurarak engellemeye çalışıyordu.
Pamir'le aramız evliliğimize verdiğim şansla dahada düzelmiş, gerçek bir karı koca gibi davranır olmuştuk. Bir kaç günlük halimiz ev ahalisinin de gözünden kaçmamış, sessiz geçen sabah kahvaltıları neşeyle dolup taşmaya başlamıştı. Arzu Hanım, annemi de sabah kahvaltılarına getirsede kendisi bize katılmıyor genelde sessizce beni izliyordu. Masanın neşesi olduğu kadar, belirsiz bir gerginliği de taşıyordu. Her an annemin ve benim tartışma yaşayacağımızdan korkan Arzu Hanım, masada annemin elini tutarak olacak tartışmayı engelliyordu.

Amerika'dan dönen Samet, orada yaşadığı anıları anlatırken bol bol bizi güldürüyordu. Bizden daha çok gülen varsa o da Larissaydı.
Geldiği günden beri aralarındaki gizli bakışmaları yakalamıştım. Sanki bir şey olmuştu da, her ikisi tarafından saklanıyordu.

"Hayır yani, bende geleyim. Bakıcıya para ödeyeceğinize ben Mert'e bedavaya bakarım"diyerek görümceciliğini konuşturan Sima ile derin nefesimi sertçe dışarı üfledim.

Pamir bir toplantı için Antalya'ya gidecekken, fikrini değiştirip ben ve Mert'i de alıp tatil yapacağımızı söylemişti. Sima bunu duyduğu andan itibaren gitmemizi istemiyor engellemeyeceğini anladığında oda gelmek istiyordu.

"Ben sizden kaçmaya çalışıyorum Sima, bide seni mi götürmemi istiyorsun?"diyen Pamir'in sesi arkasından geldiğinde olduğu yerde irkildi.

Elindeki ojeyi masaya bırakıp koltukta arkasına döndü. "Aşk olsun abi, görende sizi yalnız bırakmıyoruz sanır"dediğinde Pamir tek kaşını kaldırarak ona cevap verdiğinde, Sima biraz utanarak gözlerini kaçırdı. Dün gece yatak odasına aniden dalarak ben ve Pamir'i öpüşürken basmıştı. Tabi Pamir'in ona bağırarak odamıza bir daha girmemesi gerektiğini söylemesi ile kapıdan tüymüştü.
O anları hatırlamış gibi gözlerini kısa süre bana değdirip, sessizliğine gömüldü.

Pamir sıkıntıyla başını sağa sola sallayarak yanıma yaklaştı. Yerde halının üstünde arabası ile oynayan Mert'i koltuk altlarından kaldırarak kucağına aldı.

"Eşyalarınız hazır mı güzelim?"

"Evet"

"O halde çıkalım" dediğinde oturduğum yerden kalkarak Simaya aldın ağzının payını bakışı attım.

Önceden hazırlanan valizler kapının girişinde duruyordu. Bizim kalkışımızla beraber Sima ve Larisa da ayağa kalkıp bizi takip ettiler, mutfaktan elinde bir sürahiye suyla çıkan Aysel ve ardından gelen Arzu Hanım kapının yanına çoktan gitmişti.

Siz Bana Aitsiniz +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin